Dışişleri Teşkilat Yasası’ndaki değişikliğe tepki
Abone olCHP’li Milletvekilleri Faruk Loğoğlu ve Osman Korutürk, Dışişleri Teşkilat Yasası’nda yapılan değişiklik ile ilgili olarak, “CHP olarak biz ...
CHP’li Milletvekilleri Faruk Loğoğlu ve Osman Korutürk,
Dışişleri Teşkilat Yasası’nda yapılan değişiklik ile ilgili olarak,
“CHP olarak biz bu konunun arkasındayız. Anayasa Mahkemesi’ne
başvuracağız” dediler.
TBMM’de düzenledikleri basın toplantısında Dışişleri Teşkilat
Yasası’nda yapılan değişiklik ile ilgili açıklamalarda bulunan
CHP’li Milletvekilleri Faruk Loğoğlu ve Osman Korutürk, konuyu
Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacaklarını açıkladı.
“DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI’NI İKTİDAR PARTİSİNİN ARKA BAHÇESİ HALİNE
GETİRMEK ANLAMINA GELİR”
CHP Milletvekili Faruk Loğoğlu, “Hükümet halkımızın yararına olan
bazı adımları atarken, kendi iktidarlarının tercihleri
doğrultusunda Torba Yasanın içerisine olmaması gereken unsurları da
koyuyorlar. Bunların bir kısmı çok gerekli olmayan ve iktidar
partisinin çıkarlarına hizmet eden, bir kısmı da doğrudan doğruya
yasa ve anayasaya aykırı olan unsurlardan oluşuyor. Bunların
başında Dışişleri Bakanlığı Teşkilatı’nda yapılan çok önemli
değişiklikler. AK Parti’nin bu girişimi iktidara geldiklerinden
beri devlet dairelerinde kadrolaşma faaliyetlerinin bu sefer
Dışişleri Bakanlığı’na uzanan durumudur. Orada da istedikleri gibi,
kendilerine biat eden kişileri merkez teşkilatında en üst görevlere
getirme girişimidir. Bu, bir noktada Dışişleri Bakanlığı
Teşkilatı’nı belli bir ölçüde iktidar partisinin arka bahçesi
haline getirmek anlamına gelir” diye konuştu.
“DIŞİŞLERİ TEŞKİLAT YASASI’NDA ÇOK ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİK”
Yapılan değişiklik hakkında bilgi veren CHP Milletvekili Osman
Korutürk, “Dışişleri Teşkilat Yasası’nda yapılan değişiklik çok
önemli. Önce Plan ve Bütçe Komisyonu’na 3 değişiklik tasarısı
getirildi. Bunlardan birisi Dışişleri Bakanlığı giriş sınavına
hangi disiplinlerden girilecek, bunlar zaten belirlenmişti, havuz
genişletilmişti. Bunun içine mühendislik dahil, tarih, sosyoloji,
felsefe gibi bir çok disiplinde alındı. Bunun uygun olduğunu
düşünüyoruz. Bu havuzun genişletilmesi aslında doğu bir şey. İkinci
değişiklik 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun hükümetlere
yurtdışına büyükelçileri istisnai memur olarak atama yetkisi
veriyor. Normal olarak dünyadaki uygulama var, bizde de vardı ve
zaman zaman da faydaları oluyordu. Uygulama, bunların yurtdışındaki
istisnai memurluklarının bittikten sonra Türkiye’ye dönüşte
Bakanlık ile ilişkilerinin kesilmesi. Bu 23. dönemde hükümet
tarafından değiştirildi. Diğer kamu kurum ve kuruluşlarından
yurtdışına bu şekilde atanan kişiler döndükleri zaman ve ihtiyaç
olması halinde merkez teşkilatında görev alabilir diyordu. Bu defa
bizim karşımıza gelen bunu çok daha fazla genişletiyor. İstisnai
memurlar diğer kamu kurum ve kuruluşlarından gidebildikleri gibi
memuriyetle ilgisi olmamış kimseler de atanabiliyor. Bunlar
döndükleri zaman dışarıdan atanan kişilerin de merkez teşkilatında
görev almalarına imkan tanıyan bir teklif yasalaştı, bu çok
sakıncayı bir şey. Bu Dişlerinin bir meslek kariyer kuruluşu
oluşunu bozma kapısını açması bakımından çok ciddi sakıncalar
içeriyor ama anayasaya da aykırı. Devlet ile memuriyet ile,
Dışişleri ile hiçbir ilgisi olmayan birisini teorik olarak bir
ülkeye büyükelçi olarak tayin edeceksiniz, orada 1 ay büyükelçilik
yaptıktan sonra merkeze çekeceksiniz, ondan sonra Dışişleri
Bakanlığı Genel Müdürlüğü’nde, Müsteşar Yardımcılığı’nda, hatta
Müsteşar olarak kullanabileceksiniz. Bu fevkalade yanlış bir şey”
diye konuştu.
“BEN OLSAM İSTİFA EDERDİM”
“Daha önceden büyükelçilerin böyle bir durumda tepki olarak
görevlerini bırakacağını söylemiştiniz, bunu hala öngörüyor
musunuz?” şeklindeki soruya cevap veren Korutürk, “CHP olarak biz
bu konunun arkasındayız. Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. Bu
sürecin sonunda eğer yerleşirse istifa etmek etmemek meslekte olan
arkadaşların kendi tercihidir. Ben kendim meslekte olsaydım, bu
yasalaşırsa istifa ederdim” ifadelerini kullandı.
“WASHINGTON’A YENİ TEMSİLCİLİK”
CHP’nin yurtdışı örgütlenme faaliyetleri hakkında bilgi veren Faruk
Loğoğlu, “Bu güne kadar Almanya, Fransa, Avusturya, İsviçre,
Belçika gibi ülkelerde örgütlenmemizin altyapısını tamamladık. AB
Komisyonu nezdinde bir temsilciliğimiz var. 1 Temmuz 2013 tarihi
itibariyle Washington’da bir temsilciliğimiz faaliyete geçti.
Amerikan Adalet Bakanlığı’nın öngördüğü kurallar çerçevesinde ve
Amerikan yasalarına görevine işlemini tamamlamış olan bir
temsilciliktir. Örgütlenme bağlamında değil, Amerika’da gelişmeleri
izlemek, Türkiye-ABD ilişkilerine katkıda bulunmak, orada bulunan
vatandaşların sorunları ile ilgilenmek, CHP’nin faaliyetlerini
ilgili çevrelere anlatmak” şeklinde konuştu.
Loğoğlu, “Anayasa Mahkemesi’nin uzun tutuklulukla ilgili iptal
kararı vermesinin ardından Ergenekon’da 60’dan fazla kişi tahliye
talebinde bulunmuştu, bu talep reddedilmişti, gerekçeli karar
yayınlamadı ve ayrıca 1 yıllık bir süre var, nasıl
değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki soruya ise, “Hukukta genel bir
ilke, alınan kararları daima vatandaşların tutuklu olsun olmasın en
erken noktada lehine kullanmaktır. Biz mahkemelerden bunu
bekliyoruz” diye cevap verdi.
(İHA)