Devlet Bahçeli : Yansın Suriye yıkılsın İdlib Türkiye Şam'a girsin
Abone olİDLİB'de 5 askerin şehit edilmesi sonrası MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den son dakika açıklamalar geldi. Bahçeli partisinin grup toplantısında ''Türk milleti Şam'a girmeyi şimdiden planlamalı. Yansın Suriye yıkılsın İdlib kahrolsun Esad. Şehit kanı yerde kalmamalıdır.'' dedi.
Geçen hafta İdlib'de 7 şehit veren Türkiye dün de Esed ordusunun saldırısında 5 şehit vermişti. MHP Lideri Devlet Bahçeli yapılan saldırıya ilişkin üst perdeden bir açıklama yaptı.
Türkiye'nin 'Şam'a girmeyi planlaması' gerektiğini söyleyen Devlet Bahçeli, açıklamaları ile olay yarattı. İşte Parti grubunda söylediği o sözler:
''Yansın Suriye yıkılsın İdlib kahrolsun Esad''
-''Zalimler kana doymamış, şiddete ara vermemiş. Dün İdlib'de milli vicdanı heder eden yeni şehit haberleri gelmiştir. Askerlerimize cani Esad güçleri toplarıyla saldırmıştır. Kanlı Artık buna tahammül edecek halimiz kalmamıştır. Misliyle karşılık verilse de yüreğimizdeki yangın katil Esad gidene kadar soğumayacaktır. Esad katildir, gayri meşrudur. Rusya samimi değildir. Hükümetin Rusya ile ilişkilerini gözden geçirmesi samimi dileğimizdir.
Şam'a girmeyi şimdiden planlamalı. Yansın Suriye yıkılsın İdlib kahrolsun Esad. Şehit kanı yerde kalmamalıdır.
-Esad savaş suçlusudur. Mutlaka yargılanmalıdır. Esad devrilmelidir. Esed savaş suçlusudur. Mutlaka yargılanması, cezalandırılmalıdır.''
Kılıçdaroğlu FETÖ'nün siyasi ayağını açıklayacakmış
- 15 Temmuz başarılı olsaydı "Yurtta Sulh Konseyi"nin siyasi ayağı kim olacaktı? Mesela Kılıçdaroğlu böyle bir durumda görev alacak mıydı? FETÖ Cumhurbaşkanı, Başbakanı kimlerdir? Kılıçdaroğlu bugün FETÖ'nün siyasi ayağını açıklayacakmış. Aynaya baksa ayağını da boyunu da görecek. FETÖ'nün siyasi ayağı basit şekilde önergeye imza atan isimlerle geçiştirilemez. MHP 2009'da ne söylediyse bugün de arkasındadır.
CHP’nin Genel Başkanı ve yönetimi milli güvenlik meselesidir.
1999 depreminde devlet çöktü diyenler
- Türk milleti felaketlere direne direne, facialara meydan okuya okuya bugünlere gelmiştir. 1999 Gölcük ve Elazığ Sivrice'yi karşılaştıran azınlık gözümüzden kaçmamıştır. 1999 Marmara depremi ile Elazığ depremini tartıya çıkarmak ayıp değil midir? Ahlaksızlık değil midir? Devletin çöktüğünü söyleyen sefiller, çöken devlet değil çürük binalardır. 17 Ağustos'ta devletin üç gün kafayı kaldıramayacağını söyleyen köşe yazarı, iddianı ispatlamazsan alçaksın.
AHMET HAKAN NE YAZMIŞTI?
Bahçeli'nin 'alçaksın' dediği köşe yazarı Ahmet Hakan... Hürriyet'deki köşesinde 28 Ocak 2020 tarihli yazısında Ahmet Hakan şunları yazmıştı:
BÜYÜK Marmara depreminin en temel sloganı neydi?
Şuydu: “Nerede bu devlet?”.
- Tamam... O depremin çapı çok daha büyüktü.
- Tamam... O depremin etkilediği nüfus çok daha fazlaydı.
- Tamam... O depremde çok daha fazla bina yıkılmıştı.
- Tamam... O depremle bu depremi mukayese etmeyelim...
Hepsine tamam.
Ama o depremde...
Devletin en az üç gün kafayı kaldıramadığı da buz gibi bir gerçektir.
''Bunlar zübükzadelerdir''
- Depremler arasında siyasi kıyas yapmak birlik ve kardeşlik duygusuna hançer saplamaktır. 1999 depreminde devletin çöktüğünü söyleyen zavallılar, bugün, toplanan deprem yardımlarıyla memur maaşlarının ödendiğini söylemiştir. Bunlar zübükzadelerdir. Bilinmelidir ki ne Türk devleti 1999'da çöktü, 2020 zaafa uğradı. Çöken binalardır, utanmaz müteahhitlerdir.
''Alçaklar amaçlarına ulaşamamıştır''
- Ünlü ünsüz bazı soytarıların paylaşımları hezimettir. Milli kederde buluşamayan, milli haysiyete nasıl sahip çıkacaktır? Acıları dindirmek için insan üstü gayretle mücadele sürerken, devlet ve millet düşmanlarının tedavüle girmesi tuzaktır. Bunlar zehir yılanlarıdır. Elazığ Kürt mü diye soran şerefsizler, Malatya'da Alevi diye köylere yardım gönderilmediğini söyleyen alçaklar amaçlarına ulaşamamıştır. Biz alınganlık yapmıyoruz. Sadece 3-5 yumurtaya kendilerini izlemelerini umut ediyoruz. Hiç kimse nefretini dışa vurmasın. Münafıklar, gıybet ustaları tezgahlarını başka yere alsınlar. Türk milleti felaketin yıkıntısını emsalsiz yardım hissiyle kaldırırken, buna kulp takan mihraklar da devreye girmiştir.
''Gıybet ustaları tezgahlarını başka yere açsınlar''
- MHP'nin olduğu yerde Türk devleti çökmez, çökemez. Varsayalım devlet çöktü, ya Söğüt olur ya Oğuz neslini sürdürürüz. Depremler arasında siyasi kıyas yapmak, birlik ve kardeşlik duygusuna hançer sallamaktır. Gölcük bizimdir, Elazığ bizimdir. 1999'daki acı neyse 2020'deki acı odur. Biz alınganlık yapmıyoruz, sadece 3-5 çürük yumurtaya ayna tutuyoruz. Hiç kimse karanlığa saklanıp taş atmasın. Dün de bugün de Türk devleti muktedirdir. Münafıklar, gıybet ustaları tezgahlarını başka yere açsınlar.
ZÜBÜKZADE DEDİKLERİ KİM?
AK Partili Şamil Tayyar ve Burhan Kuzu, sosyal medyada Elazığ depremi üzerinden 17 Ağustos depremine gönderme yaparak dönemin koalisyon hükümetini eleştirmişti.
Şamil Tayyar; "Deprem gibi doğal afetlerde kriz yönetme ve koordinasyon becerisi önemli. 1999 depreminde çöken devlet, bu kez ayakta. Sınırlı sayıda provokatörü saymazsak, iktidarı, muhalefeti birlikte. Allah birliğimizi daim kılsın. Hayatını kaybedenlere rahmet, yaralılara şifa diliyorum".
Burhan Kuzu: "Sırf muhalefet yapmak için, insanların acısı üzerinden siyaset yapanlar var. Bunun adı vicdansızlıktır. Allah’a havale ediyorum. 17 Ağustos depremi sonrası dönemin Ecevit hükümeti, depremzedeler için gelen yardım paralarıyla memur maaşlarını ödemişti. Unutmayalım!"