Diyarbakır'da bağımsızların günü

Diyarbakır ve çevresinin en etkili siyasi partisi BDP'nin, 12 Haziran seçimlerinde desteklediği Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloğu adaylarını tanıttığı büyük miting, bayram havası içinde geçti.

AKP'nin geçtiğimiz Çarşamba günü farklı tahminlere göre 12-20 bin kişinin katıldığı Diyarbakır mitinginden, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın BDP'ye karşı "terörist ve sivil faşist"lik suçlamalarını da dile getirdiği sert konuşmasından sonra, Kürt siyasi hareketi bir gövde gösterisi yapmayı hedefliyordu, ve bu hedefine ulaştı.

Öğle sıcağında mahalleler, ilçeler ve köylerden İstasyon meydanına renkli giysileri içinde onbinlerce kişi aktı. Parti yetkilileri, katılımın 100 bin civarında olduğunu söylüyorlar.

Mitinge katılanlar sorularımızı büyük çoşkuyla cevaplıyorlardı. "Bu sorunu çözsünler, birlikte yaşayalım, bayrağı da kabul edelim" "bu kan dursun", "operasyonlar dursun", "cezaevindekiler çıksın" "diyorlardı.

"Bir oğlum askerlik yaptı, bir oğlum dağa çıktı" diyen Sultan hanım Lice'nin bir köyünden. Köyleri 1992 yılında askerler tarafından yakılmış, boşaltılmış. "Herşeyimizi geride bıraktık. O kadar insan o kadar çok çekti ki, biz bu kadar acıyı haketmiyoruz" diyor.

Kürt siyasi hareketini destekleyenlerin, gönderecekleri milletvekillerinden yol, yatırım, hizmet gibi talepleri yok. Mesele yaygın ifadeyle "kanın durdurulması, Kürtlerle masaya oturulması". "Bu çözülürse, herşey çözülür" diyorlar.

30 yılın acı hikayelerinin sonu yok. Çevremize toplananlar üç saat boyunca "Köy meydanlarına toplanıp dövülen erkekler, kemikleri bile bulunamayan kayıplar, tutuklanıp işkence gören yaşlılar, cezaevinde çürüyen gençler, cenazesi gelen oğullar, ve babasız kalan çocukları" anlatmak istiyorlar.

Batıya seslenerek "Bu kadar insan neden buraya toplanıyor, bir düşünsünler" diyorlar. "Medya bizim durumumuzu doğru anlatma bu iş çoktan çözülürdü" diyenler de var.

Demokratik Özerklik oylaması

Mitingde partinin Diyarbakır'da desteklediği bağımsız adaylar tanıtıldı. Partiye paralel oluşturulan Demokratik İl Konseyi adlı yapılanmanın Demokratik Özerklik'in hayata geçirilmesi kararı, katılanların onayına sunuldu. Mitinge katılan onbinlerce kişi "evet" diye bağırarak yanıt verdi.

2011 seçimleri 2007 seçimlerinden çok farklı bir iklimde geçiyor. Geçen seçim sırasında bölge seçmeninin çoğu tarafından "çözüme niyetli" olduğu düşünülen AKP oylarını yer yer ikiye üçe katlamıştı.

Oysa bu seçimde sokaklar, farklı bir şey söylüyor. Başbakan Erdoğan'ın sertleşen ve BDP'yi suçlayan söylemi, devam eden askeri operasyonlar ve KCK operasyonları çözüm bekleyenleri hayal kırıklığına uğratmış ve daha çok zaten birinci parti olan BDP'ye yöneltmiş görünüyor.

İttifaklarla da puan topladı

AKP'nin bölgedeki kurmayları dahi partilerinin oy kaybına uğrayacağını, BDP oylarının artacağını tahmin ediyor.

BDP'nin bağımsız adaylar bloğunun oylarını artıracağı düşünülen bir başka faktör de partinin bu kez daha geniş ittifaklara gitmiş olması.

Gerek bu ittifakları, gerekse Kürt siyasi hareketinin devlete alternatif yapılanmalar oluşturarak demokratik özerklik diye tanımladığı güçlendirilmiş yerinden yönetimlere ilişkin anlayış ve stratejisini, seçim sonrasına ilişkin beklentilerini, önümüzdeki günlerde, Diyarbakır ve çevresindeki il ve ilçelerde yapacağımız sohbetlerle yansıtmaya çalışacağız.