Derin devletin civataları söküldü
Abone olAk Parti Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş, Türkiye'de askeri vesayetin sona ermesini ilginç bir örnekle anlattı.
Elazığ'da partisinin çalışmalarına katılan Ak Parti Genel Başkan
Yardımcısı Numan Kurtulmuş, eski sistemin cıvatalarının
söküldüğünü, gevşetildiğini belirterek, "Ama eski sistemin
bütünüyle o cıvatalarının sökülüp milletin istediği yeni bir
sistemin kurulması lazım" dedi.
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş, Elazığ'da sivil toplum
örgütleri ve iş adamlarıyla Sultan Sarayı'nda yemekli bir
toplantıda bir araya geldi. Toplantıda konuşan Numan Kurtulmuş,
Türkiye'de siyasal sistemin uzun yıllar boyunca 'tepeden inme'
anlayışını içererek yürüdüğünü, bu nedenle 'millet-devlet
kaynaşmazlı'ğının ortaya çıktığını söyledi. Türkiye'de derin
devletin bütünüyle sona erdirildiğini söylemenin mümkün olmadığını
dile getiren Kurtulmuş şunları kaydetti:
"Türkiye'de çok şükür büyük mesafeler alınmış olmasına rağmen hala
derin devletin bütünüyle ortadan kaldırılamadığını söylüyoruz.
Geldiğimiz nokta itibariyle tüm 1980 sonrası 32 senelik süre içinde
çok önemli mesafeler alındı. Ancak hâlâ Türkiye'de derin devletin
tamamıyla bittiğini söylemek mümkün değildir. Eski sistemin
cıvataları söküldü, gevşetildi. Ama eski sistemin bütünüyle o
cıvatalarının sökülüp milletin istediği yeni bir sistemin kurulması
lazım."
'TEHLİKE BÜTÜNÜYLE BİTMİŞ DEĞİLDİR'
Salonda dağıtılan boş kağıtlar aracılığıyla sorular alan Kurtulmuş,
"Türkiye Cumhuriyeti askeri vesayetten gerçekten kurtuldu mu, yoksa
sesini keserek sessizliğe mi itildi? Bu konuda gerekli adımlar tam
anlamıyla atıldı mı?" sorusu üzerine ise Türkiye'de vesayet
sisteminin düzeneklerinin tam manasıyla ortadan kaldırıldığını
söyleyemediklerini ifade etti.
2010 referandumunun bu konuda atılmış önemli bir adım olduğunu
belirten Kurtulmuş, "Balyoz, Ergenekon gibi bir takım şeyler var.
Gerçekten önemli mesafeler alınmıştır. Hepimiz de biliyoruz ki
Türkiye'deki askeri darbelerin hepsinin arkasında uluslararası
güçler vardır. 28 Şubat, 12 Eylül, 27 Mayıs, 12 Mart da böyledir.
Bunların hepsinin dış destekleri vardır. Ses kayıtlarında bunları
hepiniz izlediniz. Yani zaten dışarı destek verseydi balyoz
milletin tepesine inecekti. Dışarı destek vermediği için inmedi.
Türkiye'de bu vesayet sisteminin düzeltilmesi konusunda büyük
mesafe alınmıştır. Ama hâlâ anayasal sistemden kaynaklanan bir
takım problemler ortada durmaktadır. Mesele şartlar müsait olursa
ihtilal yapıp, yapmamak değildir. Şartları ilelebet ihtilal yapmaya
namüsait hale getirmektir. Bunun da yolu anayasa değişikliğinden
geçiyor. Evet soruyu soran arkadaşıma diyorum ki bu tehlike
bütünüyle bitmiş değildir" diye konuştu.