Diyarbakır'da 13 şehit için şok rapor!
Abone olDiyarbakır İnsan Hakları Derneği ile birlikte hazırlanan raporda 13 şehit için TSK suçlandı!
BDP'li Selahattin Demirtaş'ın bir dönem
başkanlığını da yaptığı Diyarbakır İnsan Hakları Derneği ve bazı
sivil toplum örgütleri, Silvan'da 13 askerin şehit edildiği bölgeye
gitti, hazırlanan raporda askerlerin ölümüyle ilgili TSK suçlandı.
Genelkurmay ve yaralı askerlerin ifadelerinin yalandığı raporda,
alanın pusu kurmaya müsait olmadığı kaydedilerek, yangının
hakim tepelerden helikopterden açılan ateş sonucu çıktığı iddia
edildi.
BDP'li Selahattin Demirtaş'ın 2002 yılında başkanlığını yaptığı
yine onlarca BDP'linin çeşitli kademelerde yöneticiliğini yaptığı
İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi'nin öncülüğünde oluşturulan
STK grubu, 13 askerin şehit edildiği Diyarbakın'ın Silvan
ilçesindeki kırsal alanda incelemelerde bulundu. Çatışma
bölgesindeki incelemenin ardından hazırlanan raporda, PKK yerine
TSK suçlandı, ölümlerin helikopterden yapılan bombamalama sonrası
çıkan yangın sonucunda arttığı iddia edildi.
ASKERE YUKARIDAN ATEŞ AÇILDI
İDDİASI
İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Raci Bilici heyetin köyde yaptığı
inceleme ve araştırma ile
BDP, NATO ve BM'ye başvurdu |
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), Diyarbakır'ın Silvan ilçesine bağlı Dolapdere köyü yakınlarında meydana gelen 13 askerin şehit olduğu, 7 askerin yaralandığı, 7 PKK'lının ölü ele geçirildiği çatışmayı uluslararası platforma taşıdı. Olayın bir bütün olarak araştırılmasını isteyen BDP, Türkiye'nin üyesi olduğu NATO ve Birleşmiş Milletler'e (BM) başvurdu. BDP Genel Başkanı Hamit Geylani, "Diyarbakır'da PKK'lılar tarafından askerlere pusu kuruldu iddialarının oluş biçimi ve sonrasında yaşanan tüm sürecin ayrıntılı olarak uydu görüntüleri ile dünya kamuoyu ile paylaşılması için hukukçularımız NATO ve Birleşmiş Milletler'e başvurmuştur" dedi. |
görgü tanıklarının ifadeleri doğrultusunda gözlemlerini
tamamladıklarını söyledi. Görgü tanığı köylülerin ifadelerine de
yer verilen raporu açıklayan Raci Bilici, şöyle konuştu:
"Diyarbakır'ın Silvan ilçesine bağlı Dolapdere köyünde meydana
gelen çatışmada 13 askerin şehit edilmesi, 7 askerin yaralanması ve
7 PKK'lının öldürülmesi haberleri üzerine basında yer alan
çelişkili açıklamalar nedeniyle kamuoyunu sağlıklı bilgilendirmek
için bir heyet oluşturarak köyde inceleme yaptık. Heyet
üyeleri köye giderek görgü tanıklarını dinledikten sonra çatışma
bölgesine hareket etti. Çatışma bölgesi çevreye göre her yere hakim
bir tepeydi. Alanda yaptığımız incelemelerde 44 adet
yanmış askeri sırt çantası kalıntıları, yanmış gıda maddeleri,
çevreden toplanmış mermi kovanları ve çekirdeklerini gördük. Olay
yerinde yaklaşık 20 mevzi heyetimiz tarafından tespit edildi. Tüm
mevziler yanmış, mevzilerde askerlere ait mermi, şarjör, kumanya
malzemeleri görüldü. Olayın gerçekleştiği alan tamamen yanmış ve
bazı alanlarda duman çıkıyordu. Bazı mevzilerin hemen önünde
yukarıdan atıldığı tespit edilen silahlardan dolayı oluşan çukur
alanlar ve patlayıcı madde kalıntıları görüldü" dedi.
"ASKERİ TSK'NIN HELİKOPTERLERİ
BOMBALADI"
Heyetin inceleme ve gözlemlerinin ardından oluşan kanaate de
değinen Raci Bilici, gerek görgü tanıkları ve gerekse heyet
incelemeleri sonucunda askerlere havadan helikopterle müdahale
edildiğini düşündüklerini söyledi. Bilici, heyet üyelerinin ortak
kanaatini şöyle açıkladı:
"Olayın meydana geldiği yer göz önüne alındığında askerlere
yönelik pusu kurulması açışından uygun olmadığı görüldü.
Köylülerin anlatımı ile olay yerinde helikopterden atılan
gaz ve diğer bombalar neticesinde çıkan yangın ölümlerin artmasına
neden olmuştur. Hakim tepenin tamamı yukarıdan
bombalandığı kanaatine varılmıştır. Olay yerinde bulunan silah ve
diğer bulgulardan hareket edilerek, olay yerine havadan
helikopter ile müdahale edildiği sonucuna varılmıştır.
Yangının yayıldığı alana bakıldığında el bombalarıyla meydana
gelebilecek bir yangın olmadığı gözlemlenmiştir. Savcılık
incelemesine rağmen olay yerinde patlamamış askeri malzemenin
bulunması dikkat çekici olduğu ve bu malzemelerin köy halkı için
hayati tehlike oluşturabileceği kanaatine varılmıştır."
PKK'LILARIN CESETLERİ NEREDE
SORUSU
Raci Bilici incelemelerini tamamlayan heyet üyelerinin ortak olarak
hazırladıkları raporda cevaplanması gereken soruları da kamuoyu ile
paylaştı. Bilici, şu ifadeleri kullandı:
"Bütün ölümlerin sebeplerinin derhal kamuoyuyla paylaşılması
gerekir. Helikopterle atılan ve yangına sebep olan silah
veya silahların ne olduğunun açıklanması gerekir.
Çatışmada öldüğü iddia edilen 7 PKK'lıdan 2'sinin Malatya Devlet
Hastanesi'nde olduğu bilinmesine rağmen, geri kalan 5 kişinin
akıbetiyle ilgili açıklama yapılması gerekir. Bunların akıbetinin
ne olduğu ve kimler olduğu açıklanmalıdır. Operasyona
çıkmış ve çatışma esnasında dinlenme anında olunsa bile çevre
güvenliğinin nasıl alınmadığı, böylesi bir uygulamanın askeri
disipline ve teamüllere aykırı olup olmadığı
açıklanmalıdır. Geniş bir alanda meydana gelen yangından
diğer askerlerin nasıl kendini muhafaza ettiği açıklanmalıdır.
Saldırıdan hemen sonra PKK'lıların bölgedeki helikopterlere rağmen
nasıl kaçtığı açıklanmalıdır"
RAPORDA KİMLERİN İMZALARI VAR?
İHD Diyarbakır Şubesi,
Mazlumder Diyarbakır Şubesi,
Diyarbakır Tabipler Odası,
Diyarbakır Barosu,
TİHV,
Özgür-Der Diyarbakır Şubesi,
KESK Diyarbakır Şubeler Platformu ve
Memur-Sen Diyarbakır Şubesi