Diş sağlığında yanlış inanışlar
Abone olToplumda ağız ve diş sağlığı konusunda birçok yanlış inanış bulunduğu ve bunun da ağız ve diş sağlığının ihmal edilmesine neden olduğu bildirildi.
Kocaeli Diş Hekimleri Odası Başkanı Murat Özyıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sağlığın diğer alanları gibi ağız ve diş sağlığının da toplum sağlığının ayrılmaz ve önemli bir parçası olduğunu bildirdi. Ülkemizin ağız ve diş sağlığı konusunda çok ciddi sorunları bulunduğunu belirten Özyıldırım, şöyle dedi: "Örneğin kalıcı dişlerden ilki olan 1. büyük azı dişi çıkmış 6 yaşındaki her 100 çocuktan 19’unun ağzındaki bu dişler çürüktür. Kalıcı dişlerin tamamlandığı 12-13 yaş grubundaki her 100 çocuktan 81-84’ünde dişler çürüktür. 30-34 yaş grubunda ise ağzında çürük diş olmayanların oranı yüzde 3’tür." İNANIŞLAR Ağız ve diş sağlığı ile ilgili olarak halk arasında birçok yanlış inanışların bulunduğuna dikkat çeken Murat Özyıldırım, şunları anlattı: "(Her hamilelikte bir diş gider), (Hamilelikte diş çekilmez, bebeğe zararı olur) inanışları ağız ve diş sağlığının ihmaline yol açıyor. Hamilelikte hormonal değişiklikler nedeniyle ağız ortamındaki tükürüğün muhteviyatı değişir. Ağız ortamı dişlerin çürümesine dişetlerinin iltihaplanmasına müsait bir zemin oluşturur. Hamileliğin erken dönemlerinde bulantılar nedeniyle yeteri kadar ağız ve diş temizliği yapılamaması da buna eklenince, diş çürükleri ve dişeti hastalıkları daha sık görülür. Hamilelikte çekilmeyen çürük veya iltihaplı diş, kadın ve bebeği için mikrop yuvasıdır. Bu yüzden hamilelikte ağız ve diş sağlığına daha fazla özen gösterilmelidir." Halk arasında (hamilelikte dişlerdeki kalsiyumun kan yolu ile bebeğe geçtiği) gibi yanlış bir inanışın da var olduğunu ifade eden Özyıldırım, "Dişlerdeki kalsiyum birikimi, dişlerin çıkması süresinde olur. Ve bir daha dişteki kalsiyum açığa çıkarak kana geçmez" dedi. "(İĞNE İLE DİŞ ÇEKİLİRSE YERİNE ÇIKMAZ)" İNANIŞI Toplum içinde özellikle iğne ile diş çekilmesi halinde yerine diş çıkmayacağı gibi yanlış bir inanışın da bulunduğunu belirten Özyıldırım, şöyle konuştu: "Aslında bunun sebebi, sütdişleri daha dökülmeye başlamadan ya da süt ön kesici dişlerin düşmesi sırasında sütdişlerinin arkasından çıkan kalıcı birinci büyük azıdişlerinin çıkmasına sütdişi diye bakılmasıdır. Sütdişi gibi düşünülen kalıcı birinci büyük azıdişlerinin korunmasına önem verilmediği için çürür ve çekilir. Kalıcı diş olduğu için kökleri erimediğinden normal anestezi (iğne) ile çekim yapılır. Pek tabi ki kalıcı bir diş olan birinci büyük azıdişi yerine diş çıkmaz. Oysa iğne yapıldığı için yerine diş çıkmadığı sanılır. Aslında bu diş kalıcı birinci büyük azıdişidir." KRONİK İLTİHAPLI DİŞ ÇEKİLEBİLİR Toplumda diğer yanlış inanışın ise (iltihaplı diş çekilmez) görüşü olduğunu dile getiren Özyıldırım, kronik iltihaplı bir dişin önlemleri alınarak rahatlıkla çekilebildiğini, ancak akut iltihaplı dişlerin çekiminin antibiyotik kullanılarak yapılabildiğini belirtti. Özyıldırım, (diş çekimini, tedaviyi dişhekimi, protezleri de diş teknisyeni yapar) inancının da yaygın olup, bunun da yanlış olduğunu vurguladı. Hasta ağzında çalışan diş teknisyenlerini "sahte dişhekimi" olarak adlandırdıklarının altını çizen Özyıldırım, sözlerini şöyle tamamladı: "Hasta ağzındaki diş çekimi, küçük ameliyatlar, tedavi, dolgu, kaplama ve protez gibi uygulamaları diş hekimi yapar. Diş teknisyeni ise diş hekiminin hastadan aldığı ölçü üzerinde dişhekiminin belirlediği işleri yapar. Hasta ağzında çalışamaz, bu yasal olarak da yasaktır."