Dilipaktan kadınlara cami önerisi
Abone olAbdurrahman Dilipak, kadınlara üç yerine iki öğün yemek hazırlama ve camiye daha fazla gitme tavsiyesinde bulundu.
Muğla'nın Bodrum İlçesi’nde düzenlenen konferansta konuşan
islamcı yazar Abdurrahman Dilipak, kadınlara üç yerine iki öğün
yemek hazırlama ve camiye daha fazla gitme tavsiyesinde
bulundu.
‘ÖĞLE YEMEĞİ YEMEYİN’
Abdurrahman Dilipak da konuşmasına kadınların camide namaz kılmayı
unuttuğunu belirterek başladı. Kadınlara kocalarına günde üç değil
iki öğün yemek hazırlamalarını ve öğle yemeklerini kaldırmalarını
öneren Dilipak şöyle konuştu: “Toplumumuz namazı unutma, bunu
isteyenler de unutturma gayreti içerisinde. Camilerde kadınlarımıza
yer var. Kadınlarımız erkeklerimiz gibi mutlaka camiye gitmeli,
namazlarını orada kılmalı. Peygamber efendimiz günde üç değil iki
öğün yemeği önermişti. Öğle yemeğini hem sağlığınız için yemeyin,
hem aile bütçesine katkıda bulunun, hem de bu yemekten kazandığınız
zamanı toplum ve insan için yararlı etkinliklere ayırın. Ayrıca
günde üç öğün ve tıka basa yemek yiyen özellikle kadınlarımız
kendilerine fiziki yönden zarar verip, aşırı kilo alıp badi badi
yürümek zorunda kalırken, kocalarına da zarar veriyorlar. Bu
kadınları gören kocaları Bodrum gibi yerlerde başka kadınlara
bakmaya başlıyorlar. İşte bu yüzden namazı ve müslümanlığı öğrenmek
ve öğretmek için bu zamanı kullanın.” Türk toplumunun okuma
alışkanlığının zayıf olduğunu da belirten Dilipak, “Sigaraya
verilen parayı gazete ve dergiye ayırsak, toplumun kültür ve okuma
alışkanlığı artacağı gibi tedavi ve sağlığa giden parayı da aç olan
insanlara ve eğitime ayırma şansımız olur” dedi.
‘KAYMAKAMDAN FIRÇAYI YEDİ Mİ, KIBLEYİ
ŞAŞIRIRLAR’
Abdurrahman Dilipak, konferansta en önde oturan ve Bodrum
camilerinde görev yapan imamlara da uyarılarda bulunurken şunları
söyledi: “Tüm Müslümanlar gibi siz de haklarınızı ve görevlerinizi
bilmelisiniz. Sabah akşam 24 saat namaz kıldırıyorsunuz. Namaz
memuru olmayın. ‘Yatsı namazı fazla mesaiye girer’ diyerek ücret
isteyebilir, verilmezse greve gidebilirsiniz, bu sizin en temel
hakkınız, merak etmeyin siz greve gidince namazı kim kıldıracak
diye düşünmeyin, beni çağırın ben kıldırırım. Siz hakkınızı arayıp
alacaksınız ki vatandaş da sizden bunu öğrenip hakkının peşine
düşecek. Eğer hakkınız peşinden gitmezseniz kurduğunuz bu sendika
da sendikacılık da bir işe yaramaz. Ama görüyorum ki imamlar
sendikacılık yapmaktan korkuyor. Hatta gölgelerinden korkuyorlar.
Bunlar mı sizin hakkınızı savunacak. Çünkü bunlar kaymakamdan
fırçayı yedi mi kıbleyi bile şaşırırlar.” Yaklaşık üç saat süren
konferans sonunda sendika şube başkanı Bilgin, Dilipak ve Bulut’a
çiçek vererek teşekkür etti. Her iki yazar daha sonra kitaplarını
imzaladı.