DERSİM KATLİAMI’NIN 76. YIL DÖNÜMÜ

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, “Dersim devletin bir ayıbıdır, bir utancıdır ve bu ayıp, utanç, asimilasyon politikaları günümüzdeki terör olaylarını tetiklemiş kaynaktır" dedi.
Dersim Katliamı’nın insanlık suçunun devlet eli ile işendiği bir gün olduğunu belirten AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, bu olayın devlet terörü olduğunu dile getirdi. İçten, “Bu kararı alan hükümet kimdir? Bu kararda imzası olan bakanlar kimlerdir? 1925 yılında Şeyh Sait Olayları bastırılırken aynı zihniyet katliamlar yapmıştı, 4 Mayıs tarihinde de Dersim’de aynısının yapılması kararlaştırılmıştı. Bu ülkemiz için kara bir gün ve kendi insanlarımızı ötekileştirdiğimiz, reddettiğimiz 1925’e benzer olayları yaşadığımız ikinci bir tarihi utanç olayımızdır. 1925 ve 1937 olayları devlet eli ile bu ülkenin bölündüğü, ötekileştirildiği, ret ve inkar politikaların uygulamaya karar verdikleri bir gündür. Dersim insanlık suçunun devlet eli ile işlendiği bir gündür. Dersim devlet terörüdür. Kim masum kadınları, küçücük çocukları, dedelerimizi ve ninelerimizi katledenleri savunabilir? Dersim devletin bir ayıbıdır, bir utancıdır ve bu ayıp utanç asimilasyon politikaların günümüzdeki terör olaylarını tetiklemiş kaynaktır. Binlerce insan devlete ait silahlar ve devlet görevlilerince katledilmiştir. Kim katletti, bunlara bu emri veren iktidar kim? Hükümet kimdi? Yöneticiler kimlerdi? Ey Dersim ayağa kalk ve geçmişin ile yüzleş. Dün atalarını katledenler bugün neredeler? Dün bizleri katleden zihniyet bugün nerede? Sen bugün sana yapılanlara sessiz kalanlara hesap sormalısın. Bugün senin hesap sorma zamanın, bugün o gün olanlar ile yüzleşme zamanın, bugün dedelerinin kanının hesabını sorma zamanın. Kime? O gün iktidarda olan ve o günkü iktidar zihniyetine sahip çıkanlara hesap sorma zamanı” diye konuştu.
Şeyh Sait Olaylarını bahane edip binlerce masum insanı katledenlerin, Seyit Rıza’yı bahane edip binlerce insanın canını 76 yıl önce Ankara’dan kalkan uçaklarla vurduğunu belirten Cuma İçten, yakın tarihin hep aldatmacalarla dolu olduğunu çünkü bu tarihin kötü niyetli, elleri kanlı askerlerin elleriyle yazıldığını kaydetti. İçten, “Elleri kanlı olanlar yazdıkları tarihten o kadar çok iğrendiler ki gerçekleri sakladılar. Masum insanların katliamını bile üstlenemediler korktular çünkü insanlık suçuydu ve bu asla izah edilemezdi. ’Dersim’de, Diyarbakır’da ve bu bölgede yaşayan Kürtler yol, baraj ve hizmet ile akıllanmazlar, bunları katletmek lazım’ dediler ve bunu da yaptılar. CHP il başkanlarını vali olarak atadılar. Katliamlar yapılırken valiler kimlerdi? Düzmece İstiklal Mahkemeleri ile de alimleri, kanaat önderlerini, saygın insanları darağacında astılar. Yetinmediler, köyleri boşalttılar ve sadece 1925 ve 1938 yılları arasında 6 bine yakın köy yakılıp boşaltılmış, yüz binlerce insanımız batıya, Çorum’a, Yozgat’a, Ankara’ya, Konya’ya göçe zorlanmıştır. Dersim’de katledilen ve idam edilenlere Allah’tan rahmet ve torunlarına başsağlığı diliyorum. İdam emrini kimler ve ne gerekçeler ile verdiler? Seyit Rıza’nın oğlunun yaşı tutmadığı için yaşını büyütüp idam edecek kadar kararlıydılar. Bu idamlarda imzaları olanları kınıyorum. Kürt sorununun temelinde 1925 ve 1937 yıllarındaki sivillere yönelik devlet eli ile yapılmış katliamlar vardır. AK Parti iktidarı alışılmış tarihi bakışı değiştirmiş ve belgeleri ile bu olayları açığa çıkarmıştır. Sayın Başbakanımız grup konuşmasında Dersim katliamlarının belgelerini ifşa etmiş ve devlet adına Dersim’de yapılanlardan özür dilemiştir. Katliamların sonucu olan Kürt sorununu bitirmek, halkımız ile kucaklaşmak AK Parti iktidarına nasip olmuştur. Batı ile doğu arasında bir fark gözetmeden, demokratikleşme ve özgürlüğün önündeki tüm engelleri kaldırarak devlet ile vatandaşı barıştırdık ve ilk defa vatandaş ile devlet arasında bir aidiyet oluşturduk. 1925 ve 1937 yıllarında binlerce sivil insanımızın katliamlarına sessiz kalan CHP tarih karşısında hesap verecektir. Dersim Katliamı’nın emrini veren, bu katliamda yer alanları kınıyorum” ifadelerini kullandı.
(İHA)