Diyanet'ten güncel fetvalar
Abone olTürkiye Diyanet Vakfı'nca basılan iki ciltlik "İlmihal İslam ve Toplum" isimli kitapta tavladan saç ektirmeye, estetikten noel ağacına kadar birçok konuda yorum var.
Türkiye Diyanet Vakfı'nca basılan iki ciltlik ''İlmihal-İslam ve
Toplum''da tavla oyunu için kullanılan ifadeler tartışma yaratacağa
benziyor. Oruçtan hac ve kurbana, temizlikten evlilik ve boşanmaya
birçok konuda açıklamaların yer aldığı İlmihal'de yer alan dikkat
çekici bazı bölümler şöyle: Tavla haram değil ama mekruh İslam
bilginlerinin çoğunluğu, bazı hadislerden hareketle tavlanın haram
olduğunu ifade etmiştir. Tavlanın kumar olma ihtimalinden
hareketle, haram sayılması pek isabetli değildir. Çoğunluk hanefi
kaynaklarda ifade edildiği şekilde tavlanın, kumara vesile
kılınmamak şartıyla haram olmadığı, ancak zamanı boşa geçirme gibi
noktalardan hareketle mekruh (tiksindirici, iğrenç. Müslümanlıkta
dince yasaklanmamış olmakla birlikte yapılmaması istenen) olduğu
söylenebilir. Sonuç itibariyle, kumara bulaştırılmadığı, gerek
Allah'a, gerek aile ve topluma karşı görevler aksatılmadığı, o
sırada daha önemli bir şey ihmal edilmediği sürece tavla oynanması
dinen haram olmamakla birlikte, mekruhtur. Estetik ameliyat insanı
aldatmadır Günümüzde oldukça yaygın olan estetik cerrahi
müdahalelerin önemli bir kısmı daha güzel görünüp, sahibini daha
genç göstermeyi sağlama gayesine matuftur. Bu da hadislerde belli
örnekler üzerinde dile getirilen hilkati değiştirme, Allah'ın
yarattığı şekil ve sureti bozma ve değiştirme, insanları aldatma
yasağı çerçevesine girmektedir. Saç ektirmek caiz değildir Hadis
kitaplarında Resulullah'ın saça saç eklemeyi, dökülmüş saçın yerine
başkasının saçını takmayı yasakladığı rivayetleri vardır, islam
hukukçuları da, erkek veya kadının ister hastalık ve saç dökülmesi
sebebiyle, isterse güzellik kastıyla saçına saç eklemesini, başına
peruk takmasını caiz görmemişlerdir. Çünkü bunda hem tabii ve fıtri
şekli değiştirme hem de karşısındaki insanlara genç ve farklı
görünerek onları yanıltma vardır. Dinen necis sayılan kıl ve
tüylerden yapılan peruğun kullanılmasının caiz olmadığı
belirtilmiştir. Saça benzeyen bir maddeden peruk takılması Hz.
Peygamber tarafından da hoş karşılanmamıştır. Ancak saçı dökülen
kimsenin tedaviyle bunu önlemesi veya yeniden saç bitmesini
sağlaması caizdir. Kısırlaştırma günah sayılır İslam hukukçuları
gebeliği önleme yöntemlerine karşı oldukça müsamahalı baktıkları
halde, çocuk düşürmeyi tasvip etmemiş, tıbbi ve dini zaruret
bulunması durumu hariç, böyle bir işlemi büyük günah, cinayet
saymıştır. Bu itibarla çocuk düşürme ve başlamış bulunan gebeliği
sona erdirme işmelerinin doğum kontrolü olarak değerlendirilmesi
mümkün değildir. İslam bilginlerinin çoğunluğu, tıbbi veya dini bir
zaruret yokken kadın veya erkeğin ilaçla veya tıbbi müdahaleyle
kısırlaştırılmasını caiz görmemektedir. Bu sebeple eşlerin
kısırlaştırılmasımn dinen sakıncalı ve günah olduğunu ifade eder,
bunun ancak eşlerden birinde akli veya zührevi bulaşıcı bir
hastalığın bulunması ve çocuklara geçeceğinin sabit olması halinde
caiz olabileceğini belirtirler. Noel ağacı yerine geleneksel
eğlence Yılbaşı eğlenceleri, ilk bakışta yeni yıla girişin
kutlanmaları gibi gözükmekle birlikte, bunun hıristiyan Batı'nın
Noel bayramıyla da yakın ilgisi bulunmaktadır. Toplumumuzda yılbaşı
kutlaması adı altında düzenlenen eğlence toplantıları, hiçbir
kültürel ve geleneksel temele sahip değildir. Hıristiyan olmayan
ülkelerde yılbaşı kutlamaları, batının körü körüne taklit
edilmesinin veya hıristiyan batının kültür ihracının bir sonucu
olarak değerlendirilebilir. Yılbaşı kutlamalarının toplumumuzda
kültürel tahribata, kimlik bunalımına yol açtığı, yeni yetişen
kuşakları kendi öz değerlerinden, geleneklerinden koparıp, batının
önce hayat tarzına alıştırdığı, sonra değer ve inanç esaslarına
sıcak bakmaya ve giderek onları benimsemeye götürdüğü dikkate
alınırsa, yılbaşı kutlaması, Noel ağacı süslemesi, Noel babanın
hediye bırakması gibi adetlerin terkedilerek, kendi kültür ve
değerlerimizden kaynaklanan alternatif program faaliyetlerin
yerleşmesine çalışmanın önemi ortaya çıkar. Kaynak: VATAN