Dibakır valisinden molotof mesajı

Diyarbakır Valisi, "Artık Diyarbakırlı, 'bu barış ve güzellik yolunda hiçbir molotof patlamamalı, el yapımı patlayıcı atılmamalı' demeli" dedi.

Diyarbakır'da SODES projesi kapsamında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi acil servisin yanında yer alan caminin alt kısmı Şefkatevi'ne dönüştürüldü. Hasta yakınlarına kalacak yer ve kahvaltı imkanı sağlayan evi ziyaret eden Vali Mustafa Toprak hasta yakınlarıyla birlikte kahvaltı yaptı.

İNSANLARIN SÜRECE SAHİP ÇIKMASI GEREKİYOR

Kahvaltıda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Toprak, ülkenin çok önemli bir aşamadan geçtiğini ve herkesin geleceğinden emin olmak istediğini söyledi. Vatandaşın barış, huzur istediğini belirten, Toprak,çok önemli bir projenin yürütüldüğünü belirtti. Toprak, "Diyarbakır'da her bir insan bu konuya güvenmiş ve inanmış diyor ki, 'bu barış ve güzellik, güven ortamı, ve bunun beklentisi bu güne kadar hiçbir şekilde bu düzeye çıkmamıştır' diyor. 'Benim beklentim ciddi manada var' diyor. Ve buna inanıyor güveniyor, biz meseleleri inanarak ve güvenerek halledebiliriz. Ama, inanan ve güvenen insanların da buna sahip çıkması gerekiyor" diye konuştu.

HİÇBİR MOLOTOF PATLAMAMALI, EL YAPIMI PATAYICI ATILMAMALI

Vali Toprak, zulüm ve problem görmek istemeyen Diyarbakır halkının çözüm sürecine sahip çıkması gerektiğini belirterek, bir soru üzerine Pazar günü yapılan molotoflu saldırıya değindi ve şunları söyledi:

"Artık Diyarbakırlı demeli ki, 'bu güzel yolda, bu barış ve güzellik yolunda, birlik ve beraberlik yolunda hiçbir molotof patlamamalı, hiçbir el yapımı patlayıcı atılmamalı, hiçbir olumsuzluk olmamalı. Bu ortamı olumsuz noktaya getirecek hiçbir şeyi kabul etmiyorum' demeli. Bunu yüksek sesle söylemeli, çünkü bu noktaya kolay kolay gelinmiyor. Herkesin gayret etmesi gerekiyor. Herkesin gelecekten bir ümidi var, bunu yaşamak istiyor. O zaman atılan tek bir molotofun dahi bu sisteme zarar verdiğini, her bir vatandaşımızın çevresine anlatması gerekiyor. Buna hep birlikte karşı çıkmamız gerekiyor, güzelliklerini hep birlikte yaşamamız gerekiyor. Hiçbir anne ve babanın acı çekmemesi gerekiyor, Gözünden yaş akmamsı gerekiyor. Ama sadece 'ben bunu istiyorum' demekle olmaz. Buna sahip çıkmalıyız ve sahiplenmeliyiz. Bunun enerjisini ve heyecanını çevremize yaymalıyız ki, bu konuda önümüze çıkacak engelleri de aşabilelim."