Dokunulmazlık teklifinin kabul edilmesiyle, 138 milletvekilinin
dokunulmazlığı kaldırılacak.
Adı üzerinde TBMM bu dokunulmazlıkları gündeme aldı, oyladı,
birinci oylamada tereddüt etti, ikincisinde 376 oyla kalmasına
karar verdi.
İyi mi oldu? Kötü mü oldu karar sizin,
Bir kısmı adli suçlar olmak üzere, siyasi suç dosyaları olanlar
gerçekten sabrı taşıracak kadar ileri geri konuştular. Eylemlerde
bulundular.
*Sırtımızı PYD/YPG’ye verdik,
*PKK sizi tükürüğünde boğar,
*Milletvekilinin otomobil ambarında sıra dışı silahların
yakalanması,
*Vekillerin hendek savaşına destek vermeleri,
*Rusya Almanya gibi devletlerden medet ummaları,
Her biri ayrı bir dert ayrı bir bela,
Peki Dokunulmazlık kalkarsa ne olacak?
Kimse merak etmesin doksanlı yılların zulmü ile
kıyaslanacak yanı olmayacak, o günün Kürt vekilleri gerçekten
zulmen Meclis'ten atıldılar, hapsedildiler,
Zamanın milletvekili Merve Kavakçı’ya yapılan haksızlığı
hatırlatanlar var, böyle bir haksızlıkta yok. Vatandaş
“Dokun, Dokun!” diye bağırmak üzereydi. Meclis
çoğunluğu bunu hissetti galiba.
Fakat,
*Kartondan kahramanlar oluşturmak için bir bahane olarak
kullanılacak,
*Dış dünyaya çok farklı anlatılacak,
*'Bizi attılar, yoksa şöyle şöye yapacaktık' diye halkı
anlatacaklar.
Bununla birlikte keşke az daha sabırlı olunabilseydi ve halk
kendilerinin dokunulmazlıklarını kaldırsaydı.
Bu dokunulmazlığın kaldırılması; beceriksiz, sokak kültürüyle
Meclis'te, orada burada hava atan, gelişi güzel konuşup, militarist
güçlerin sesine tercüman olan bu vekillerin işini
kolaylaştırdı.
Keşke 80 vekille meclise giden HDP bunun kıymetini bilseydi ve
bu tür sıkıntılar yaşanmasaydı. Ama olmadı ne yapalım. Devlet böyle
bir şey boşuna dememişler:
Devletin çiftesi sert olur!
Allah beterinden saklasın