Dışişleri Türkiye raporunu değerlendirdi
Abone olDışişleri Bakanlığı, 16 Ekim'de yayımlanan Türkiye İlerleme Raporu ilgili değerlendirmesini bugün yaptı.
Dışişleri Bakanlığı, AB Komisyonu tarafından
hazırlanan 2013 Türkiye İlerleme Raporu ve Genişleme
Stratejisi Belgesi hakkında, "Ülkemizde son bir yıl içerisinde
gerçekleştirilen siyasi reformlara geniş şekilde yer verilen
raporda, hükümetimizin demokratikleşme ve siyasi reformların devamı
konusundaki kararlılığının vurgulanması, bu çerçevede
açıklanan Demokratikleşme Paketi'ne, yargı reformuna
ilişkin atılan adımlara ve devam eden yeni Anayasa
çalışmalarına işaret edilmesi memnuniyet vericidir"
değerlendirmesini yaptı.
Dışişleri Bakanlığı, 16 Ekim'de yayımlanan raporla ilgili değerlendirmesini bugün yaptı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Çözüm sürecinin başlatılmasının bir dönüm noktasını teşkil ettiğinin dile getirildiği raporda, AB’nin bu sürece destek verdiği de belirtilmiştir. Raporda, Türkiye’nin dış politika alanındaki etkin rolüne de değinilmiştir. Bu alanda AB ile işbirliğimizin önemi konusundaki değerlendirmeler tarafımızdan da paylaşılmaktadır" denildi.
Açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Ekonomik kriterler bağlamında, ülkemizde işleyen bir serbest piyasa ekonomisi bulunduğu yinelenmiş, ülkemizin ekonomik anlamda yüksek potansiyelinin altı çizilmiş, büyük ve dinamik ekonomisi ile mevcut Gümrük Birliği aracılığıyla AB'nin rekabet edebilme gücüne katkı veren önemli bir ticari ortak olduğu vurgulanmış, büyüme performansı ve dışarıdan gelen şokları göğüsleyebilme yeteneğinin bulunduğu belirtilmiştir. Bununla birlikte, cari açık ve dış borç yapısı gibi bazı olumsuz unsurlara da dikkat çekilmiştir.
Raporda, Genel
İşler Konseyi’nin 2013 Haziran ayında Bölgesel
Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu başlıklı 22.
faslı müzakereye açma kararı aldığı, müzakerelerin sonbaharda
başlayacağı dile getirilmiştir. Katılım sürecimizdeki
tıkanıklığın aşılması yönünde atılması gereken adımlardan
biri de geri kalan fasılların biran evvel müzakerelere
açılmasıdır.
Raporda ayrıca, vize diyaloğu konusunda ilerleme kaydedildiği belirtilmiş, AB tarafından önerilen Yol Haritası’na ve Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun yasalaşmasına da atıfla ülkemiz, yasadışı göçmenlerin iadesi bağlamında Geri Kabul Anlaşmasını (GKA) imzalamaya davet edilmiştir. GKA’nın tümüyle yürürlüğe girmesinin vatandaşlarımıza vize muafiyeti sağlanması konusunda AB’nin atacağı adımlarla eşzamanlı olması gerektiği yönündeki tutumumuz çerçevesinde AB tarafıyla görüşmelerimiz sürdürülmektedir."
Kıbrıs konusuna ve bu bağlamda Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon kaynaklarına dair tek taraflı girişimleri nedeniyle ortaya çıkan ihtilafa geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu kez de raporda taraflı bir bakış açısıyla yer verildiği ifade edilen açıklamada, Kıbrıs ile ilgili şu değerlendirmeler yer aldı:
"Kıbrıs sorununun adanın ortak sahibi iki halkın siyasi eşitliği ve iki kesimlilik temelinde kalıcı bir çözüme kavuşturulması yönünde gerek Kıbrıs Türk tarafının gerek garantör Türkiye’nin bugüne kadarki yapıcı tutum ve açılımları, başta BM olmak üzere uluslararası toplum tarafından yakından bilinmektedir. Bu konudaki tutarlı ve sonuç almaya yönelik çizgimizi sürdürmekteyiz. Kıbrıs konusunda BM gözetimindeki müzakerelerin yeniden başlamasının öngörüldüğü bu dönemde, AB’nin de artık Kıbrıs Rum tarafını kapsamlı çözüme ciddiyetle yönlendirecek bir tutum benimsemesini bekliyoruz."
AB üyeliğinin, Türkiye'nin stratejik tercihi olduğu vurgulanan Dışişleri Bakanlığı açıklamasında ayrıca "Bu anlayışla mutat olduğu üzere, İlerleme Raporu, başta AB Bakanlığımız olmak üzere ilgili kurumlarımızla eşgüdüm halinde değerlendirilecek, görüşlerimiz her yıl olduğu gibi bu yıl da Komisyon’a bilahare iletilecektir" denildi.