Dilmenden üç büyüklerin analizi
Abone olSpor yorumcusu Rıdvan Dilmen, Fenerbahçe açısından Trabzon maçının önemli bir milad olacağı görüşünde.
Fenerbahçe'nin eski milli futbolcusu ve spor yorumcusu Rıdvan
Dilmen Fenerbahçe-Trabzonspor karşılaşmasının sarı-lacivertliler
açısından milad olacağını yazdı. Dilmen 'ndeki yazısında, üç büyük
kulübü mercek altına aldı.. İşte ünlü yorumcudan geçen haftanın
değerlendirmesi:
- Fenerbahçe takımı kritik bir dönemden geçiyor. Yönetimi,
oyuncusu, taraftarı, teknik adamı herkes tereddütler içerisinde.
Üst üste kaybedilen maçlar özgüven sorununu da gündeme getirmişti.
Saha dışı faktörler de aynı şekilde tabii...
Futbolcular hakkında yayımlanan sansasyonal haberler, takımın
aldığı yenilgiler, Daum’dan başlamak üzere başkana kadar herkesi
sıkıntıya sokmuştu. O yüzden Şekip Mosturoğlu ile Aykut Kocaman
ikilisinin toplantısını Fenerbahçeliler müthiş bir dikkatle
izledi.
Kimilerine göre çok şey çıkmadı. Kimilerine göre çok şey çıktı...
Ben ikinci görüşte olanlardanım. Açıkcası önümüzdeki hafta liglere
ara verilecek. Kupa ile devam edilecek. Ben Trabzonspor maçından
sonra gidenlerin ve gelenlerin olacağını düşünüyorum. Kadroda
mutlaka oynama yapılacak. Devre arasını iyi değerlendirip sorunlara
çare bulmamılılar.
Ankaragücü maçına gelince; Fenerbahçe açısından hiç kolay değildi.
Ankaragücü’nün son maçlarda rakibine olan üstünlüğünün verdiği
güven, üstüne karşılaşmanın seyircisiz oynanması başkent ekibinin
iştahını kabartmıştı. Ve açık oynadılar, maça ortak oldular.
Emre arandı
10 ile 35. dakika arası Fenerbahçe iyi oynadı. Diğer bölümlerde ise
iyi mücadele etti. Son üç maçtır ne mücadele, ne iyi futbol vardı.
Bu kez biraz mücadele galibiyeti getirdi. Bu kadar mücadeleye
rağmen çok pozisyon verilmesi ise düşündürcü.
Emre’nin sakat ve cezalı olduğu zamanlar Fenerbahçe hücumda da,
savunmada da problem yaşıyor. Bu geniş kadronun orta sahasında her
iki yönü oynayacak iki oyuncudan bir tanesi Emre. İkincisi Özer. O
da tam hazır değil. Ancak performansına baktığımızda uzun yıllar iş
yapacağını gördük. Yetenekli. En önemli özelliği yeni yeni
oynamasına rağmen sürekli arayış içinde. Topu istiyor, aldığı zaman
da sürekli öne doğru oynuyor, hedef paslar atıyor, ikiye birler
yapıyor.
Alex’in üç haftalık durgunluğu sıfır puan getirmişti. Biraz
kıpırdadı, galibiyet geldi. Bu da düşündürücü. Bir oyuncunun
performansı sonucu bu kadar etkilememeli.
Forvet alınmalı
Dilmen'in Galatasaray karnesi ise şöyleydi:
- Galatasaray da Fenerbahçe’ye benzer bir galibiyet aldı. İyi
oynamadı ama uzun süredir durgun olan öndeki oyuncular Kewell ve
Keita biraz toparlanınca, onlara Arda ve Elano da katkı sağlayınca
2-0’ı çevirmesini bildiler. Galatasaray’ın gördük ki en büyük
eksiklerinden bir tanesi sadece Baros değil, Sabri de ayrıca. Sabri
ligimizin en etkili sağ beklerinden. Rakibi sürekli rahatsız eden
bindirmeler yapıyor. İki maçta olmaması, Galatasaray’ın geriden
gelen oyuncularla sonuca gitmesini engelledi. Bütün yük öndekilere
bindi. Gözüken o ki Nonda’nın dizindeki problem faydalı olmasını
engelliyor. Baros da belirsiz. Forvette önce Arda’yı sonra Kewell’ı
denediler. İyi niyetli olsalar da santrfor değiller. Bir forvete
ihtiyaç var gibi gözüküyor.
Hücum sıkıntısı
Ünlü yorumcu Beşiktaş'taki sıkıntıları şöyle tahlil ediyor:
- Beşiktaş üst üste kazandığı sekiz maçta da, dört puan verdiği son
iki maçta da aynı tempoda oynadı. Az pozisyon verdiler, sürekli
pres yaptılar. Onların çözemediği hücum organizasyonlarındaki
zayıflık. Bu devam ediyor. Bobo forvet oynadığından beri çok
etkili. Beşiktaş’ın birinci santrforu olduğu belgelendi. Ama onun
yanında oynayanlar iyi niyetli olmalarına rağmen form tutamadılar.
Nihat ve Ekrem gibi skoru değiştirecek isimler formda değil. Bu
yüzden önlemi kolay bir takım oluyor.
Denizli şaşırttı
Manisa maçında ikinci yarı yapılan değişiklikler yarar yerine zarar
getirdi. Duran topları en iyi kullanan Tello’nun çıkması bence
hataydı. Ayrıca Tello oyunun kaderini değiştirecek birkaç isimden
biri. Kötü oynasa da... Uğur, Fink, Ernst aynı tip oyuncular. Nihat
ve Nobre de Bobo’ya yakın olunca bu Manisa savunmasının işine
geldi. Oyun ceza sahası yayı civarında sıkıştı kaldı. Ben
Denizli’den kenarlara inerek rakibi çözmesini beklerke, o
değişikliklerle oyunu sıkıştırdı. Ama kaybedilen dört puana rağmen
iyi giden bir takım var. Fizik olarak üst düzeydeler. Bir de
taktiksel gelişim kazansalar sorun kalmayacak.