Devrimci gencin hüzün mektubu
Abone ol12 Eylül'de idam edilen bir gencin mektubu tam 26 yıl sonra ailesine ulaştırıldı. İşte o hüzünlü mektup;
Devrimci 78'liler Federasyonu, 12 Eylül
döneminde idam edilen Erdoğan Yazgan'ın idamdan hemen önce yazdığı
mektuba ulaşarak 26 yıl sonra ailesine teslim
etti.
Gölcük Donanma Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde 'Üçüncü Yol' örgütü davasında yargılanıp idam edilen dört kişiden biri olan Erdoğan Yazgan'ın yazdığı son mektup 26 yıl sonra ailesine ulaştı.
İzmit Kapalı Cezaevi'nde 29 Ocak 1983'te Ömer Yazgan, Mehmet Kanbur ve Ramazan Yukarıgöz'le birlikte idam edilen Erdoğan Yazgan'ın yazdığı son mektup, Devrimci 78'liler Federasyonu yetkililerinin girişimleriyle, Kara Kuvvetleri Komutanlığı arşivlerinden teslim alınarak, ailesine verildi. Mülkiyeliler Birliği Salonu'nda yapılan törene Yazgan'ın ailesinden kimse katılmazken, Yazgan'ın kardeşi Fatma Yazgan'ın mesajı okundu. Fatma Yazgan mesajında "Göndereni ve alıcısı belli ve tümüyle devlet denetimi altında bir mektubun 26 yıl sonra adresine ulaşması başlı başına trajik bir olay. Hele bu mektup idamla yargılanmış ve cezası infaz edilmiş bir insanın son mektubuysa. Bu mektup bugün 26 yaşında. Yani yaşamımın 14 yılını paylaşabildiğim ağabeyimin son mektubuna ulaşmamız, ancak bu sürenin iki katına yakın bir zamanda mümkün olabildi," denildi. Yapılan açıklamaların ardından Yazgan'ın mektubu aile yakını İsmet Kaymaloğlu tarafından teslim alındı.
Törende, Devrimciler 78'liler Federasyonu tarafından yapılan açıklamada Erdoğan Yazgan'ın idam edilmeden hemen önce kelepçeli ellerle ailesine, arkadaşlarına yazdığı, sakınca bulunarak 26 yıldır alıkonulan mektubun bugün ailesine teslim edildiği belirtildi, "Böylece, 12 Eylül faşizmince idam edilen 17 devrimcinin son mektuplarına ulaşma çabası tamamlandı. Yazgan'ın mektubu, ulaşılmayan son mektuptu," denildi.
İŞTE MEKTUP
Erdoğan Yazgan'ın 26 yıl önce idamından hemen önce yazdığı ve 'Sevgili ve değerli aileme' diyerek başladığı mektubu:
"Bu size yazacağım son mektup. Sizlerle uzun bir zamandır ceza evinde görüşüyorduk. Hepinize olan sevgimi bilirsiniz. Bunu burada uzun uzun yazmıyacam kanaatimce bu kadarı yeterli; Kardeşlerim Güldoğan ve Hatice'yi bir anlık sinirlilikle kırdım, kusura bakmasınlar. Ahmet, Sabire, Fatoş ve Selma'ya da ayrıca çok selamlar. Hepiniz, her şeyimden mahrum hayatımda bana destek ve moral oldunuz. Sizlerin benim dünyamda ayrı bir yeri vardı. Sizlere onurlu bir yaşam miras bırakabildiysem ne mutlu bana. Şu an tek dileğim sizlerin sağlığının bozulmaması. Acı olacak ama dayanmanız gerek. Kimseyi suçlamayın, bu işin tek sorumlusu bugünkü yönetim ve devlettir. Yani suçlu olan bizi asanlardır. Görüşlerimi ve neyi savunduğumu burada yazmıyacam. Çünkü sizler bunları biliyorsunuz. Yaşamım kısa ve onurlu oldu. Hepinizi candan kucaklar, ayrı ayrı öperim. Soran bütün dost ve akrabalara selamlar. Acele ediyorlar, kısa oldu. Sizi hep seven, oğlunuz ve abiniz. Erdoğan Yazgan."