Devlet, alacaklarını söke söke alacak

Abone ol

Bakan Babacan, SSK ve Bağ-Kur borçları için son kez konuştu. Bakan'ın konuşması, borcu olanların hoşuna gitmeyecek türden. Babacan, "Müsamaha yok" dedi.

Devlet Bakanı Ali Babacan, SSK ve Bağ-Kur prim borçlarına ilişkin 31 Mart 2005'ten sonra tahakkuk edecek prim ödemeleriyle ilgili hiçbir kolaylık, hiçbir müsamaha olmayacağını söyledi. Babacan, Hazine Müsteşarlığı'nda, IMF Türkiye Masası Şefi Lorenzo Giorgianni ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, SSK ve Bağ-Kur primi borçlarına değindi. Prim ödemekle mükellef olan vatandaşlara ve kurumlara seslenmek istediğini kaydeden Babacan, geçmiş borçlarla ilgili olan çalışmanın 31 Mart 2005 tarihinden önceki borçları kapsayacağını, 31 Mart 2005'ten sonra tahakkuk edecek prim ödemeleriyle ilgili hiçbir kolaylık, hiçbir müsamaha olmayacağını söyledi. Bağ-Kur, SSK primi ödeyen özel şirketler, kamu kuruluşları ya da belediyelerin, primlerini mutlaka günü gününe yatırmaları gerektiğinin önemine işaret eden Babacan, şöyle devam etti: ''31 Mart'tan sonra yapılacak hiçbir prim ödemesine hiçbir müsamaha, kolaylık kesinlikle olmayacaktır. Zaten bu üzerinde çalıştığımız ve sevkedeceğimiz yeniden yapılandırmayla ilgili plan, eski borçların son defa halledilmesi ve bunlara belli bir ödeme kolaylığı sağlanmasıyla ilgili bir plan. Bu da herkesin ödeme gücüne göre değişecek bir plandır. Böyle sıradan, herkese genel bir plan da zaten olmayacaktır.'' ''DEVLETE OLAN BORÇ, CİDDİ BİR BORÇTUR'' ''Artık devlete olan yükümlülüklerin devlete olan borçların ciddiyetini hep beraber kavramamız gerekiyor. Devlete olan borç ciddi bir borçtur'' diyen Babacan, ''Bundan sonraki dönemde sadece SSK, Bağ-Kur değil. Bakarsınız çiftçilerimize Ziraat Bankası'ndan verilen ya da esnafımıza Halkbankası'ndan kullanıldırılan bir kredi olabilir ya da normal bir vergi borcu olabilir. Artık bu konularda müsamaha yok, af yok ve ödeme kolaylığı yok. Bu işi artık Türkiye'de ciddiyetle oturtmamız gerekiyor'' diye konuştu. MALİ İDARELERİN MALİ YAPILARININ GÜÇLENDİRİLMESİ Bakan Babacan, mali idarelerin, üstlenmekte oldukları fonksiyonlarla uyumlu gelir imkanlarına kavuşturulması ve mali yapılarının güçlendirilmesi konusundaki çalışmaların nihai aşamaya geldiğini kaydetti. Bu konuda bir taslak hazırlığı bulunduğunu ve şu anda taslağa Başbakanlık'ta son halinin verildiğini bildiren Babacan, bu çalışmaların mali disiplinden asla taviz verilmeyecek şekilde yürütüldüğünü söyledi. Finans sektörünün sağlıklı bir yapıya kavuşturulması yolundaki çalışmaların da hız kazandığına dikkati çeken Babacan, ''Bankacılık sektörünün denetim ve gözetim çerçevesinde AB standartlarına çıkaracak yeni Bankalar Kanunu da şu anda meclisimizde görüşülmektedir'' dedi. Bu kanunun da yine Haziran ayı sonuna kadar kabul edilmesini beklediklerini ifade eden Devlet Bakanı, yeni kanunun uygulamaya konulmasıyla birlikte finans sektörünün gözetim ve denetiminde kalitenin daha da artacağı ve sektörün sağlıklı işleyişine katkıda bulunulacağını vurguladı. BANKACILIK SEKTÖRÜ Ali Babacan, bankacılık sektörünün yıllarca ekonomiye çok büyük yükler getirdiğini vurgulayarak, ''Bir yandan zarar eden kamu bankaları, bir yandan fona devralınmak zorunda kalan özel bankalar derken şu andaki iç ve dış borcumuz içerisinde çok önemli bir miktar bu bankacılık sektörü yüzünden yükselmiş borçlardan oluşmaktadır'' şeklinde konuştu. Burada denetim ve gözetimin mutlaka gözden geçirilmesi gerektiğine işaret eden Babacan, şunları kaydetti: ''Belli ki bu konuda eksikliklerimiz, bu konuda aksayan bir şeyler var. Bunları kabul etmek ve gerekli adımları da atmak zorundayız. Karşımızda koskoca bir İmar Bankası örneği var. İmar Bankası yüzünden Hazine'nin bir gecede üstlenmek zorunda olduğu borç 6.5 milyar dolardır. Bunlar az rakamlar değil. Bu niye olmuştur, niye yakalanamamıştır ve niye yıllarca nasıl devam etmiştir? Bunun kaynaklarına iyi inmemiz gerekiyor. Bu tür şeylerin tekrar etmemesi için de her türlü tedbiri gözümüzü kırpmadan alacağız. Bu yasayı hazırlarken de daha önceki hatalardan ders alarak ve bu hataların tekrar etmemesini hep zihnimizde bulundurarak, çalışmalarımızı sürdürüyoruz.'' Bu yeni kanunun uygulamaya konulmasıyla birlikte bankacılık sektörü açısından farklı bir ortama girilmiş olacağını belirten Bakan Babacan, şu anda kamu bankalarının mali bünyesinin çok güçlü olduğunu, çok yüksek karlar ettiğini ve bu karlardan Hazine'ye yüklü miktarlarda temettü dağıttığını kaydetti. Babacan, ''Halk ve Ziraat'in bu yıl içerisinde geçen seneki karlarından Hazine'ye aktardığı temettü ve bununla ilgili stopajın toplamı 1 milyar 400 milyon YTL'dir. Ciddi bir kaynak'' diye konuştu.

Günün Önemli Haberleri