Dink davasında yüksek gerilim
Abone olHrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 8'i tutuklu 19 sanığın yargılandığı davanın 3. duruşması sona erdi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine
ilişkin 8'i tutuklu 19 sanığın yargılandığı davanın 3. duruşması
sona erdi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuklu
sanıklardan Ersin Yolcu, Ahmet İskender, Mustafa Öztürk ile
tutuksuz sanıklardan Yaşar Cihan, Salih Hacısalihoğlu, Halis Egemen
ve Alper Esirgemez'in çapraz sorguları tamamlandı.
Duruşma sırasında tutuklu sanıklardan Yasin Hayal'in, müdahil
avukatlarının sorularına karşı gösterdiği tavır nedeniyle mahkeme
başkanı tarafından, duruşma salonundan çıkarıldığı öğrenildi.
Bu arada, Yasin Hayal'in avukatı Fuat Turgut'un, duruşma sırasında,
''Hrant Dink'in Türk düşmanı olduğunu'' iddia eden
bazı sözler söylediği belirtildi. Bunun üzerine söz alan müdahil
avukatlarının da yapılan savunmanın hakaret içermemesi gerektiğini
belirterek, CMK'nın 252/F maddesi gereği avukat Turgut'un duruşma
salonundan çıkartılmasını istedikleri, mahkeme başkanının da
duruşma sırasında uyardığı avukat Fuat Turgut'u, duruşma salonundan
çıkardığı öğrenildi.
Duruşmada söz isteyen Delal Dink'in de mahkeme başkanından, sesini
yükselttiği için özür diledikten sonra, ''babasının
yaşarken 'Türk düşmanı' denilerek öldürüldüğünü''
söylediği kaydedildi. Duruşmada, müdahil avukatlarının, tutuksuz
sanıklardan Halis Egemen ve Yaşar Cihan'ın serbest kalmasının adli
hata olduğunu belirterek, bu iki kişinin tutuklanmasını istedikleri
belirtildi.
ARA KARAR
Verilen aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti,
çapraz sorguları tamamlanan tutuksuz sanıkların duruşmalardan
vareste tutulması yönündeki talebi kabul ederek, tutuklu sanıkların
tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
Hastanede doğduğu için doğum kaydı bulunan O.S'nin yaşının
tespitine ilişkin yeniden bir rapor hazırlanması yönündeki talebi
reddeden Mahkeme heyeti, duruşmaların kapalı yapılmasına devam
edilmesini kararlaştırdı. Müdahil avukatlarının, tutuksuz
sanıklardan Yaşar Cihan ve Halis Egemen'in tutuklanması yönündeki
talebi de reddedildi.
Mahkemeden red
Mahkeme heyeti, Erhan Tuncel'in üniversiteye devam ettiğine dair
devam kaydını gösteren belgenin istenmesine karar vererek,
sanıklardan Mustafa Öztürk'ün telefon görüşmelerinin yer aldığı
belgeler ile Yasin Hayal'in fiziki takibine ilişkin belgelerin
ilgili kurumlardan istenmesini hükme bağladı. Mahkeme, avukatların,
duruşmada yapılan ses ve görüntü kayıtlarının CD'lerinin
kendilerine verilmesi yönündeki talebini de reddetti.
Bazı müdahil avukatları da bu CD'lerin kendilerine verilmemesi
durumunda bu görüntülü ses kayıt sisteminden vazgeçilerek, eski
yönteme geri dönülüp duruşmanın görüldüğü anda tutanağa
geçirilmesini istedi. Mahkeme heyeti, İstanbul Cumhuriyet
Başsavcılığı tarafından imha edildiği belirtilen bazı tutanaklara
ait yedeklenen CD ve doküman varsa, bunların naip hakim tarafından
incelenerek, bu davayla ilgili bölümlerinin tespit edilmesine karar
verdi.
Mahkeme, Bilgi Üniversitesi, Agos Gazetesi ve Şişli Adliyesi önünde
kaydedilen bazı görüntülü CD'lerin de naip hakim tarafından
incelenerek tutanağa geçirilmesini kararlaştırdı. Soruşturmanın
gizliliğinin ihlal edildiği iddiaları nedeniyle, Hrant Dink
cinayetinden bugüne kadar gelen süreci anlattığı belirtilen
''Sapan'' adlı kitabı yazanlar hakkında suç
duyurusunda bulunulmasına hükmeden mahkeme heyeti, duruşmayı
erteledi.
DİNK AİLESİNİN AVUKATI ÇETİN
Duruşmayı izleyen Dink Ailesi, adliyenin ön bahçesine getirilen
minibüse binerek adliyeden ayrıldı. Duruşma çıkışında basın
mensuplarının sorularını yanıtlayan Dink Ailesinin avukatı Fethiye
Çetin, duruşmanın sesli ve görüntülü olarak kayda alındığını
hatırlatarak, bu kayıtların çözülmüş hallerinin tutanak şeklinde
kendilerine verildiğini kaydetti.
Duruşmada, tutanak niteliğindeki bu sesli ve görüntülü kayıtların
kendilerine verilmesini talep ettiklerini dile getiren Çetin,
mahkemenin bu talebi reddettiğini bildirdi. Tutuklu sanıkların
tahliye taleplerinin reddedildiğini anlatan Çetin, bazı tutuksuz
sanıkların duruşmadan vareste tutulmasına ilişkin taleplerin ise
kabul edildiğini söyledi.
Çetin, geçen celse başka illerdeki bazı davaların bu dava ile
birleştirilmesi konusundaki taleplerinin reddedildiğini
hatırlatarak, bu karardan vazgeçilmesini istediklerini, ancak bunun
yine reddedildiğini kaydetti. Dava dosyasından Yasin Hayal'in
fiziki takibe alındığının anlaşıldığını ve bu kayıtların dosyaya
getirilmesini istediklerini belirten Çetin, bu taleplerinin kabul
edildiğini söyledi.
Fethiye Çetin, Mustafa Öztürk'ün telefon kayıtlarının dosyaya
getirilmesi konusundaki talepleri ile Erhan Tuncel'in okuluna devam
durumu ve kaydını dondurmasıyla ilgili araştırma yapılması
yönündeki taleplerinin de kabul edildiğini bildirdi.
''HENÜZ BAZI TANIKLAR, HATTA SANIKLAR
DİNLENMEDİ''
Avukat Çetin, bir basın mensubunun, ''tutuksuz sanıkların
duruşmalardan vareste tutulmasının davanın seyrine bir etkisi olup
olmayacağı'' yönündeki sorusuna da şu yanıtı verdi: ''Eğer
o sanıklarla ilgili yapılacak bir şey varsa, örneğin tanık
ifadeleri ya da okunacak belgelerle ilgili, elbette... Çünkü henüz
tanıklar dinlenmedi. Hatta bazı sanıklar dinlenmedi. Örneğin İrfan
Özkan, Coşkun İğici, Erbil Susaman dinlenmedi. Bunlar son derece
önemli sanıklar. Henüz bazı belgeler okunmadı. O nedenle de tüm
sanıkların bir arada bulunması, en azından yargılama faaliyeti
açısından son derece gerekli olduğu halde bu yerine
getirilmedi.''
Basın mensuplarının ''duruşmanın gergin geçip
geçmediği'' konusundaki soruları üzerine de Çetin,
''Özellikle bir meslektaşımız duruşmaların ilk başladığı
andan itibaren hep bir gerginlik yaratma tavrı içinde oldu. Bugün
bu tavrı doruk noktasına ulaştı. O nedenle mahkeme bu
meslektaşımızı dışarıya çıkardı'' diye cevap verdi.
Fethiye Çetin, Yasin Hayal'in de duruşma salonundan çıkarıldığını
kaydetti. ''O.S'nin müdahil avukatlara yönelik küfür edip
etmediğinin'' sorulması üzerine de Çetin, bu durumu
doğrulatmanın mümkün olmadığını kaydetti. Basın mensuplarının ''bu
olayın kayıt altına alınıp alınmadığını'' sormaları üzerine Fethiye
Çetin, duruşmadaki görüntülü kayıt sisteminin konuşulduğunda bir
düğmeye basılması haline kayıt aldığını, ancak kişinin yerinde
otururken kendi kendine söylenmesi halinde bunun kayıtlara
geçmediğini anlattı.
Çetin, bir basın mensubunun, ''Kararların toplamından
memnun musunuz?'' sorusu üzerine de şu yanıtı verdi:
''Hayır. Onu çok açıklıkla söyleyebilirim ki taleplerimizi
karşılamıyor bu kararlar. Biz, bireysel iddia makamı olarak,
katılanlar olarak, müdahiller olarak maddi gerçeklerin ortaya
çıkarılması açısından bazı belgelerin mutlaka getirilmesi, bazı
dosyaların da birleştirilmesi gerektiği kanısındayız. Bu
taleplerimizin reddi en azından bu konudaki örgütlenmenin, suç
örgütünün tümünü görmemizi engelliyor.''