FETÖ'den tutuklu yarbay eşinin suçsuzluğunu anlatmak için son 14 ay içerisinde Erzurum'a gelen siyasi parti liderleri, Genelkurmay Başkanı'na, bakanlara ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a derdini anlatan Nazife Kayacı, sonunda eşine kavuştu. Cezaevi önünde yakınları ile birlikte eşini bekleyen Kayacı, "Vicdanımız tutuklu değildi. Biz asla ihanet etmemiştik. Davamız devam ediyor. İnşallah eşimin beraatı da olur ve en çok sevdiği üniformasına kavuşur" dedi. ERDOĞAN'IN DİKKATİNİ ÇEKMEK İÇİN AĞACA ÇIKTI Darbe girişiminden 22 gün sonra gözaltına alınan ve 19 Ağustos'ta sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklanan 9'uncu Kolordu 109'uncu Topçu Alayı 1'inci Topçu Tabur Komutanı Yarbay Ramazan Kayacı'nın eşi Nazife Kayacı hukuk mücadelesi başlatırken, politikacıları da adeta markaja aldı. Erzurum'a gelen tüm liderlerle bir yolunu bulup görüşen ve yardım isteyen 2 çocuk annesi Nazife Kayacı, eşinin suçsuz olduğunu her defasında söyledi. Geçen 30 Eylül cumartesi günü Erzurum'a gelen ve İl Danışma Toplantısı'na katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çevresindeki korumaları aşamayınca görüşemeyen Kayacı, açılış törenin yapılacağı alana gitti. Nafize Kayacı, burada Erdoğan'ın oturacağı koltuğun hemen önündeki ağacın yanında beklemeye başladı. Erdoğan, gelip koltuğuna oturduğu sırada Kayacı, ağaca tırmandı. Nafize Kayacı, çıktığı ağaçta Erdoğan'a seslenerek, "Yanınıza gelmek istiyorum" diye bağırdı. Erdoğan, bunun üzerine korumalara talimat vererek Kayacı'nın yanına getirilmesini istedi. Ağaçtan inerken kollarını yaralayan Nazife Kayacı yanındaki 12 yaşındaki oğlu Burak ile birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanına gidip boş koltuğa oturdu. Eşinin suçsuz olduğunu ve serbest bırakılması için yardım istediğini belirten Kayacı'nın kollarındaki yaraları gören Cumhurbaşkanı Erdoğan şaşkınlığını gizleyemedi ve yanındaki Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ'a göstererek, "Sen ne yaptın kızım? Allah senin iyiliğini versin" dedi. Erdoğan ve Kayacı'nın yanına gelen AK Parti Erzurum Milletvekili Mustafa Ilıcalı, "Konuyu başbakanımız da biliyor. Ben size ayrıntılı arz ederim. Takip ediyoruz" dedi. Bunun üzerine Erdoğan, Kayacı'nın oğlu Burak'ı öperek oyuncak verdi. Erdoğan, Kayacı'ya, "Baktıralım" diyerek yanından uğurladı. Kayacı oğlunun elinden tutarak alandan ayrıldı. Ağaçtan inerken kollarını yaralayan Nazife Kayacı yanındaki 12 yaşındaki oğlu Burak ile birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanına gidip boş koltuğa oturdu. Eşinin suçsuz olduğunu ve serbest bırakılması için yardım istediğini belirten Kayacı'nın kollarındaki yaraları gören Cumhurbaşkanı Erdoğan şaşkınlığını gizleyemedi ve yanındaki Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ'a göstererek, "Sen ne yaptın kızım? Allah senin iyiliğini versin" dedi. Erdoğan ve Kayacı'nın yanına gelen AK Parti Erzurum Milletvekili Mustafa Ilıcalı, "Konuyu başbakanımız da biliyor. Ben size ayrıntılı arz ederim. Takip ediyoruz" dedi. Bunun üzerine Erdoğan, Kayacı'nın oğlu Burak'ı öperek oyuncak verdi. Erdoğan, Kayacı'ya, "Baktıralım" diyerek yanından uğurladı. Kayacı oğlunun elinden tutarak alandan ayrıldı. TAHLİYE SEVİNCİ Erzurum 3'ncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görülen duruşmada, mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar; Ramazan Kayacı, Serkan Aslan, Kadir Aluç ve Cemal Doğan'ın yurt dışına çıkış yasağı konularak tahliyelerine, tutuklu sanık Oğuz Çobanbeyli'nin ise, tutukluluk halinin devamına karar vererek eksikliklerin tamamlanması amacıyla duruşmayı erteledi. Nazife Kayacı, tahliye kararı üzerine çocukları ve yakınları ile birlikte merkez Yakutiye İlçesi'ndeki cezaevinin önüne gidip eşini bekledi. Cezaevinden çıkan eşine sarılarak ağlamaya başlayan Kayacı şunları söyledi: "Yaklaşık 15 aydır suçsuzluğumuzun mücadelesini veriyoruz. Adalet ve devlet büyüklerine güvendik. Gerçekten ülke zor durumda, ayıklamakta sıkıntı çekiyorlar. Biz umudumuzu hiç kaybetmedik. Adaletten ve devlet büyüklerimizden bizim gibi olan bir sürü mağdur askerin suçlarının olmadığını ortaya çıkarmalarını istiyoruz. Aynı durumda olanların tez zamanda daha fazla mağdur olmadan çıksınlar diyorum. Hak yerini buldu. Mağdurlar sabretsin er ya da geç adalet yerini buluyor. Yanımızda olan herkese teşekkür ediyorum. Allah, bu durumu hiç kimselere yaşatmasın, çok sıkıntılıydı. Ama umudumuz vardı. Baştan beri rabbimize sığındık. İçimiz rahattı. Ben her zaman şunu söylüyordum; Bizim vicdanımız tutuklu değildi. Asla ihanet etmemiştik. Davamız devam ediyor. İnşallah eşimin beratı da olur ve en çok sevdiği üniformasına kavuşur." "AİLE DEMEK BUDUR" Cezaevinden çıktıkta sonra kendisini kapıda bekleyen eşi, çocukları ve yakınlarına sarılan 109'uncu Topçu Alayı 1'inci Topçu Tabur Komutanı Yarbay Ramazan Kayacı ağlamamak için kendisini zor tuttu. Eşinin kendisi ve aynı durumdaki arkadaşlarının tahliye edilmesi için verdiği büyük mücadeleyi basından takip ettiğini belirten Yarbay Kayacı, "Aile olmanın, birlik ve beraberlik olmanın ne demek olduğunu en çok böyle günlerde hissediyorsunuz. Bu mücadeleye destek ve her zaman yanımda olan benim haklı olduğuma inanan aileme teşekkür ediyorum" diye konuştu.