Devlet 648 çiftçiyi mahkemeye verdi
Abone olTarım Bakanlığı Sivas Kangal'da Doğrudan Gelir Desteği almak için yanlış beyanda bulunan çiftçileri mahkemeye verdi.
Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak olan çiftçiler,
devleti dolandırmak suçundan yargılanacak. Türk Ceza Kanunu, söz
konusu suça 4 ile 7 yıl arasında değişen hapis cezası verilmesini
öngörüyor. Resmî kayıtlara göre 1 milyon 904 bin dönüm ekilebilir
arazi bulunan Kangal’da, doğrudan gelir için toplam 1 milyon 979
bin 262 dönüm arsa müracaatı yapıldı. Bu şekilde aynı ilçeye bir
önceki yıl toplam 7,8 trilyon lira gelir desteği sağlanırken bu
rakam geçen yılın beyanlarına göre 27 trilyon liraya yükseldi. 75
bin 102 dönüm fazla beyanla 2002’de rakamın 19,2 trilyon lira
birden artması üzerine Tarım Bakanlığı harekete geçti. Bakanlık,
yanlış beyanda bulunduğu ileri sürülen 648 kişiyi mahkemeye
verirken, müfettişlerin raporları doğrultusunda 8 bin 52 çiftçinin
de güvenlik güçlerine ifade verme işlemi sürüyor. Bakanlığa gelen
yoğun ihbar ve şikayetlerin de değerlendirildiği rapor sonunda, ilk
taksidi ödenmiş olmasına rağmen ilçe genelinde ödemeler durduruldu.
648 çiftçi savcılıkta ifadeleri alındıktan sonra Ağır Ceza
Mahkemesi’ne sevk edildi. Bu kişiler, Türk Ceza Kanunu’nun devleti
devletin kurumları aracılığıyla dolandırmak suçundan 4 ile 7 yıl
arasında değişen hapis cezası istemiyle yargılanacak. Mahkeme
sonunda suçlu bulunan çiftçiler, hapis cezasının yanı sıra 5 yıl
süreyle gelir desteğinden yararlanmama cezası da alacak.
Çiftçilerin banka hortumlayanlarla bir tutulduğunu savunan Kangal
Ziraat Odası Başkanı Fahrettin Azimet ise, yanlışlığın kadastro
görmemiş yerlerin de beyan edilmesinden kaynaklandığını ileri
sürdü. Problemin çözülebilmesi için siyasi parti temsilcileri, oda
yöneticileri ve çiftçilerden oluşan bir komite kurduklarını aktaran
Azimet, “Kangal’da çoğu çiftçi dedelerinin dedesinden kalan araziyi
ekip biçer. 1969 yılında Toprak Komisyonu’nun vatandaşlara
dağıttığı tapular, 1971 yılında Danıştay tarafından iptal edildi.
Buna göre 50–60 senedir ekilen araziler kadastro geçmediği için
kayıtlarda Hazine arsası olarak gözüküyor. Bu durumdaki çiftçiler,
resmiyette Hazine arazisi olarak geçen yerleri kendi arsası olarak
beyan etmiştir. Esasında burada kasıtlı olarak yapılmış bir hata
yok. Yani Hazine arazisi olarak gözüken yerlerde tarım yapılıyor.”
diye konuştu. Azimet, bu noktada bölgeden kadastro geçirilmesinin
ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in vetosuna karşılık hükümetin
çıkartmakta direttiği ‘2B yasası’nın da kendileri için umut
olduğunu söyledi. Vatandaşların resmi kayıtlara göre fazla beyanda
bulunduklarını doğrulayan Ziraat Odası Komite Başkanı Mehmet Ekşi
ise, müfettiş raporlarıyla ilgili bölge idare mahkemesine itirazda
bulunduklarını söyledi. “Bize yapılan uygulama bütün Türkiye’ye
yapılsa sesimiz çıkmayacak.” diyen Ekşi, “DGD kapsamında tüm
Türkiye’de olduğu gibi kazamızda da vatandaşlarımızın
bilgisizliğinden dolayı, 250 dönümü 300 dönüm yazdırma gibi bazı
usulsüzlükler meydana gelmiştir. Ama bu Türkiye’nin diğer
bölgelerinde hoşgörü ile karşılanırken Kangal’da ise tam tersi bir
uygulama ile toptan cezalandırma yolu seçilmiştir.” şeklinde
konuştu. Öte yandan Kangal’da yapılan müfettiş araştırması öncesi
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na şikayet dilekçesi yağdı. Bunun
üzerine, doğrudan gelir desteğinin ilk taksidi ödenmiş olmasına
rağmen ilçe genelinde ödemeler durduruldu. İlçede, kişilerin
birbirini şikayet ettiği dilekçelerden en ilginç olanı ise 3 yıl
önce hayatını kaybeden Hacı Ahmet Yolcu'nun Yeşildere Köyü Muhtarı
Süleyman Sırrı Karakaya’yı şikayet etmesi oldu. Dilekçede muhtarın,
bakanlığa beyan ettiği ölçüde arazisinin bulunmadığı ihbar edildi.
Muhtar Süleyman Sırrı Karakaya ise hepsi tapulu olmamakla beraber
bin dönüm arazisinin bulunduğunu kaydetti. ZAMAN