Destici'den başörtülü vekil açıklaması

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, milletvekillerinin başörtüsü ile Meclis'e girmelerine ilişkin, "Başörtüsünün serbest bırakılması, bizzat Meclis'te bunun olması, Türkiye'nin birlik ve beraberliği açısından çok önemlidir" dedi.

BBP Eskişehir İşçi Komisyonu tarafından düzenlenen "İşçi Buluşmaları" etkinliği için kente gelen Destici, Atatürk Spor Salonu önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, BBP olarak kuruldukları günden bu yana başörtüsünün her alanda serbest bırakılmasını savunduklarını söyledi.

Başörtüsünün serbest olması için bedeller ödediklerini belirten Destici, "1980 ihtilali olduğunda Ankara İmam Hatip Lisesi öğrencisiydim. O dönemde bu zulme maruz kalan kız arkadaşlarımızın neler yaşadıklarını bilen biriyim. Aynı şekilde 1987 yılındaki başörtüsü eylemlerinde fiili olarak liderlik yapan biriyim. 28 Şubat süreci ise bunun en zalim olan dönemiydi" diye konuştu.

Başörtülü milletvekillerini Meclis'e girmeden önce ziyaret ederek kendilerine teşekkür ettiğini anımsatan Destici, şunları kaydetti: 

"Orada sağduyulu davranan iktidarından ana muhalefetine, diğer partilere kadar anlayış gösteren, Türkiye'nin normalleşmesine katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum. İnşallah bundan sonra başörtüsü üzerinden ne kimse siyaset yapar, ne kimse bunu istismar eder ne de kimse buna karşı çıkar. Başörtüsünün serbest bırakılması, bizzat Meclis'te bunun olması, Türkiye'nin birlik ve beraberliği açısından çok önemlidir. Birliğimize büyük katkı sağlayacaktır. En önemlisi de demokratikleşmemize katkı sağlayacaktır."

 Destici, milli savunma sanayisindeki işçiler ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK) sivil memur olarak görev yapanlar ile emniyet ve yargı mensupları için de başörtüsü yasağının kaldırılması gerektiğini bildirdi.

Destici, bir gazetecinin "Genelkurmay Başkanlığı'nın BDP'yi arayıp özür dilediği iddia ediliyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine, "Bir yanlışlık varsa, özür dilenmesi kadar güzel bir şey yoktur ancak biz BBP olarak 5 yıldır Genelkurmay'dan bir özür bekliyoruz. Çünkü Muhsin Yazıcıoğlu'nun vefatındaki gelişmelere baktığımız zaman özellikle 7 ana şüphenin TSK ve Genelkurmay etrafında şekillendiğini görmekteyiz. Bu yüzden Genelkurmay'dan bir özür bekliyoruz" ifadelerini kullandı.