Derviş bankacılık yasasını savundu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Kemal Derviş, bakanlığı döneminde oluşturulan dengenin 2002'den itibaren sağlandığını belirterek, "Bu düzenlemeler gerçekleştirilmeseydi ve 19 bankaya el konulmasaydı bugün 20 tane İmar Bankası ortaya çıkabilirdi" dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Derviş, bugün ziyaret, açılış gerçekleştirmek ve konferans vermek üzere Aydın'a geldi. Sabah'tan akşama kadar Aydın'da çeşitli etkinliklere katılan Derviş'in hızına Aydınlı iş adamları ve CHP'liler yetişemedi. Derviş günün son etkinliği olarak Sultanhisar'da bir konferans verdi. Yarım saat sürmesi planlanan konferansta Derviş, yaklaşık 2 saat konuşunca CHP'liler ve Aydınlı iş adamlarının bir çoğu uyuya kaldı. Loş ışıklarla aydınlatılan salonda dinleyicilerin bir çoğu gözlerini açık tutmakta zorlanırken Derviş, "Ekonomi ve 2004 yılı Türkiye Ekonomisine Bakış" konulu konferansına devam etti. "BAŞBAKAN ARADIĞINDA, ŞAKA YAPIYORLAR ZANNETTİK" Türkiye'ye çağrılışını da bir anı olarak anlatan Derviş, "15 Şubat 2001 Pazar sabahı saat 07.45'te eşimle birlikte mutfaktaydık. Telefon çaldı. Eşim baktı ve bana 'Arkadaşlarından biri şaka yapıyor galiba. Telefondaki kişi 'Ben Türkiye'nin başbakanıyım' deyip seni istedi' diyerek telefonu bana verdi. Telefona baktığımda gerçekten arayan kişinin Sayın Ecevit olduğunu gördüm. Kendisi sekreter kullanmazdı" sözleriyle Türkiye'ye çağrılışını ve bakanlığı döneminde ekonomik alanda yaptığı icraatları anlattı. Derviş, ilk olarak ülkede makro dengeleri yeniden düzenlediğini ve halkın da desteğiyle krizi iflas etmeden kurtardıklarını söyledi. Bakanlığı döneminde oluşturulan dengenin 2002'den itibaren sağlandığını belirten Derviş, "Bu düzenlemeler gerçekleştirilmeseydi ve 19 bankaya el konulmasaydı bugün 20 tane İmar Bankası ortaya çıkabilirdi. Biz bakanlığımız döneminde temel yapısal reformları oluşturmaya çalıştık. Merkez Bankası'nın hükümet tarafından kullanılabilir kasa olmaktan çıkardık. Bugün enflasyon ve ekonomi bu yasalar sonucu bu hale geldi" diye konuştu. Türkiye'deki ekonomik gelişmeyi 1990'lı yıllardan 2004 yılına kadar değerlendiren Derviş, ülkedeki en önemli sorunun istihdam sorunu olduğunu ve vergi sisteminin tabana yayılması gerektiğini belirtti. Mevcut hükümetin mali disiplini bozmamasını da isteyen Derviş, "Yapay bir rahatlık oluşturup ardından ülkeyi krize sokmayın. Mali disiplinin temelinde, kaynak oluşturmalarda devletin tarafsızlığı da önemli bir unsurdur. Hükümetin bu konuda objektif olmadığını görüyorum" dedi. Ekonominin düzlüğe çıkması ve enflasyonun düşmesiyle birlikte sıcak paraya çok aşırı önem verildiğini bu nedenle yatırımcıların orta ve uzun vadeleri düşünemediklerini belirten Derviş, şöyle konuştu: "Sıcak paraya çok aşırı önem vermeye başladık. Bu da kuru düşürdü. Ekonomi başka bir şeye benzemez. Sürekli ayar gerektirir. Kurun bu kadar düşürülmesi de kötü sonuçlar doğurabilir." Yaklaşık 2 saat süren konferansta özellikle seçime hazırlanan siyasiler daha fazla dayanamayarak uyumaya başladı. Görüntülendiğini fark eden bazı iş adamları ve siyasiler uykularını dağıtmaya çalışırken, bazıları ise konferans boyunca uyumaktan kendilerini alamadı.