Devlet Öcalan'la bu pazarlığı yapmış!
Abone ol6 aydır avukatları ve ailesiyle görüştürülmeyen PKK elebaşısı Abdullah Öcalan'ın durumuna ilişkin Aysel Tuğlu basın toplantısı düzenledi...
Kapatılan DTP döneminde kurulan Demokratik Toplum
Kongresi (DTK) Genel Başkan Yardımcısı ve Van bağımsız Milletvekili
Aysel Tuğluk, İmralı ve Oslo'da 3 yıl süren görüşmelerde devletin,
PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın PKK'yı kendilerine teslim etmesini
istediğini öne sürdü.
Tuğluk, "Devlet görüşmelerde, Öcalan'a, 'Bize örgütü teslim et' dedi. 'Bunu yaparsan biz de bir şeyler yaparız' dediler. Sayın Öcalan'ın talepleri devlet tarafından kabul görmeyince, devlet İmralı'dan istediklerini alamayınca o zaman 'Biz de seninle hesaplaşacağız' diyerek bir süreç başlattı" iddiasında bulundu.
Tuğluk Kürt meselesini çözen bir Başbakan veya Cumhurbaşkanı'nın tarihe geçeceğini belirterek, "Çözmezse diğer liderler gibi gelip geçer. Sayın Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmak istediğini hepimiz biliyoruz. Meseleyi çözen bir Başbakan herkes tarafından kabul görür. Herkesin Cumhurbaşkanı olabilir" dedi.
KAOTİK SÜREÇ
Milletvekili Tuğluk, İmralı'da ağırlıştırılmış ömür boyu hapis
cezasını çeken Öcalan'ın 6 aydan bu yana ailesi ve avukatları ile
görüştürülmediğini belirterek Diyarbakır'da basın toplantısı
düzenledi. Tuğluk, Türkiye'nin kaotik süreci yaşadığını, Kürt
sorununun çözümünün çatışmalı bir zeminde arandığını, devletin,
çatışma ve tutuklama ile sorunu çözeceğine inandığını savundu.
Tuğluk, şöyle dedi:
"PKK da 'Direneceğim' diyor. Öyle ya da böyle bu mesele bir çözüme kavuşacaktır. Devletin güvenlik stratejisi ile yoluna devam edeceği görünüyor. 30 yıldır zaten uygulanan güvenlik stratejisiydi ve sonuç vermediği ortadadır. Bu da sonuç vermeyecektir. Kürtler, demokratik, meşru mücadele ile haklarını aramaya ve varlıklarını sürdürmeye devam edeceklerdir."
"DEVLET, ÖCALAN'DAN PKK'YI İSTEDİ"
Ortada bir hesaplaşma olduğunu ve devreye konulan hesaplaşmanın merkezinde Abdullah Öcalan'ın bulunduğunu iddia eden Tuğluk, şöyle konuştu:
"Ailesi ile ve avukatları ile görüştürülmemesi, avukatlarının tutuklanması bu hesaplaşmanın ürünüdür. Devlet, 3 yıldır İmralı'da Öcalan ile görüşüyordu. İmralı ve Oslo'daki görüşmelerde önemli aşamalar kaydedildi. Ne oldu da bu görüşmeler kesildi? Çünkü devlet çözüme ve Kürtler'in haklarını vermeye hazır değildi. Bir bahane yaratarak yeniden çatışmalı sürece girdi. Devlet görüşmelerde Öcalan'a, 'Bize örgütü teslim et. Bunu yaparsan biz de bir şeyler yaparız' dediler. Sayın Öcalan'ın talepleri devlet tarafından kabul görmeyince, devlet İmralı'dan istediklerini alamayınca o zaman 'Biz de seninle hesaplaşacağız' diyerek bir süreç başlattı. Ortada hukuk ve çözüm iradesi yok. Öcalan'ı yok etme, hizaya getirme operasyonu vardır. Sayın Öcalan kabul etmediği müddetçe çözüm gerçekleşemez. Kürt sorununun çözümünde Öcalan en önemli aktörlerden bir tanesidir. Çözüm ve barışçıl siyaset üreten bir kişidir. Sayın Öcalan muhatap alınmadan sorun çözülemez. En rasyonel önerileri getirdiğini devlet bildiği için kendisi ile görüşmüştür"
"ÖCALAN'A UYGULANAN TECRİT, DUYGUSAL KOPUŞU ARTIRIR"
Aysel Tuğluk, Öcalan'a uygulanan tecrit ve uygulamanın, barışa ve kardeşliğe bir darbe olduğunu ve çok tehlikeli bir politika olduğunu öne sürerken, şöyle dedi:
"2-3 ay sonra neler yaşanacağını bilemeyiz. Daha fazla acı ve gözyaşına neden olacak olan bir politikadır. Öcalan'a yönelik tecrit halklar arasındaki 'Duygusal kopuşu' artırabilir. Çözüm isteniyorsa; bu tecrit değil, diyalogtur. Görüşme süreci kaldığı yerden devam edilmelidir. Gidişatı iyi görmüyorum, devlet aklı devreye girmelidir. Sayın Öcalan bir otoritedir ve halk ile örgüt üzerindeki etkisi tartışılmazdır. Bunlar yapılmadığı sürece Kürt halkı meşru direnişine devam edecektir, ama nasıl devam edeceği belli değildir. Çatışma zeminine kayarsa kaybımız büyük olacaktır. En büyük zararı da Ak Parti görecektir. Yasaları hiçe saymak Öcalan için özel yasalar çıkarmak neyin nesidir? Üzerindeki tecrit yasa ile yasallaştırılmak istenmektedir. Kendisine uygulanan birazcık hukukta çok görülüyor. Ama başkaları için özel yasalar çıkarılıyor. Hani herkes yasalar karşısında eşitti? Kürd'e eşitlik yok mudur? Bir an önce uluslararası kuruluşları Öcalan'a uygulanan tecrit konusunda tutum almaya çağırıyorum."
Tuğluk, birilerinin Öcalan'ı sevmeyebileceğini, beğenmeyebileceğini, hatta küçümseyebileceğini ama, Öcalan Kürt halkı için bir önder olduğunu söyledi. Tuğluk, "Öcalan, siyasi liderdir. Herkesin bu realiteli saygı göstermesi gerekir. 30 yıl nasıl direniş gösterildiyse bundan sonra da direniş devam edecektir. Devleti, Kürtler için birazcık olan hukukunu işletmeye davet ediyorum. Hükümetin amacı; PKK'nın silah bırakması ve kendini tasfiye etmesiydi. Kürt meselesini çözen bir Başbakan veya Cumhurbaşkanı tarihe geçer. Çözmezse diğer liderler gibi gelip geçer. Sayın Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmak istediğini hepimiz biliyoruz. Meseleyi çözen bir Başbakan herkes tarafından kabul görür. Herkesin Cumhurbaşkanı olabilir" dedi.