Dink cinayetinde 1'i polis 2 isim daha
Abone olHrant Dink cinayetinde her yeni gün dosyaya yeni isimler ekleniyor. Dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay, 1'i polis 2 yeni isim daha söyledi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliğince yürütülen
Hrant Dink cinayeti soruşturması kapsamında, dönemin Trabzon
Emniyet Müdürü Reşat Altay'ın savcılık ifadesinde çarpıcı detaylar
ve biri polis 2 yeni isim yer alıyor.
Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin İstanbul Cumhuriyet
Başsavcıvekilliği Terör ve Örgütlü Suçlar Birimi Savcısı Gökalp
Kökçü tarafından yürütülen soruşturmada, o dönem görev yapan bazı
kişilerin ifadesine başvuruluyor.
Şüpheli sıfatıyla 22 Aralık'ta ifadesi alınan Reşat Altay,
cinayet işlendikten sonra Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire
Başkanlığı ve Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğü
görevlilerinin, Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve onların etrafındaki
kişilerle ilgili yoğun bir temas ve ilişki içerisine girdiklerini
ifade etti.
“Bu süre zarfında gerek İstanbul Emniyet Müdürlüğü gerekse
Trabzon Emniyet Müdürü olarak beni bilgilendirmiyorlar” diyen
Altay, cinayetin polis memuru Muhittin Zenit'in Erhan Tuncel ile
yaptığı telefon görüşmesi sonucunda da bu kişilerle ilgili
olduğunun ortaya çıkmasına rağmen suskunluklarını koruduklarını
söyledi.
"AKYÜREK BİLGİ VERMEDİ"
Altay, Ogün Samast'ın babasının müdürlüğü arayarak
televizyonda gördüğü kişinin kendi çocuğu olduğunu beyan ettiğini,
bunun üzerine de kendisinin Celalettin Cerrah'ı aradığını
belirterek, “Şahsın kimliği hakkında bilgi verdikten sonra
bulunabileceği adres ve taşıdığı telefon numaralarını kendisine
bildirdim. O esnada İstanbul Emniyet Müdürünün yanında bulunan
Ramazan Akyürek'in konu ile ilgili İstanbul Emniyetine hiç bir
bilgi vermediğini biliyorum” dedi.
Samast'ın babasının müracaatı üzerine kısa sürede Yasin Hayal,
adı geçen ve yargılanan diğer şahısları çok kısa sürede
yakaladıklarını ve İstanbul'a gönderdiklerini kaydeden Altay,
“Sonradan öğrendiğim kadarıyla bu şahısların Trabzon Emniyetinde
tutuldukları süre zarfında Erhan Tuncel'in de o sırada İstihbarat
şubesinde olduğunu ve görevliler ile görüştüğünü öğrendim” diye
konuştu.
SAVCI: "DİNK CİNAYETİ ARAÇ OLARAK KULLANILDI
MI?"
Savcı Kökçü'nün “Dink cinayetinin, emniyet içindeki
yapılanmanın gerçekleşmesi için Ali Fuat Yılmazer'in İstanbul'a,
Ahmet İlhan Güler'in de görevden alınması için polis tabiri ile yol
verildiğini, yapılanmanın gerçekleşmesi için Dink cinayeti araç
olarak kullanıldı mı?” sorusuna Altay şu cevabı verdi:
“Bu konuda bir bilgim yoktur ancak Erhan Tuncel'in İstanbul'a
gönderilmesinden sonra İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan
Güler, Trabzon İstihbarat Müdürü Faruk Sarı ile yaptığı görüşmede,
'Bu konularla ilgili emniyet müdürü Altay'ın bilgisi var mı?' diye
sorduğunda Faruk Sarı'nın cevaben 'Hayır müdürümüzün haberi yok
çünkü Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer bilgi vermemi
istemediler' diye beyanda bulunduğunu ifade etmiştir.
Bildiğim kadarıyla emniyet teşkilatının kayıtlarında 2006
yılında yazılan iki rapordan başka herhangi bir resmi bilgi
bulunmamaktadır. Normal şartlarda Tuncel'den bilgileri alan
görevlilerinin bu bilgileri yazılı rapor haline getirerek bağlı
bulundukları birime göndermeleri gerekmektedir. Bu eylemi
gerçekleştirmesi muhtemel kişilerin takiplerinin yanı sıra fiziki
takiplerinin de yapılması gerekmektedir.”
Altay, cinayetten bir gün sonra konu ile ilgili Trabzon
Emniyet Müdürlüğündeki çalışmaların sürdüğünü belirterek, “(Aynı
gün) Bu sırada Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından
teknik takipte olan Gürhan K'nin 20 Ocak 2007 tarihinde akşam
saatlerinde Asayiş Şube Müdürlüğü'nde görev yapan polis memuru
Oktay D. ile yaptığı telefon görüşmesinde 'Samsun'a Ogün'ü almaya
gidecektik. Ancak yakalanınca gitmedik. Reisin adının bu işe
karışmaması lazım' dediğini gördük. Bunun üzerine savcılığa gidip
bilgi verdik ve takibi sürdürdük” ifadesini kullandı.