Dikkat kriz geliyor
Abone olSinan Aygün''Çok büyük bir kriz geliyor ve bunun altından çok zor kalkarız'' dedi.
Aygün, İstanbul Üniversitesi (İÜ) İktisat Fakültesi Maliye
Kulübü tarafından düzenlenen ''Maliye Kongresi''ne katıldı. Sinan
Aygün, burada yaptığı konuşmada, IMF'nin İngiltere, Almanya, Fransa
gibi gelişmiş ülkelere gitmeyip, Etiyopya, Irak, Kenya, Ruanda,
Tanzanya, Uganda, Zambia ve Türkiye gibi ''ya sömürü ülkelerine ya
da sömürülmeye uygun ülkelere giderek programlar uyguladığını''
savundu.
IMF programlarını uygulayan 89 ülkeden 32'sinin ekonomisinin
tamamen battığını, diğerlerinde ise yoksulluğun artmasıyla halk
ayaklanmalarının yaşandığını ve diktatörlüklerin kurulduğunu ileri
süren Aygün, ''Gelişmiş ülkeler neden IMF programları uygulamıyor?
IMF bünyeye bakmadan herkese her zaman aynı ilacı veriyor ve
(Maşallah) dedikleri ayağa kalkmıyor'' diye konuştu.
5 yıldır ''toplam enflasyonun yüzde 65 seviyesinde bulunmasına
karşın dolar fiyatının 5 yılda hemen hemen hiç değişmediğini''
kaydeden Aygün, doların şu anda 2,144 YTL civarında seyretmesi
gerektiğini iddia etti.
İşsizlik oranları, cari açık, büyüme rakamları, sanayi üretimi, iç
ve dış borçlar gibi rakamlara bakıldığında tablonun hiç de iç açıcı
olmadığını ifade eden Aygün, ''Rakamlar, daha önceki krizlerden
daha kötü. Çok büyük bir kriz geliyor ve bunun altından çok zor
kalkarız'' dedi.
Önceki gün açıklanan milli gelir rakamlarının da gerçekçi
olmadığını savunan Aygün, şunları kaydetti:
''Dolar olması gereken seviyesinde hesaplandığında milli gelirin
açıklandığı gibi 5 bin 8 değil, 3 bin dolarlar seviyesinde olduğu
görülecektir ki burada büyük çarpıklık da vardır. Nüfusun yüzde
20'si gelirin yüzde 80'ini, yüzde 80'i ise yüzde 20'sini yiyor. Bu
çarpıklıklar, IMF'nin bize dayattığı programların sonucudur. IMF'yi
kovup bağımsız ekonomi politika yürütmeliyiz.''
PROF. DR. TURGAY BERKSOY
Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Turgay Berksoy ise hükümetin yürüttüğü IMF programı
çerçevesinde kamu açıklarının, özellikle de bütçe açıklarının
azaldığını, enflasyonda hedeflerin ötesinde bir düşüş
gerçekleştirildiğini, borç stoklarının milli gelirdeki payının
azaldığını, milli gelirin hedeflerin üzerinde yükseldiğini
söyledi.
Programın olumlu sonuçlarının yanında bazı bedellerinin de
olduğunu, hiçbir ekonomik iyileştirme programının bedelsiz
yürümeyeceğini kaydeden Berksoy, bunların başında işsizlik
oranlarında artışın geldiğini dile getirdi.
Programı yürütmede bazı risklerin de bulunduğuna dikkat çeken
Berksoy, şöyle konuştu:
''Hükümet IMF'ye verdiği sözleri yerine getirmeyebilir. Vergi
indirimleri bütçe dengelerine zarar verebilir ki IMF, son vergi
indirimlerinden hoşnutsuz. Hükümetin seçimleri erkene alması
program hedeflerine zarar verebilir. Toplumsal gerginlikler
yaşanabilir. Amerikan Merkez Bankası dolar faizlerini beklenenden
daha fazla ve hızlı artırabilir. Petrol fiyatları daha da
yükselebilir. AB müzakere sürecinde olası sorunlar yaşanabilir.
İran, Irak ve Suriye gibi komşulardaki istikrar bizi de olumsuz
etkileyebilir. Uluslararası terör hareketleri görülebilir.
Beklenmeyen uluslararası kriz yaşanabilir. Bütün bunlar programa
yönelik tehditlerdir.''