Devlet, dil bilen eleman bulamadı
Abone olAncak, Türkiye'nin hazırladığı belgeler ne acıdır ki, yabancı dil bilen birisi bunumadığı için Türkçe yayınlandı.
Halka ve Olaylara Tercüman Gazetesi'nin haberine göre, Ermeni lobileri 24 Nisan’da tüm dünyada “Sözde Ermeni soykırımını” anmaya hazırlanırken Türkiye de elindeki belgeleri internet üzerinden açıklayarak iddiaları çürütüyor. Ancak Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan orijinal belgelerin yabancı dillere çevrilmeden sadece Türkçe yayınlanması “Derdimizi dünyaya nasıl anlatacağız?” sorusunu gündeme getirdi. Genel Müdür Yardımcısı Dr. Necati Aktaş ise yabancı dil bilen personel bulamadıklarından yakındı. Dil bilen elemanımız yok Ermeniler’in soykırıma uğradıklarını savunanlara karşı harekete geçerek Sarı Gelin adlı belgeseli hazırlayan Türkiye’nin, Osmanlıca orijinal belgeleri İngilizce ve diğer dillerde yayınlamaması şaşkınlık yarattı. Devlet Arşivleri Genel Müdür Yardımcısı Dr. Necati Aktaş, “Belgeleri Türkçe olarak hazırladık. Fakat yabancı dillere çeviri yapacak eleman bulamıyoruz.” dedi.Halen hem Osmanlıca hem de İngilizce’ye hâkim personel aradıklarını belirten Aktaş, aynı zamanda belgeleri Rusça, Almanca, Fransızca ve Arapça’ya da çevirmek istediklerini ifade etti. Aktaş, “Ermenice bilen bir Türk vatandaşı bulduğumuz taktirde belgeleri bu dilde de yayınlayacağız” diye konuştu. Planlı soykırım yaptılar Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde Ruslar’ın Doğu Anadolu’ya girmesiyle beraber cesaretlenen Ermeniler, güvenlikleri için başka bölgelere nakledilmeleri (tehcir) sırasında, Türkler’e karşı kaba kuvvet uygulamaya başladılar. Van, Erzurum, Bitlis ve Diyarbakır’da, Taşnaksutyun, Hınçakyan ve Arminak adlı cemiyetleri kurarak yöre halkını sistemli ve planlı bir şekilde katletmeye başladılar. Kâzım Karabekir Paşa komutasındaki ordular müdahale ettiği zaman ise geride genci, yaşlısı onbinlerce Türk’ün cansız bedeni kalmıştı. O günleri anlatan belgelerde gerçekler ilk ağızdan aktarılıyor. Türkler’e uygulanan soykırımın canlı tanıkları birçok hâmile kadının karınlarının bıçakla yırılarak bebeklerinin çıkartıldığını, erkeklerin ise gözlerinin kızgın şişlerle oyulduğunu anlatıyorlar. Osmanlı Arşiv Dairesi’nde bulunan ibret verici katliamlardan bazılarını orjinal belgeleriyle sunuyoruz: Ruslar destek verdi Rus Donanması tarafından Terme’ye çıkarılan Ermeni eşkıyasınca dokuz kişinin şehid edildiği, iki kişinin yaralandığı ve 19 kişiden de bir kısmının kendi isteğiyle, bir kısmının da esir olarak götürüldüğü, ayrıca 3.100.000 kuruş kıymetinde maddî zarar verildiği tespit edildiğinden, Müslüman esirlere karşılık Rus tebeasından 20 şahsın tevkif edildiği, şehid ve yaralılara tazminat alınmasının temini için dokuz kişinin daha tevkif edilmesi ve tazminat miktarının tespit edilmesi hakkında. Çıplak namaz kıldırdılar Van’ın Reşadiye nahiyesine bağlı Aşnak karyesine hücum eden Ermeni ve Ruslar’ın vahşiyane zulümler yaptıkları, kadınları ve çocukları diri diri yaktıkları, ihtiyar ve genç erkeklerin gözlerini oydukları, genç kızların alenen ve suret-i vahşiyanece namuslarına tecavüz ettikleri, Müslüman kadın ve kızlardan onbeş tanesini ayırarak bir odaya hapsettikleri ve akşam eğlenirken bu kadınları çırılçıplak soyarak “Haydi namaz kılınız bakalım, nasıl kılıyorsunuz” diyerek onlara cebrettikleri ve nihayet tecavüz ederek çeşitli işkenceler altında öldürdüklerine dair. Tarifsiz işkenceler 1918 yılında Ruslar’ın işgal ettikleri Hınıs’tan çekilmelerinden sonra Ermeniler’in bölgedeki Müslüman halka yaptıkları mezalimin giderek arttığı, Hınıs’ın toplam 16 köyünde Ermeniler’in ahaliyi bir araya toplayıp, hayvanlarıyla beraber ateşe verip 682 kişiyi katlederek bütün hayvan ve eşyalarının yağma edildiği gibi kadın ve bakire kızların ırzlarına tasallut ettikleri; Söylemez’de bir haneye topladıkları kadın, erkek ve çocukların üzerine, ateşe verdikleri bir boğayı salarak tamamını katlettikleri; Ermeniler’in köylerdeki mezalimleri sonucu binlerce İslam nüfusun katledildiği, gerek Rus işgali sırasında gerekse Ruslar’ın çekilmesinden sonra Ermeniler’in Erzurum’un Tekederesi köyünde de 60, Oyuklu köyünde ise 30 İslamı katlettikleri ve Erzurum’da katledilen ve hatta hanelere doldurularak yakılan, ırzlarına tecavüz edilen kadın ve kızlara yapılan işkenceleri târif etmenin mümkün olmadığı. Gazyağıyla yaktılar AĞRI’YA bağlı Bayezid’de; Kurban Bayramı’nın birinci günü, İslâmlar camiide ve bayramlaşmada bulundukları sırada, İslâmları esir almışlar, görülmemiş vahşette katliam yapmış, üç yaşından on yaşına kadar çocukları kolları bağlı olarak beraberlerinde gezdirdikten sonra ot yığını üzerine oturtup üzerlerine de gazyağı döküp yakmışlardı. Bayezid’de onbeş bin neferden ondört bini öldürülmüş, beşyüzü esir edilmiş ve beşyüzü ise zorluk ve sefâlet içinde, ekmeğe muhtaç olarak buralara iltica etmişlerdir. Kürt kızlarına tecavüz ettiler Van ve Bitlis vilayetlerinin işgali sırasında Ruslar’la Ermeni çeteleri tarafından İslâm ahaliye feci zulümler yapıldığı; Bitlis’e gelen Kazak süvarileriyle Ermenilerin kaçmakta olan İslâm ahaliyi büyük-küçük, çoluk-çocuk demeden katlettikleri; Van’a bağlı Timar nahiyesi dahilindeki köylerden Zive, Mollakâsım, Şeyhkara, Şeyhayne, Ayans, Paksi, Zorâbâd ve daha birçok köy ahalisinin göç edemediklerinden dolayı Ermeniler tarafından hiçbir ferd bırakılmaksızın tamamının soykırımına tabi tutulduğu, Ruslar’ın, Hakkâri’ye bağlı Dir kasabasına geleceği sırada ortaya çıkan çetelerin yol üzerinde bulunan Kürd köyleri İslâm ahalisinin erkeklerini katledip, en büyüğü üç yaşında olan binden fazla çocuğu kılınç ve kamalarla parça parça ettikleri ve her parçalarını bir el kadar bırakarak çocuk cesetlerinden siper yaptıkları, üç dört yüzü aşkın Kürd kızının bikrini izale ederek kadınların ihtiyar olanlarını katl ve idam ettiklerine dair.