Dindarları yemek yazarı bile yapmazlar!
Abone olTürkiye gazetesinin yaşadığı yenilenmeyi yorumlayan Mustafa Karaalioğlu merkez medyayı tek sesli olmak, kapılarını muhafazakarlara kapamakla suçladı...
GAZETECİLER.COM
Star gazetesi yazarı Mustafa Karaalioğlu Türkiye
gazetesinin yaşadığı çarpıcı değişim üzerinden başlayan medya
tartışmasını köşesine taşıdı.
Merkez medyaya dönük "çok sesli değilsiniz"
eleştirisini tekrar eden Karaalioğlu sözkonusu gazetelerde
"Bırakın politika yazarını; toplumun muhafazakar veya
dindar olarak tanıdığı yemek yazarı bile yoktur."
dedi.
İşte Karaalioğlu'nun yazısındaki ilgili bölüm:
Türkiye Gazetesi’nin geçen hafta içinde yaptığı devrim gibi... Nuh
Albayrak’ı ve arkadaşlarını kutluyorum. Eski medyanın asla
yapamayacağı, aklından da geçiremeyeceği bir şeyi Türkiye gibi
geleneklerine çok bağlı bir gazetede başarıyla uyguladılar. Sadece
kendi fikir dünyalarının sınırlarına takılmadan ama onu da
koruyarak; toplumdaki, farklı bakış açılarını, farklı renkleri
komplekssiz bir ustalıkla yanyana getirdiler. Nuh Albayrak’ın
yaptığı gerçek bir mesleki devrimdir ve zaman geçtikçe daha da
oturacak ve gelişecektir. Bununla birlikte “Yeni” Türkiye sadece
kendi yolunu açmadı aynı zamanda medyada “geleneksel” sorunu da bir
kez daha herkesin gözüne yoktu.
Alper Görmüş, Melih Altınok, Deniz Ülke Arıboğan, Ylıdıray Oğur,
Ceren Kenar, Burcu Çetinkaya gibi hiçbiri Türkiye Gazetesi
geleneğinden gelmeyen, aksine o geleneğin dışında ve karşısında
kariyer yapan isimler artık bu gazetede yazacaklar. Kolay değil, 6
farklı isim...
Çok sesli olmayana ‘medya’ denemez
Aynı renklilik malum, STAR, Sabah, Yeni Şafak, Zaman gibi birçok
gazete de var. Muhafazakar, yenilikçi, demokrat medya fikir
çeşitliliği konusunda öteden beri kompleks yapmadı, yapmıyor.
Türkiye dahil bütün muhafazakar gazetelerde yazan, bu grupların
televizyonlarında geleneğin dışından birçok kalem yıllardır yorum
yapıyor. Yazı işlerinde yüzlerce farklı fikir sahibi emekçi
çalışıyor. Doğrusu budur. Toplumla barışık ve dolayısıyla toplumunu
herhangi bir kesimine “düşman” olmayan medyanın formülü budur.
Buna karşılık...
Bırakın böyle bir çeşitliliği; eski medyanın tamamında sadece Nuh
Albayrak’ın bir hamlede gazetesine kattığı yazarların sayısı kadar
kendi dünyaları dışından; mesela muhafazakar gelenekten gelen kalem
yoktur. Bırakın politika yazarını; toplumun muhafazakar veya dindar
olarak tanıdığı yemek yazarı bile yoktur.
Bırakın yazarı, yorumcuyu, yöneticiyi; bütün o binalardaki binlerce
gazeteci içinde “dindar” kimlikli çalışan sayısını bile bir elin
parmaklarını bulmaz.
Onlarca gazeteden, onlarca televizyondan söz ediyoruz.
Eski medyanın kendisiyle yüzleşmesi, değişimin hiç olmazsa son
vagonuna atlaması ve bir yolunu bulup “düşman” gördüğü kesimlerle
el sıkışması lazımdır. Bariz bir orantısızlık varken zaten
yıllardır yazan iki üç isim çoksesliliğe asla yetmez.
Şunu da söyleyelim... Medyadaki çok sesliliğin güçlenmesi “yeni
medya”nın sorunu değildir. Bizimkisi sadece dost tavsiyesidir.
Üstelik, hergün daha fazla yetişmiş ve kaliteli gazeteciye ihtiyaç
duyan medya yöneticisi bir dostun tavsiyesi...
MUSTAFA KARAALİOĞLU'NUN TÜM YAZILARI