Devlet Bahçeli'den Suriyelilerin dönüşü için konuştu Sığınmacılar için neden sessizsiniz sorusuna bomba cevap!
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında mülteciler meselesinde net konuştu. MHP'nin göçler konusunda sessiz kaldığı iddialarına Bahçeli "MHP göçler konusuna en hazırlıklı partidir. Neden sessizsiniz, neden tepkisizsiniz diyen varsa ya cahil ya zavallılardır.' dedi
MHP lideri Devlet Bahçeli grup toplantısında kaçak sığınmacılar
meselesine ilk kez net sert tepki verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın
dünkü açıklamasında "Onurlu bir dönüş" söylemini tekrar eden
Bahçeli bayram zamanı memleketine giden Suriyeliler için
"Dönmesinler" dedi. "Düzensiz göç adı konmamış istiladır" diyen
Bahçeli yakalananların derhal gönderilmesini istedi.
Millet İttifakı'ndaki aday tartışmasına da değinen Bahçeli “Zillet ittifakına sesleniyorum. Kimi çıkarırsanız çıkarın, ister İnan Kıraç’ı, ister terörist Demirtaş’ı, isterse Osman Kavala’yı aday olarak gösterin. Mutlak son değişmeyecek, Türkiye’nin yükseliş ümitlerini, tarihi yürüyüşünü kesemeyeceksiniz.” dedi.
Bahçeli'nin açıklamasınadan satır başları:
Türk evladı olsa taşla vururdu
-Güney Sudan'da 1993 yılının Mart ayında çekilen bir fotoğraf
insanlık vicdanını titremiş, pek çok tartışmalara yol açmıştı.
Açlıktan bir deri bir kemik kalmış bir kız çocuğu yere yığılıp
kalmış, onu takip eden bir akbaba da hemen arkasından ölüm anını
beklemeye koyulmuştu. Her insanın hayatında bir kere de olsa
gördüğü bu fotoğraf çekilirken BM yardım heyeti 1
kilometrelik uzaklıkta bulunuyordu. Bu fotoğraf karesi insanlığın
tükendiği bir sınır noktasıydı. Bir Türk evladı olsaydı akbabaya
bir taşla vurur çocuğu yedirir içirirdi.
Geri dönmelerine gerek yoktur
-Demografik istikbalimizi düşünmek zorundayız. Bağcılar'da bir
serserinin sokak ortasında sandalye atarak oturması günlerce ülke
gündemini meşgul etmiştir. Türkiye'de geçici koruma statüsünde
bulunuyorken asayişi kim bozuyorsa gözünün yaşına bakılmadan sınır
dışı edilmelidir. Türkiye, onun bunun elinde oyuncak olamayacaktır.
Türkiye'de hakim irade Türk milletidir. Huzur bozucu fiillerin
failleri de yaptıklarının bedelini misliyle ödemelidir.
-MHP göçler konusuna en hazırlıklı partidir. Neden sessizsiniz, neden tepkisizsiniz diyen varsa ya cahil ya zavallılardır. Açığımızı arayanlara önce yama tutmayan açığınızı dikin diyoruz. MHP'nin politikası açıktır. Düzensiz göç adı konmamış istiladır, önüne geçilmeli yakalananlar derhal gönderilmelidir.
-Suriyeli sığınmacıları sabahtan akşama göndermek hem doğru hem mümkün değildir. Ülkelerinden ayrılmalarına neden olan şartlar ortadan kalkar kalkmaz geldikleri gibi uğurlamak asıl hedefimizdir. Misafirliğin süresi sınırlıdır. Özellikle bayram günlerinde ülkelerine gidebilen Suriyeli sığınmacıların tekrar geri dönmelerine hiç gerek yoktur. Ülkemizin ekonomik büyümesine sosyal gelişimine katkı sunan başımızın üstündedir.
Enflasyon canavarının başı ezilecek
-Enflasyon canavarının başının ezileceği günler çok yakındır,
göreceğiz. Türkiye'yi taşa tutmaya, atılan her adımı sekteye
uğratmaya çalışan karanlık muhalefet anlayışının kaybetmesi
mukadderdir.
Mültecilerin, göçmenlerin ve sığınmacıların trajedileri de insanım diyen herkesin ortak meselesidir. Ülkelerindeki savaş, açlık ve istikrarsızlıktan dolayı yurdundan kopup Akdeniz ülkelerinden Avrupa'ya geçmeye çalışan binlerce göçmen medeni dünyanın gözü önünde boğularak balıklara yem olmaktadır.
-Mültecilerin, göçmenlerin ve sığınmacıların trajedileri de insanım diyen herkesin ortak meselesidir. Ülkelerindeki savaş, açlık ve istikrarsızlıktan dolayı yurdundan kopup Akdeniz ülkelerinden Avrupa'ya geçmeye çalışan binlerce göçmen medeni dünyanın gözü önünde boğularak balıklara yem olmaktadır. Bu sorun istismara çanak tutmadan çözülmeli. Düzensiz göç sorunu soğukkanlı şekilde analiz edilmeli.
-Türk demek mazluma sığınak, garibe korunak, hakka teslimiyet demektedir. Türk olmak, haksızlığa direnen cesaret, aç ve açıkta olana sahip çıkacak hayatiyet demektir.
Değil 8 seçenek 28 de olsa çuvallayacaklar
-6+1 formatında kurulan şaibeli masa çatlamıştır, çıkar kavgaları
şimdiden zillet partilerini rehin almıştır. Kılıçdaroğlu da farklı
senaryoları içeren 8 seçenekli ittifak çalışması yaptırdığını
açıklamış. Değil 8 seçenek, 18 de olsa 28 de olsa toplanıp fal
baksalar, altın günleri de yapsalar nafiledir, çuvallamaları
kaçınılmaz bir siyaset gerçeği olacaktır.
-Zillet ittifakı henüz adayını bile bulamamıştır. Bitmiş savaşın kayıp askerleri gibi ne yapacakları bilinmezdir. Bu ittifakın medyaya yuvalanmış ayakları da gün aşırı muhtemel adaylar hakkında spekülasyon yapmaktadır.
-Zillet ittifakına sesleniyorum. Kimi çıkarırsanız çıkarın, ister İnan Kıraç’ı, ister terörist Demirtaş’ı, isterse Osman Kavala’yı aday olarak gösterin. Mutlak son değişmeyecek, Türkiye’nin yükseliş ümitlerini, tarihi yürüyüşünü kesemeyeceksiniz.