Dersanelerde katrilyonluk pasta var
Abone olATO'nun hazırladığı ''Dershaneler Dosyası'' raporuna göre, dershane sayısı son 20 yıl içerisinde 15 kat arttı. Öğrencilerin dersanelere aktardığı para miktarı başdöndürü
Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) hazırladığı ''Dershaneler
Dosyası'' raporuna göre, Türkiye'de dershane sayısı son 20 yıl
içerisinde 15 kat artarak, 2 bin 615'e ulaştı. ATO'nun eğitimle
ilgili hazırladığı ikinci raporunda, son yıllarda gittikçe artan
sayıları ile dershanelerin, temel eğitimin önemli bir öğesi haline
geldiği belirtildi. Rapora göre, 1984 yılında ilk kez tanışılan ve
o yıl 174 adet olan dershanelerin sayısı, aradan geçen 20 yılda 15
kat artarak 2 bin 615'e ulaştı. 1993 yılında 297 bin 234 bin olan
öğrenci sayısı 668 bin 673'e yükseldi. Bu yıl da geçen yıla göre
yüzde 10'luk bir artışla 735 bin öğrencinin dershanelere kayıt
yaptırması bekleniyor. Türk eğitim sistemine girdiği ilk yıllarda,
sadece lise son sınıf öğrencilerinin üniversiteye hazırlık için
tercih ettikleri kurumlar olan dershaneler, bugün eğitimin hemen
her kademesine yönelik hizmet veriyor. Anadolu ve Fen Liselerine
giriş sınavı ve Öğrenci Seçme Sınavı hem ilköğretim hem ortaöğretim
öğrencilerine yönelik kurslar açan dershaneler, şimdi de
üniversiteye girmesinde aracı oldukları işsiz üniversite mezunları
için Kamu Personeli Seçme Sınavı kursları düzenliyor. KATRİLYONLUK
PASTA Rapora göre, kurs ücretleri 2 ile 8 milyar lira arasında
değişiyor. 2004-2005 öğretim yılında yaklaşık 735 bin öğrencinin
dershanelere yaklaşık 3 katrilyonu aşkın bir meblağı aktarması
bekleniyor. Kalite arttıkça, sınıf mevcudu düştükçe, iyi
öğretmenler eliyle eğitim verildikçe, ailelerin fedakarlık
katsayıları ile birlikte 2 milyardan başlayan fiyatlar da
katlanarak artıyor. Bazı kursların fiyatları özel üniversitelerin
yıllık fiyatlarıyla bile yarışıyor. Bu yıl liselere giriş için 634
bin 787, üniversite için ise 1 milyon 728 bin kişinin sınava
girdiği gözönüne alındığında, bu okullara hazırlık için her
öğrencinin, maliyeti 10-50 milyon lira arasında değişen hazırlık
kitabı edinmesi gerekiyor. Buna göre veliler kitaplar için 50 ile
100 trilyon lira arasında bir harcama yapıyor. EN ÇOK DERSHANE
İSTANBUL'DA, EN AZ TUNCELİ'DE Dershane sayısında 626 adet ile
İstanbul başı çekiyor. İstanbul'u 275 dershane ile Ankara, 154
dershane ile İzmir izliyor. Adana'da 104, Bursa'da 74, İçel ve
Antalya'da 68'er, Hatay'da 67, Konya'da 60, Kocaeli'nde de dershane
bulunuyor. Dershane sayısında ilk 10 sırayı alan bu illerde toplam
bin 549 dershane bulunuyor. Bu rakam Türkiye genelindeki 2 bin 615
dershanenin yüzde 59'una denk geliyor. Rapora göre, Tunceli'de 1,
Ardahan, Şırnak ve Bayburt'ta 2'şer, Siirt ve Gümüşhane'de 3'er,
Bartın, Sinop, Muş, Hakkari, Çankırı, Bingöl ve Bilecik'te 4'er
özel dershane bulunuyor. Raporda, İstanbul'daki dershane sayısının,
dershanelerin faaliyet gösterdiği 54 ilin 32'sinin toplamından daha
fazla olduğuna dikkat çekiliyor. Türkiye genelinde, 2004-2005
öğretim döneminde toplam dershane sayısının 2 bin 900'e, öğrenci
sayısının ise 735 bine ulaşması bekleniyor. Milli Eğitim Bakanlığı
verilerine göre, Türkiye'de son bir yıl içinde 339 yeni dershane
açıldı. İstanbul 54 dershane ile ilk sırayı alırken, onu 36
dershane ile Ankara, 22 dershane ile İzmir izledi. TEMEL EĞİTİME
ALTERNATİF Rapora göre katrilyonluk ciroları ile dershaneler
''eğitimde fırsat eşitsizliği yarattığı, aşırı kar sağladıkları,
devlet okullarından iyi öğretmenleri transfer ettikleri, devam
zorunluluğu olan okulları zor durumda bıraktıkları, öğretim
verdikleri ancak eğitim vermedikleri'' gerekçesiyle toplumun
çeşitli kesimleri tarafından eleştiriliyor. Ancak özel dershaneler
gün geçtikçe büyüyerek temel eğitime alternatif hale geliyor. ATO
BAŞKANI AYGÜN Rapora ilişkin değerlendirmede bulunan ATO Başkanı
Sinan Aygün, ''devletin eğitimdeki zafiyetinin'' vatandaşın cebine
yük olarak yansıdığını öne sürdü. Özel dershanelerin diğer
ülkelerde sınavlar için taktik ve ipuçları vermek için kurulduğuna
işaret eden Aygün, Türkiye'de ise dershane sektörünün temel
eğitimin bir parçası haline geldiğini ifade etti. Özellikle lise
son sınıflarda öğrencilerin sağlık raporu alarak okula
gitmediklerine, bunun yerine bütün yılı dershanede geçirdiklerine
işaret eden Aygün, şunları kaydetti: ''Bu, devlet okullarının
eğitim konusundaki yetersizliğini gösteriyor. Vatandaş, devletin
verdiği eğitime güvenmediği için cebinden ekstra para harcayarak
çocuğunu dershaneye gönderiyor. Devlet okulundaki öğretmen de boş
sıralara ders anlatıyor. Bu bir kaynak israfıdır'' Aygün, ''Eğitim
işini özel okullara, özel üniversitelere, özel dershanelere ihale
ederek milli eğitimi özelleştirmeyi başardık'' dedi.