Diyanet İşleri Başkanı Görmez: Tarihimizi harem fantezileri üzerinden okudular
Abone olDiyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, "Bizim tarihimizi orta çağ oryantalizminin en kötü bilgisi ve ideolojisi olan harem fantezi...
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, "Bizim
tarihimizi orta çağ oryantalizminin en kötü bilgisi ve ideolojisi
olan harem fantezileri üzerinden okuyanlar hep olmuştur. Ancak
gelin bugün tarihimizi bir sevgi üzerinden, bir sevda üzerinden,
Aşk-ı Nebi üzerinden okuyalım.” dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı, Sinan Erdem Spor Salonu’nda "Kutlu Doğum
Haftası” programı düzenledi. Programa Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler,
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve çok sayıda vatandaş
katıldı.
Etkinlikte konuşan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez Peygamber
sevgisinin önemine değinerek, “Biz millet olarak bize kitabı
getirenlere inandık, efendimizi severek Müslüman olduk. Ona olan
sevgimizi, ilahilerle, kasidelerle, şiirlerle hep ifade ettik.
Çocuklarımıza verdiğimiz isimler en çok onun ismi oldu. Anadolu’da
içinde Ahmet, Mehmet, Mahmut olmayan hiçbir ev yok gibidir. Biz
sevgimizi, aşkımızı sevdamızı hep efendimiz ile ifade ettik” diye
konuştu.
İsim vermeden televizyon dizilerini eleştiren Görmez, “Tarihimizi
kılıç kalkan, top tüfek üzerinden anlatanlar olmuştur. Bizim
tarihimizi, kültürümüzü, medeniyetimiz çelik çomak üzerinden, oyun
eğlence üzerinden, zevk-ü sefa üzerinden okuyanlar olmuştur. Hatta
bizim tarihimizi orta çağ oryantalizminin en kötü bilgisi ve
ideolojisi olan harem fantezileri üzerinden okuyanlar hep olmuştur.
Ancak gelin bugün tarihimizi bir sevgi üzerinden, bir sevda
üzerinden, Aşk-ı Nebi üzerinden okuyalım. Bu sevgi ahlakın gücüne
güç katmış, gücün ahlakına yön vermiştir” şeklinde konuştu.
Kutlu Doğum Haftası’nın etkinliklerinin bu yıl "Peygamber, din ve
samimiyet" başlığı ile yapılacağını ifade eden Görmez, İçinde
yaşadığımız dünya samimiyetini kaybetti. Yapaylık ve sanallık
hakikatin önüne geçti. Gösteriş, gösteri, riya, reklam, propaganda,
imaj, sözün ve hakikatin yerine geçti. En kötüsü insanlar kendi
yapaylıklarını, dünyanın yapaylıklarını dine bulaştırdı. Kendi
sahteliğini, kendi samimiyetsizliğini din ile olan ilişkilere de
yansıttı" diye konuştu.
Hz. Muhammed’in samimiyet başlıklı hadislerinden örnekler veren
Mehmet Görmez, "Gelin bugün yeniden kenetlenip ensar ve muhacir
kardeşliğini yaşatalım. Bizi bölecek her türlü duygudan, ihtirastan
yüz çevirecek bir hakikat aydınlanması ile kendimize, secdemize,
kardeşliğimize dönelim. Biz yokluğunun derin yoksunluğunu
yaşadığımız peygamber efendimizin doğumunu onu anlayarak analım.
Dağılmış olan gönül dünyamızı onun birleştirici yoluna çevirmeyi
kendimize şiar edinelim. Onun yolunda kardeşçe yürümeye devam
edelim" şeklinde konuştu.
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler ise Hz. Muhammed’in hayatının
insanlık için derslerle dolu olduğuna dikkat çekerek, "Efendimizin
hayatının her bir anı insanlık için döne döne okunacak,
ezberlenecek derslerle doludur. Kuranı kerim insanlık için nasıl
bir yol gösterici ise aynı şekilde peygamberimizin hayatı da
kılavuzdur. Onun içindir ki peygamberimiz anılmaktan ziyade
anlaşılmayı hak eden ve bunun mesuliyetini bize yükleyen bir
hidayet rehberidir. Modern zamanlarda her toplumda çeşitli siyasi,
ekonomik ve sosyal sebeplerle insanlık ahlaki dini bir çok değer
yozlaşmaya maruz kalmış durumdadır. Bunun beraberinde bireysel ve
toplumsal hayatı ayakta tutan bazı bazı değerin işlevsiz hale
gelmesi kaçınılmaz olmuştur. Müslümanları huzur ve mutluluk içinde
yaşamlarını sürdürmeleri, dindarlıklarını sahih bir eksene
oturtabilmeleri, bu değerlerin varlığı ile yakından ilgilidir. Bu
değerleri yeniden gündeme getirmek, gençlerimizi yeniden
buluşturmak için Peygamberimizi tanımak ve anlamak durumundayız.
Hz. Adem’den bugüne kadar hepimiz samimiyet sınavına tabi
tutulmaktayız. Samimiyet içi dışı bir olmaktır, iki yüzlülükten
uzak durmaktır, aldatmamaktır, aldanmamaktır. Kısacası her işi
Allah için yapmaktır. Bu samimiyettir ki birbirini karşılıksız
seven, paylaşımcı bir toplumun temelini oluşturmaktadır"
ifadelerini kullandı.
(İHA)