'Derin devlete tetikçi olurum!'
Abone olKurtlar Vadisi senaristlerinden Ömer Lütfü Mete kuran kursu hocasıyken nasıl silah yapmayı öğrendiğinden, hangi tarikata mensup olduğuna kadar her şeyi anlattı.
Bir an önce kitaplar ile baş başa kalmak için kendine zaman
ayırma telaşında olan yazar, bir an önce Tv dizilerinden kurtulmak
istese de, senaryolardan başını kaldıramıyor. Şu sıralar Star'da
senaryosunu yazdığı dizi ve kendisinin Süleymaniye eseri olacağını
iddia ettiği Mevlana senaryosunu yazmakla uğraşıyor.Ömrü vefa
ederse bundan sonra hep roman yazmağı düşünen yazarın kafasında bir
gün Teşkilatı mahsusasının Libya örgütlenmesini yazmak var.
Kurtlar Vadisi’nin senaristlerinden Ömer Lütfi Mete, şimdi de
Mevlana’yı anlatan bir filmin senaryosunu yazıyor. Kurtlar
Vadisi’nde, devlet için tetik çeken elleri kutsayan Mete, yeni
senaryasunda aşkı, tasavvufu ve sevgiyi işliyor. Kadiri tarikatına
mensup olduğunu söyleyen Mete, ‘Şeyhi olmayan insan sapıtır’
diyor
Sabah gazetesinin en çok okunan yazarlarından biriydi. Türkiye’yi
ekran başına kilitleyen Kurtlar Vadisi’nin senaristlerinden biri
olması, yazılarına olan ilgiyi artırıyordu. Fatih Altaylı gazetenin
başına geçince ilk olarak Ömer Lütfi Mete’nin yazılarına son verdi.
Kurtlar Vadisi’nden sonra şimdi Mevlana’nın hayatını konu alan bir
filmin senaryosunu yazıyor. Mete, Star’ın sorularını yanıtlarken
senaryolarına yansıtamadığı birbirinden ilginç görüşlerini dile
getiriyor.
· Üç yıllık Sabah gazetesi geçmişiniz neden sona
erdi?
Yeni yayın yönetmeninin tasarrufuymuş. Bu Türk medyası için iyi bir
gelişme aslında. Çünkü bu olay yayın yönetmenlerinin güçlendiği
anlamına geliyor. Ancak bunun benim üzerimde gerçekleşmesi
düşündürücü. Sabah gazetesinin en çok okunan yazarlarından biri
olduğumu bilen bilir. Altaylı’nın hayat anlayışının yansımasıdır.
Tasarrufları hayırlı olsun
Spor basının nasıl buluyorsunuz.
Spor basını ile benimde çok şiddetli eleştirim var. Amigoluk spor
sayfalarını feth etmiştir.amigolar tribünden de iyi seyirciyi
kovmuştur.Basından da fair playı kovmuştur.Spor basınında
ahlaksızca tarafgirlik yapılmaktadır.Spor yayıncılığı gizli amigo
yayıncılığı yapmaktadır.
Kuran kursu hocası iken Tabanca yapmayı nasıl
öğrendiniz.
Ben Kuran kursu hocalığı yaparken kaldığım evin oğlu tabanca
imalathanesi vardı. Ben orda tabanca imal etmeyi yarıya kadar
öğrenmiştim.Ham olarak kasa kısmını yapabilir durma gelmiştim.
Şu anda bir tabanca yapabilir misiniz
Hayır. Sadece kasayı yapabilirim.Bunu da iş olsun diye yaptım.
Tabancayı çok sevdiğim için yapmadım. Ben hayatımda sadece tetiğe
bastığım zaman askerdedir.
Fırsat mı bulamadınız silahla talim etmeye
Ben sadece 78 yıllarında Can güvenliğinden dolayı silah
taşıdım.
Senaryolarınızdaki kahramanlar hep silah terminolojisine
hakim.
O başka.O terminolojiye çevremizden dolayı vakıfız ama silahtan çok
iyi anlamam. Silahlardan Osman Sınav daha iyi anlar. Ben
çocukluğumdan bu yana kalem ehli birisi olarak büyüdüm.Kardeşim
kabadayı idi. Ben ise daha mülayim idim. Daha sonra ter oldu ben
kavgası o daha mülayim oldu.Bizim akrabalarda silah olmasına rağmen
benim babamda yoktu silah.
Sizin bölgenizde silah bir kültür eğlencede bile silah
atılıyor.
Bu beni eskiden beri rahatsız etmiştir.Hayatımda en sevdiğim
arkadaşımı tabanca magandalığından dolayı kaybettim.Ondan beri
silahtan nefret ettiğim kadar hiçbir şeyden nefret etmedim. Benim
dizilerimde hep sanaldır. Silahlar sadece savaşta kullanılmalı.
Derin devlet sizce hala derin çeteler mi ?
Derin çeteler evet. Bir tane değil birkaç tane var.Türkiye derin
devlet olmadığı için Türkiye Cumhuriyeti devlet değil.Bütün
devletlerin derin devleti var. ABD'nin hatta birkaç tane olduğu
için ABD'nin başı beladan kurtulmayacak.Batışı da buradan
olacak.
Derin Devletin tarifi nedir ?
Devletin Gizli boyutudur.Mesela Rusya'da derin devlet gizli
servistir.Mesela Mossad.Ben onları derin devlet olarak
görmüyorum.Mossad başarılı bir servistir.Ama derin devlet bu
değildir.İsrail'deki hiç şeffaf olmayan bir yapısı derin
devlettir.Muhakkak dine dayanan bir derin devlettir. Normal de
derin devletlerin hiçbir şeye bağlı olması mantıklı değil. Yani
derin devlet şunu düşünmek zorunda. Bir çark olarak devlet
mekanizmasının devam edebilmesini sağlamak zorundadır. Devlet
hiçbir şeydir. Kanuninin sözü var ya. Olmaya devlette cihan gibi
bir nefes sıhhat gibi.Şimdi . Hakikaten devlet sıhhattir. Nasıl
insanın varlığı somut ise. Bu varlığında başarılı olmasının tek
yolu sıhhattir.İnsan bedeni için sıhhat ne idi.Millet içinde devlet
odur.Yani milletin sağlıklı olması devletin kendisidir. Bu sağlığı
korumak içöib devlet gerektiğinde ne yapar.Sana ilaç olacak ise
eroinde uygun olur mu ? Derin devlet odur ki. Herhan gibi bir
yaşağı ve kaygısı yoktur.Derin devlet devletin sağlığını
koruyabilmek için her türlü aracı kullanır.Gerektiğinde zehirde
kullanır dine aykırı işte yapar.Dinde bunu gerektirir.Bir Müslüman
olarak ben .Birisi beni tehdit ettiğinde ölüm kalım meselesi olunca
ben kafirim diyebilir miyim.Buna benim dinim izin veriyor mu
?Veriyor. burada ben ruhsat ile hareket edebilirim.Dinimi ölüm
tehlikesi söz konusu olursa inkar edebilirim Önemli olan insanın
yaşamasıdır. Can tehdidi karşısında kişi inancını gizleyebilir.Buna
İslamiyet izin vermiştir. O yüzden Derin devlet herhan gibi bir
ideoloji ile şartlanmış olarak. Hareket edemez. Türkiye'nin bir
derin devleti olsaydı, Atatürkçülük, solculuk, İslamcılık ile
hareket etmez bu milletin sıhhati için devletin bekasını ve
çıkarını düşünerek hareket ederdi.Ama biz ne yapıyoruz. Bizde
devlet önemli değil.İnsanın canı ve sağlığı da önemli değil.İnsanın
elbisesi önemli gibi ideoloji önemli.Bu din devleti olsa da
aynıdır.Çünkü devlet var olmadığı zaman o devletin dininde bir
anlamı yoktur.Ölmüş cesedin dini olsa ne olur olmasa ne olur.
Bizim milletimiz sağlıksız mı ?
Evet derin devleti olmadığı için sağlığında yok.Sağlığı yoksa derin
devleti de yoktur. Türkiye cumhuriyeti de devlet değildir.Benim
senelerdir söylediğim iddiam budur. Devlet olsaydı bizim milli
güvenlik kurulumuz çok da şeffaf bir derin devlet olabilirdi.Bu
şekilde örgütlenebilirdi. Bir takım STK'lar bu raya servis
yapabilmeli toplantılara katılabilmelidir. Bizim milli güvenlik
kurulunda Cumhurbaşkanı başka telden çalar Hükümet ve kuvvet
komutanları başka telden çalar.Bir araya geldiklerinde daha poz
vermek için gülümseyemezler birbirlerine.Zerre kadar bu kurumun
ironisi yoktur. Bu kurumda kimse kimseye şaka yapamaz.Soğuk soğuk
adamlar milli güvensizlik kurulu oluştururlar.Bunun adı milli
güvensizlik kuruludur. Keşke orda insanlar çatır çatır farklı
görüşleri savunabilseler. Bu kurulun üyelerine bakıyorsunuz hiç
biri için devlet önemli değildir. İdeoloji önemlidir. Devletin
bakası değil ideolojileri için kavga ederler.Devletin elbisesine
önem verirler devletin canı onlar için önemli değildir. O yüzden
Mili güvenlik kurulu hiç bir şeye yaramayan bir kurum olmuştur.
Derin devlet ile hiç kontağınız oldu mu.
Hayır derin devletim diye geçinen çok adam ile karşılaşıyorum.Çok
hafif tipler bunlar. bir şeyler söylüyorlar.Doğrudan doğruya da Ben
derin devletim gel buradan yak demiyorlar tabii.Kendisinin de derin
devlet sayılmasını arzu ediyor.Bu bir şehvet bunu çok oynayan
var.Askerin bir kısmı böyle geçiniyor. Özellikle Jitemin semtine
uğramış kişiler.Diyelim ki Kıbrıs mücadelesinde katkıda bulunmuş.
Veya devletin gizli bir operasyonuna katılmış ise kendini derin
devlet diye satmaya kalkışan çok kişi var.Ama ben doğrudan doğruya
ne bir istihbaratçı veya devletin bir yetkilisi ile özel olarak bir
görüşmem olmadı. Mesela Mehmet Ağar ile görüşürüm ve bir
ahbaplığımız var. Ve birkaç MİT yetkilisi ile de görüşürüm.Ama
ilginçtir bu yetkililerden Türkiye hakkında çok da anlamlı bilgiler
almam.Buda belki bu kişiler çok etkin yerlerde değillerdir o yüzden
olabilir.Kimisine göre ben bu kadar çizip yazdığıma göre ben derin
devletim.Ama ben diyorum ki derin devlet filan yok.O zaman şunu
diyorlar bunu demesinin sebebinde Derin devletin mensubu olduğu
için böyle diyor diyorlar.Hayır ben o zaman derin çetelerden
birisini de olmam gerekir. Bu ülkenin derin devleti yok sadece
derin çeteleri var.Kimsede demiyor ki hayır şu örgütlenme derin
devlettir de demiyor. Bende beklemiyorum zaten.
28 Şubat sizce kimin projesi
Geneline bakarsan TSK 'nin bir projesi gibi görünür.Ama değildir.Bu
küresel sermayenin bir projesidir.
Kurtuluş Savaşı Padişahın bir yardımı oldu mu sizce
?
Gazi Mustafa kemal Kurtuluş savaşında tek başına bir iş yapmış
değildir. Eğer elinde padişah fermanı olmasaydı Anadolu'da kim
yardım ederdi.Paşa'ya. Padişah sadece saltanatı temsil etmiyordu.
Bu milletin birliğini temsil ediyordu aynı zamanda.Dolayısıyla Gazi
Mustafa paşanın elinde ferman olmasa Anadolu'da o birliği
sağlayabilir miydi.
Vahdettin niye hain ilan edildi yıllarca.
Tabiiki Atatürkçülerin kendi siyasal iktidarlarını kurmak için bir
dönem bunu yapmak durumundaydılar. Bu böyledir.Siyasetçi siyasi
ikbalini kurumak için herkese çamur atabilir.ama Gazi Mustafa
kemalin farklı bir özelliği var.Fuat Ürgüplünün naklettiği olaya
göre .Adana'da vahdetinin öldüğünü duyduğu vakit.Bir dakika susuyor
Atatürk. Niye sustunuz deyince,Beyler çok namuslu bir adam öldü
diyor.İsteseydi Topkapının cevahirini satıp muazzam bir ordu kurup
üstümüze gelebilirdi.Atatürk'ün tarihe emaneti
bunlardır.Nutuktakiler değil.Sorumluluğu gereği bunları tespit
ediyor.Hatta haneden mensupları Samsuna kadar gidiyor ve ona yardım
etmek istiyor.Ama Atatürk kabul etmiyor.Çünkü kafaya koymuş.Bu
ülkenin lideri olmayı istiyor.
Çocukken bir müddet konuşamamışsınız.Nasıl kurtuldunuz
bundan ?
Ben ilk okulda kekeme olmuştum beni okuyan insanın tayyi mekan
yaptığını düşünüyorum. Tayyi mekan yapan insanları çocukluğumdan bu
yana tanıdım.Üç yaşında çok iyi konuşurken nazardan dolayı beş
yaşına kadar konuşamayan bir çocuk haline gelen Mete posoma adlı
bir hocanın kendisine okuması üzerine dili çözülür ve kekeme dolu
geçen yılları son bulur. Tül gibi bir adamdı beyaz elbiseler giyer
di ve kafasında bir sarığı vardı.Yürürken tül yürü ya incecik hani
casper var ya aynı o gibi idi.Tarikat benim kusurlarımı gidersin
yeter bana. Bende onu bekliyorum.Bende onu bekliyorum.Benim bağlı
bulunduğum ocaktan kusurlarımı azaltsın sıfırlarsa ne ala.bu bana
bala. Ama kolay değil tabii.Nefsimiz var.
Bağlı bulunduğunuz Ocak Nedir ?
Kadiri.
Kurtlar Vadisinde de tarikat tartışması çok
yapılmıştı.
Evet beni bunu gizlediğimde yok ki.Ben Kadiriyim benim şeyhim
kadiridir.Bu çocuklarında (Raci şasmaz) babalarıdır.Diğer
tarikatlar ile de muhabbetlerimiz derindir.Ben gizlemem
durumumu.Şeyhi Olmayanın şeyhi şeydandır. Benim inancım budur. Bu
bile yazılabilir umurumda değil.Bunun istisnasıda yoktur.Çünkü
insan ,insana secde etmeyi ögrenmese şeytan ilke arkadaş olması
kaçınılmazdır.İnsanın insana secdesi olur mu ?Olur çümkü Allah
şeytanda Adem'e secde etmesini istiyor.Buradaki secdenin anlamı
insanın birisine baş eğmesidir.Kendinden farklı somut bir otorite
taşımasıdır.Benim mürşidim ile ilişkim klasik şeyh-mürşit ilişkisi
değildir.Bu benim eksikliğimdir edep eksikliğidir. Bizim ilişkimiz
bir kardeşlik ve dostluk ilişkisidir.Hz Mevlana ile Hz Şemsi
düşünün hangisi hangisinin şeyhidir..Kim kime ne vermiş ne
almıştır. Benim şeyhime bir şey öğreteceğim yoktur. Tüm kusurlarıma
rağmen bana bir dost muamelesi yapılır.Edep,dini ve ahlakı
kusurlarıma rağmen bana dost muamelesi yapılır.
Sizin tarikat ile ilişkiniz ne zaman
başladı?
Ben daha önce nakşilere mensuptum.Süleyman Hilmi kurslarında
okumuştum.Ben sufi meseleleri çok yakından kurcalıyor ve
soruşturuyordum.Cevap alabileceğim birilerini arıyordum. Üstat
Tunahanda vefat etmişti.Tasarrufları devam ediyordu ama ona vekalet
eden insanlar ile aramda bir iletişim kopukluğu oldu. Uzun sürede
başsız başsız manevi alemde dolaştım.Sonrasında Cenabı Allah
lütfetti.Ve Beni güzel bir kişi ile tanıştırdı.Ben mürşidimin ilm-i
ledun bilgisi olduğunu kabul etmek zorundayım.Dervişin teorik
olarak ta inanması gerekir.
Rabıta ve Himmet hakkımda görüşleriniz
nelerdir.
Valla şu an himmetin iki anlamı var artık. Himmet bir cemaatin
yardımlaşma sandığının adı oldu.Himmet toplantıları yapılıyor ama
para toplanıyor.Tasavvuf anlamda manevi olarak güçlü birisinin
başkalarına manevi yoldan bir şeyler vermesi ve
kazandırmasıdır.Veren Allandır ama himmet eden Allah'ın
dostudur.Himmeti yardan Allah tır Aracı olanlarda Allah
dostlarıdır.Ben tarikat düşmanlarını da anlıyorum çokta haksız
değiller.
Nasıl yani
Çünkü tarikat adı altında o kadar soytarı var
ki.İğrençlik var ki. O yüzden tarikat düşmanı olmaları hiç
yansımıyorum.Bizde rabıta olayına Frenkçide metidasyon olarak
geçiyor. Ben gizlemem durumumu.Şeyhi Olmayanın şeyhi şeydandır.
Benim inancım budur. Bu bile yazılabilir umurumda değil.Bunun
istisnasıda yoktur.Çünkü insan ,insana secde etmeyi ögrenmese
şeytan ilke arkadaş olması kaçınılmazdır. İnsanın insana secdesi
olur mu ?Olur çünkü Allah şeytanda Adem'e secde etmesini
istiyor.Buradaki secdenin anlamı insanın birisine baş
eğmesidir.Kendinden farklı somut bir otorite taşımasıdır.Benim
mürşidim ile ilişkim klasik şeyh-mürşit ilişkisi değildir.Bu benim
eksikliğimdir edep eksikliğidir. Bizim ilişkimiz bir kardeşlik ve
dostluk ilişkisidir..Kişi diyor ki bana gökten güneş enerjisini
geldiğini düşünüyorum diyor.Bende bunu Allah dostundan bana Allahın
nurunun Peygamberler üzerinden geldiğin düşünüyorum.Sen güneşten
bio enerji bekliyorsun.Rabıta insanın kalbinden dünya hayatını
atabilmek için yaptığı bir meditasyon türüdür.bunu ne ile yapıyor.
Önce zikir ile kalbi temizliyor.Ve kalbe sevgi dışındaki fikirlerin
üşüşmesini önlemeye çalışıyor.Kalp nur ile dolarsa kalbe gizli açık
şirk girmez. Kalbi temizlemek için yapılan kalaylamacılık işine
rabıta denir. Bu iş iman ettiğin gün başlar. Bizim İmanımız takliti
imandır.İslam'da budur. Bizimkisi takliti imandır.
Takliti iman ne demektir ?
Eşhadü enla ilahe illallah muhammedin resullullah. Ben tanıklık
ederim ki Allah'tan başka Allah olmadığına tanık ederim. Peki bir
tanık mıyız.Böyle bir şey gördük mü.Ve peygamberimizin Allahın
elçisi olduğuna inanırız.Bunlara biz tanıkmıyız. Ama bir gün
gelecek iman edenler sanki görmüş ve tanıkmış casına görecekler. O
güne kadar bizim imanımız taklidi imandır onun için.İman
gerçekleştiği an başka bir şey gerekmez. Hedef imamdır. Başlangıç
iman değildir.Başlangıçta ancak takli den iman edebilirisiniz.
Allahı görür gibi ibadet edene kadar iman yoktur.Buna da Muhsin
denir.Muhsin oluncaya kadar insanın imanı şüphelidir. Bakın Dünyada
1 milyar Müslüman olacak ve dünya hala bu şekilde olacak.Allah
teslim olmuş 1 milyarlık insan 7 milyarlık dünyayı cennete
çevirir.İsrail'i adam eder ve uysallaştırırdı.Bırakın Dünyayı
Türkiye'de 313 Müslüman olsa Türkiye'nin rengi değişir.Bedir
Savaşındaki sayıya ulaşsa. Ben çok günahkar bir kulum Allah'tan
zenginlik ve para istemeğe bile korkuyorum.Para bulursam benim ne
yapacağım belli olmaz. Benim şeyhimin şeyhi şöyle demiş.İstedim de
vermedi deme.İstemesini bilemedin.Bari yalan söyleme. Allah verir.
İstemesini bileceksin.
Türkiye'nin kıblesi neresi sizce
Türkiye'nin kıblesi maalesef batı.Türkiye'nin kıblesi de olmamalı
bence. Müslümanların kıblesi Kabe.Devletin kıblesi Rusyaya da
dönebilmeli yani.Müslüman bir devlet adamının kıblesi Moskova da
olabilir.Ora ile işbirliliği yaparsız. Günün şartları ne işe ona
göre işbirliği yaparsın.Kıble burada tabii mecazi anlamdadır.İbadet
için Rusya ya dönmüş değiliz yani.Batı anamızı ağlatmış yıllarca
şimdide bize iyilik mi edecekler. Bunlar Yıllarca kötülüğü başı
olarak Türkleri görmüşler.Şimdi bunlar Türklerin kardeşleri
olduğuna inanıyorlar. Bizi yanlarına alacaklar bizimle nimetlerini
paylaşacaklar, kader birliği edecekler. Hay buna inananın aklına ne
deyeyim ben.
AB sizce Türkiye'yi ne zaman alacak ?
Almayacak. Batı varlık hikmeti olarak kendini savaşa borçlu. Batı
kapitalizmi yaygınlaştırmak için Dünya ticaret örgütü kurdu.Sadece
üretenlerin kendi olduğu tarımda dahil diğerlerini de tüketen ve
çalışan olmasını istiyor.Şu anda buldular 1.5 milyar çağdaş köle
buldular.Çin'deki kölelerin bugünkü maliyeti bundan 300 sene önce
Afrika'dan getirdikleri kölelerden daha ucuzdur.
Türkiye için Metal fırtına tehlikesi söz konusu
mu
Olacak. Zalim ile mazlumun savaşı olacak ve eninde sonunda mazlum
kazanacak.Kurtlar vadisindeki benim kardeşlerimin dediği
gibi.Birgün Dünyayı tekrar biz yöneteceğiz.Bende bundan eminim.
Nerden biliyorsunuz
İlmi ledunle filan değil.Temennim desem .Bu aynı zamanda Allah'ın
finalde öngördüğü hesaplaşmanın bize nasip olacağının bir
beklentisi,umut,bir sesizdir. Bu olay Amik ovasında mı olacak Fırat
vadisi olacak. Bu olay bir ovada meydan savaşı ile bitecek değil.Bu
savaşı onların kutsal kitapları da bizimkide bir şekilde haber
veriyor.Kutsal kitaplar bir konu için ittifak etmezler.
Kürt kartının arkasında sionların olduğunu iddia
ediyorsunuz. İsrail mi var PKK'nın arkasında
sizce.
Kürt harekatının arkasında 1930 yılından bu yana en çok İsrail
var.En son Şemdinli olaylarının arkasında İngiliz istihbaratının
olma ihtimali çok yüksek. İngiltere'nin askerileri ise çok
aşağılarda Basra'da ama oralarda ne işleri var
anlamıyoruz.1930'larda İsrail Devlet başkanı Ben goruin bir
araştırmacıya görev veriyor.İsrail devleti kurulmadan önce oluyor
bu iş.Araştırmacı verdiği raporda şu çarpıcı tespiti yapıyor. Bizim
orta doğuda müttefikimiz sadece Kürtler olabilir diyor.İsraillerde
bu bölgede tampon bir ülke oluşturulabileceğini görüyorlar.Ve
nitekim bu müttefikleri sayesinde Kuzey Irak'a kolayca hakim
olabildiler.İsrail bir nefret denizinin ortasındaki bir ada iken
birde Kürt adası kurdu.Şimdi nefreti en azından yarı yarıya bölmüş
oldu.Kürt kardeşlerimizi bu işe kazanacağız diye giriyorlar ama
inşallah çok fazla büyük kayba uğramazlar.Çoğu ile zaten kardeşiz
.Türk kökenli ve Türkler ile akraba, bizle komşu. Bizim temelde de
bir etnik millet anlayışımız olmadığı için benim kadar bu
memleketin sahibi onlar.
Ordu sizce hala Türk halkının en güvendiği kurumlar
arasında mı ?
Gittikçe azalıyor. Bu. Başörtüsü çözüldüğü gün bu güven tavana
vurur.%80'i bulur. Bizim marjinallerimiz ve batıcılarımızı da
%20'nin içine koymamız gerekir.Başörtüsü ve imam hatipleri herkes
orduya fatura ettiği için maalesef ordu ile memleketin dindar
insanları arasında bir mesafe oluşmuş.
Bu ülkeye hizmet etmek için Polat alemdar mı olmak gerek
Yoksa Yakup Cemil mi?
Bana göre kurtlar vadisi net bir şekilde seyrettiğim sadece son
bölümdür.O son bölümün mahkeme faslı bu memlekete yapılmış çok
büyük bir hizmettir.Örnek bir tavırdır. Birebir örtüştüğüm bir
tavır vardır.Onların yaşça ağabeyleriyim.Onlar ile iftar ettim
duygulandım.Kalktım gittim yanlarına ve sarıldım.Kucakladım
kokladım. Çünkü o sahnede tamda inandığım olayı yazdılar.Yani
Türkiye'de eleştirilmeyecek hiçbir merci ve kurum yok. Türkiye'nin
bu hale düşmesinde herkesin payı var. Özü budur. Mahkemedeki
olayın.Çok önemli bir çalışmadır ve bu bir hizmettir işte. Yakup
Cemil yada Abdullah Çatlının yaptığı gibi devlete bu şekil ilede
hizmet edile bilinir. Ama tetikçi olan kişi hizmet ettiği kişiye de
zarar verebilir. Bir infaz her halikarde bir zulümdür.Bir Müslüman
için suikasta hakkı yoktur. Suikasta peygamber iki defa talimat
vermiştir. Hayberdeki bir olayda vermiştir. Suikast ancak Allah ile
görüşebilecek bir varlık tarafından karar verile bilinir.Peygamber
de hayatta olmadığına göre bu durum olmaz. Peygamber yeryüzünde
Allahın hakiki vekilidir.Onun için peygamber yoksa suikast
olamaz.
Peki günümüzde bir çok devlet suikast yapıyor
?
Devlet demek zaten zulüm işleyen mekanizma demektir.Ne kadar az
zulüm yapıyorsa o devlet çok iyidir.Adil devlet yoktur az zulmeden
devlet vardır.Adil devlet te olamayacaktır. Eğer Asrı saadeti
(Peygamberimizin zamanını) devlet sayarsak Bir tane Adil devlet
vardır. Bugün devletler zalimdir. İyi devlet zumlu içtenlikle
azaltmaya çalışandır.Devlet eşittir zulümdür. Çünkü özgürlükleri
kısıtlıyorsunuz, paralarına el koyuyorsunuz haklı yada
haksız.Herkese eşit muamele yapıyorsunuz.
Peki bir devlet devletsizlikten daha mı iyidir
?
Devletsizlikten tabii daha iyi. Ya devlet başa ya kuzgun leşe ona
bir itirazımız yok. Kimse şunu söylemesin. İdeal devlet filan yok
yani. Ya kendi halkına yada başka birilerine zulüm ediyordur.
Kalkıyor işgale kalkıyor sömürüye kalkıyor.
Derin devlete hizmet ettiğiniz inanıyor musunuz
?
Eğer ben bir düşünür değil de bir amaç doğrultusunda yazıyor isem
bunu derin devlet adına yapmaktan rahatsızlık duymam.Birinin
sizcisi olsam.Ama var olduğuna inanmadığım bir topluluğun sözcüsü
olmaktan yüksünmem.Eğer özgür bir düşünür değilsem varsın derin
devletin tetikçisi olayım.Var olsa böyle bir kurum bende tetikçisi
olsam yüksünmem.Bana bunu dediklerinde de umurum da değil. Allah
doğruyu biliyor. Gerçekten bir derin devlet olsa ben on hizmet
etmekten rahatsızlık duymam.Derin devletin satılmış bir beyni olmak
benim için mümkün değil. Ben benim istediğim şekillide hizmet
ederim derin devlete ama bari olsaydı.Bugünde devlet'e hizmet
ettiğimi düşünüyorum. Bugünde çıkarım yok benim .Derin devletin yok
olduğunu söyleyerekten aslında devlete hizmet ediyorum ben.
Sizce Devlet Yok mu?
Bence Türkiye Cumhuriyeti devleti değil. Aşiretten beter.Aşiret
bile daha ciddi bir devlet yapılanması vardır.Yani PKK sınır ve
nüfus operasyonları yapıyor.PKK bilinçli bir şekilde bir yerlere
adam götürüp yerleştiriyor. Devletin yapmadığını PKK yapıyor.Bu
nasıl devlet peki.
Çuval krizi nasıl oldu peki ?
Bu konuda çok fazla konuşmak istemiyorum çok fazla.Çünkü benimde
katkıda bulunduğum ve bu olayı işleyen kurtlar vadisi Irakta
filminde bu konu geçiyor.Bu filmde çuval olayına bir bakış
getiriliyor.Tabiiki bu sanal bir yaklaşım. Benim tek söyleyeceğim.
Ankara çuval konusunu sineye çektiği için Türkiye cumhuriyeti en
büyük kusurunu işlemiştir.Mavi akım Türk milletine yapılan en büyük
ihanettir.Ama cumhuriyetteki en büyük fecaat bunun bağlantı
kurulduğu halde rehin alınmaya Ankara dan izin
verilmesidir.Ankara'nın çatışın yada ölün dememesi affedilir bir
durum değildir.
Askerlerimizde ölmeye ve çatışmaya hazır durumda
imişler
Hazır değillerse bir şey değillermiş zaten.Adamlar bizim kripto
cihazlarımızı almaya gelmişlerdi.bu ölmeyi gerektiriyordu. Çatışma
olsaydı bizimkilerde onları götürürlerdi. Bunu yapmamalarını
bağışlamıyorum.Bu derin devlet olmadığını gösteriyor. Derin devlet
orda onların ölün ve öldürün derdi.Çatışmayı göze alsalardı belki
ABD pes edecekti.ABD Türkiye'yi uydu bir devlet gibi kullanamadığı
müddetçe canımızı yakacaktır.
Metal fırtına gerçek olur mu sizce ?
Bir gün biz mutlaka küresel bir mücadelenin bir tarafı
olacağız.bundan şüphem yok.bunu ABD ile yaşayacağız,İsrail le mi
veya Batı ile yaşarız bilemiyorum ama şeytani güçler ile bir
mücadelemiz olacaktır.Bu er geç olacaktır buna inanıyorum. Ben
metal fırtınanın yerli bir proje olduğundan çok emin değilim.Bir
kere bu kitap ABD'nin mi işine yaradı yoksa Türkiye'nin mi işine
yaradı bir düşünelim.Ben psikolojik olarak gerçeği yansıtmıyor.Bunu
yazanları bir şekilde ABD etkilemiştir.Veya farkında olmadan ABD'ye
hizmet etmişlerdir.
Niye
Bunu okuyanlar ne yaparsak yapalım ABD'ye karşı direnme şansımız
yok.gibi bir durum çıkıyor. Halbuki bu mümkün değil.ABD'nin
Türkiye'yi işgal etmesi mümkün değil.Ancak şöyle
olabilir.Komutanlarımız satın alınırsa bu mümkün olabilir. ABD,
Kara savaşlarını kazanamaz.ABD kara savaşı yapamayacaktır.
Robotlarını filan o güne kadar yetiştirirse 250 bin robotu Türkiye
çıkarır sa Mehmetçik onu da durdurur.Türkiye ABD için coğrafyası
itibarı ile kolay bir yer değil. Bu kitap pek bir Amerikan bir
hikayedir. Gayri Türk bir hikayedir.Bu bir Rusya ve ABD'li bir
kitap olabilir ama bu bir Türk kitabı değil.Arkadaşların iyi
niyetine bir itirazım yok.
Tezkere sizce Türkiye için hayırlı mı oldu.
Daima vaki olan hayırlıdır.Tezkerenin geçmeyeceğini
biliyordum.Çünkü İsrail tezkerenin geçmesini istemedi. Bu kadar
basit. Bunun mutakabatını okudum ben.Metine bakarsanız Türkiye her
istediğini almış.Ama başkan Bush bunu imzalamıyor. ABDli yetkili
Başbakanımıza soruyor.-Niye imzalamıyorsunuz? Başbakanda sayın
başkan niye imzalamıyor diye soruyor.-E siz başkana güvenmiyor
musunuz diye soruyor ABD'li yetkili. Başbakanda bunun güven
meselesi olmadığını söylüyor.Biz bugün için değil tarihe karşı
hesap vereceğiz diyor. Türkiye'nin bölgeye girmesi en fazla
İsrail'in işine gelmeyeceği için İsraillin istediği oldu. Bu
tezkerede İsrail'in sayesinde başkana imzalatılmamıştır.Tezkere
öncesi kimse Askerde Hükümette sorumluluk almadı.Tezkereye göre
Türkiye Musul ve Kerkük'e uğramadan Ateşin ortası Bağdata
gidecekti. Ama bu bile İsrail'in işine gelmiyordu. Arzı mevduat
karşısında en büyük engelde Türkiye'dir. Bizim oraya girmemizi biz
İslam toplumuna anlatamazdık ve ABD'nin jandarması olurduk. Oraya
girmememiz milyon kere hayırlı olmuştur.Çünkü biz Irak'ın bir
bölümünü elimize geçirip teselli alacak bir millet değiliz.Biz
İslam dünyasının mazlumiyetinin durdurmanın sorumluluğunu taşıyan
bir milletiz.Bizi bütün Müslümanlar hatta tüm mazlumlar
ilgilendiriyor.Batının Müslüman olmayan ülkelerde yaptığı sömürüyü
durduracak millet biz olmalıyız.Böyle hissetmeliyiz.
Mevlana Filmi (aşk)sız yapılmaz diyorsunuz ?İçinde aşk
olmayanlar çekemez mi bu filmi.
Mevlana filmini başkaları da çekebilir. Kimseye ambargo
koyamayız.Herkes Mevlana filmi yapmaya kalkışabilir.Konya
Belediyesi bunu projelendirdi ve bana teklif etti. Belediye bu iş
için 50 milyon dolar bir bütçe ayırmış durumda.Bakın Hollywood
imkanları ile hesaplarsanız bu rakam 200 milyon dolar ile olur.Niye
Türkiye'deki maliyetlerin düşüklüğünden dolayıdır.Yapacağımız bu
senaryo Dünyanın dört bir yanında seyredilecek bir senaryo
olacak.Konyada bir ay kaldım.Mevlana müzesinin etrafında olaşıp
Hazretin himmetini istedim.bu işin lütfünü istedim.Hz Mevlana'nın
da beğeneceği bir eser ortaya koymaya çalışıyorum. Proje
Mevlana'nın 800 ölüm yıldönümü 2007 bitecek. Çekilecek film aşılana
kadar insanlara hizmet etmelidir.
The İmam Filmine çok eleştireler geldi.
Ben eleştirilere çok fazla önemsemiyorum. Halk seyretmediğine göre
biz iyi bir film yapmamışsız demek.Halk bunu seyretmedi ise bunda
bir sorun olduğu açık. Ben 55 yaşındayım ve başarısız iş ilk defa
yapıyor değilim. Eğer gişe başarısı ölçü ise.Ama bir 5 yıl geçsin.
İnsanlar bu filmi TV'den seyretsinler farklı şeyler söyleyecekler.
Bu film Danimarka da gösterime girdi.Eleştirmenler bu filme en
yüksek notu verdiler. Çok ilginç bir film olduğunu belirtiler.Bu
film bir gün anlaşılacaktır.Ben başarısızlığa tokum umurumda da
değil.Benim kariyer gibi bir derdim yok. Benim tek derdim iyi bir
insan olabilmek. Ben bunlara kızıyorum ama kızmıyorum.Eleştiri
benim kutsadığım bir olaydır.
Mevlana'dan sonra yapmak istediğiniz film
nedir.
Benim kafamda Trablus garp savaşını yapmak var.Ömer muhtarın
öncesini yapmak istiyorum.
Tarihimizin son 300 yılını Yolsuzluk tarihi diye
nitelendiriyorsunuz.
Atatürk döneminde de bu devlette
yolsuzluklar vardı.Bu devletin mayası yolsuzluklar ile
kurulmuştur.Osmanlının yıkılması yolsuzluktan yıkılmış cumhuriyette
yolsuzluktan kurulmuştur.Onun içinde Türkiye cumhuriyeti devlet
değildir. Aşiret bile daha iyi yönetilir.Atatürk şahsi çapı
sayesinde devlet olarak devam etmiştir bir müddet.Atatürk dönemin
birçok kereler eleştirmeme rağmen Türkiye Cumhuriyeti Devlet
idi.1938'e kadar hakiki bir devlet idi.İsmet paşanın gelmesi ile
Türkiye kukla bir devlet haline gelmiştir. İsmet paşa2nın hayali
olan ABD mandacılığı onun Cumhurbaşkanlığı döneminde
gelişmiştir.Maalesef Fevzi Çakmak'ın gafleti ile İsmet paşa
iktidara gelmiştir.Biz Türkiye'de Yalancı bir hukuk sistemi ile
yaşıyoruz. Mahkemeler rüşveti delili olarak kabul etmiyor. Delil
yaşantımız.Türkiye'de Mahkemede gözüne soksanız belgeyi bunu
isterse belge sayar isterse saymaz. Çünkü yargının kendisi
çürümüş.Yargı masumu. Yargı yolsuzluk yapmıyor mu böyle bir şey
mümkün mü.Yolsuzluğun dışlında bir ben varım birde tanıdığım bir
adam var.Bunun dışında yolsuzluktan arınmış kişileri sayabilirim
size. Mesela TÜSİAD yolsuzluklardan şikayet ediyor. Şimdiye kadarki
yolsuzlukların içinde yok mu TÜSİAD.Türkiye'nin işadamları bir şey
yapmıyor siyasetçileri yapıyor öylemi .Kimden alıp kime veriyorlar
bunlar.Rüşveti veren var. Bir namussuzda odur.Bundan niye şikayet
ediyorsunuz.
Türkiye'deki servetler neye dayanıyor
sizce
Türkiye'deki bütün servetler haramdır.Türkiye'de bir vakıf talanı
olmuştur geçmişten bugüne. Vakıf gaspını yapmayan bir zengin
yoktur. Dolaylı veya doğrudan.Ayrıca.Gariban vatandaşların kamu
bankalarındaki tasarruflarını hükümetler yandaşlarına
kullandırmışlardır. Yoksulun kefen paralarını kredi olarak
kullanarak zenginleşmişlerdir Türkiye'nin zenginleri.Kimsenin
geçmişten bir zenginliği yoktu. Artı Türkiye Gümrük birliği
antlaşmasına gelinceye kadar Hükümetler Türk halkını
soydurmuştur.Kötü mallar bu insanları zengin etmiştir. Ben Bunları
çok yerde söyledim. Elhamdülillah TÜSİAD karşıtıyım.
Diziler insanları uyuşturuyor mu sizce
Nasrettin hocaya keçi boynuzu vermişler. Nasıl diye sorunca. Oda
bir dirhem şeker için bir çekilik odunu çiğneyemem demiş .Keçi
boynuzundaki şekerden 100 kat daha iyilik vardır dizilerde.
Bazıları istisnadır. Çünkü TV'lerdeki zamanlar ölü zamanlardır.
Vatandaşın bu ölü zamanına uyuşturucu zerk etmeyen bir zaman
bulursak bu bir hayırdır. Bu milli bir hayırdır. TV'ler insanı
özentici hale getiriyor. TV'ler insanlarımızı cahilleştiriyor.
TV'nin ürettiği kültürsüzlük kültür yerine geçiyor.Bu yüzden TV
dizilerinde insanlara keçi boynuzundaki şekerin binde birini
verebilirsin.O insanlar da bir ton odun çiğniyor. TV seyreden odun
yiyor.
MHP'den milletvekili adayı oldunuz .Ama
seçilemediniz.
Evet iyiki seçilemedim. Bundan önceki parlamento idi. Ö dönemde
mutlaka Haram ekmek yiyecektik Cenabı Hak bizi korudu. Ben rizeye
görevimi yaptım. Rizeliler beni seçmeyerek pişman oldular. Bana
kazanamayacak diye diye oy vermediler.
Siyaset ile uğraşmayı düşünüyor musunuz peki ?
Evet.Milletvekili olmayı siyaset yapmak için değil.Mesela benim
gözümde yapabileceğim bir iki iş var.Kültür ve Spor bakanlığını
rahatlıkla yapabilirim.Böyle bir görev umudu ile parlamentoda olmak
isterim. Ama bunun için orda olmakta şart değil.Aklı başında bir
başbakan sizi dışardan da atayabilir. Siyasetten bu memlekete
hizmet edilebileceğine inandım ve bunun da örneğini vermek
istiyorum. Birde benim gibi asi adamları kimse istemez zaten.
Öldükten sonra nasıl anılmak istiyorsunuz.
Valla çok derdimde değil bu .Asıl ben orda ne yapacağım benim
düşündüğüm o. Kendi paçamızı kurtarmaya çalışalım yeter.Aslında
öbür tarafa gittiğinde ne yapacağımızı düşünen bir derdimiz olması
gerek.
Röportaj: Baki Günay
Kaynak: