Derbide galibiyetin reçetesi hazır
Abone olİkisi de Avrupa'da yenildi. Her iki takımın artıları da var eksileri de. Sabah yazarları Kazım Kanat ve Gürcan Bilgiç iki takımı değerlendirdi ve galibiyetin reçetesini yazdı.
Kazım Kanat: Kaka'nın rolünü Tümer Metin üstlenmeli F.Bahçe'nin
en zayıf noktası, defansı ile kaleci Volkan'ın arası. Oraya atılan
her top gol olur. Yani salı günü Milanlı Kaka'nın yaptıklarını
yapacak biri lazım. Bu da Tümer olur. Şu gerçeğin altını çizelim:
Fenerbahçe Milan'a karşı oynadığı futbolu oynarsa.. Beşiktaş Malmö
önünde oynadığı futbolu oynarsa... Sonuç: Beşiktaş 5'lik olur,
rezil olur. Ama böyle olmayacak... Çünkü; Fener bu kadar iyi,
Beşiktaş da bu kadar kötü takım değil. Derbinin kaderini
değiştirecek 3 önemli nokta var: 1- İnönü Stadı, Fener için gerçek
anlamda bir cehennem olacak. 2- Hakem Fırat Aydınus dürüst ve
ilkeli bir hakem. 3- Bu maç Rıza Çalımbay ile Christoph Daum'un
maçı olacak. Asıl sorun şurada? Beşiktaş, Fener'i yener mi? Hiç
düşünmeden "Elbette yener" diyorum. Çalımbay, Tümer Metin'i,
Fener'i dağıtan Milan'lı Kaka gibi oynatırsa.İşte o zaman Fener
biter. Nasıl mı? Buyrun öyleyse: Fenerbahçe'nin en büyük silahı ölü
top. Frikik ve korner atışları sanki penaltı gibi. Beşiktaş'ın en
zayıf yönü ise ölü top (Malmö maçında bile kornerden gol yenildi).
Alex'in kullandığı frikik atışlarında Beşiktaş savunması geriye
kaçmamalı. Ceza alanına kadar çıkılması şarttır (Kornerlerde
değil). İçeri kaçarsan hata yapma oranın artar, Nobre bile gol
atar. Fenerbahçe'nin en önemli iki oyuncusu Alex ve Anelka'ya
tedbir alınmazsa Beşiktaş yok olur. Alex, boş bırakılırsa inanılmaz
etkili olur. Brezilyalı'ya faulsuz kontrol yapmalı. Kapılacak topu
oyuna iyi sokan biri, Alex'e yakın oynamalı. (Bu isim Tayfur
Havutçu olabilir). Anelka ise dururken çok çabuk süratleniyor.
Birinci pozisyonda ona basmak lazım. Fransız, topu kontrol ederse
Beşiktaş için zor (İ.Toraman tek isim). Fener'in en güçlü yanı orta
saha. Selçuk Şahin, Marco Aurelio, Tuncay Şanlı çok koşuyor
(Appiah'ın olmayışı Beşiktaş için şans). Beşiktaş'ın kazanması için
orta saha hakimiyetini ele geçirmesi gerekir. Kleberson hücuma
çıkarken Koray Avcı da destek vermeli. Fenerbahçe maçının kaderi
Kleberson-Avcı ikilisine bağlıdır. Fener'in defansında büyük zaaf
var. Beşiktaş çabuk toplarda Fener defansının arasına sızarsa kolay
ve çok gol atar. Burada Tümer Metin, Ahmed Hassan ve Süleyman
Youla'ya büyük iş düşüyor. Bu maçta Beşiktaş'ın Kaka'sı Tümer Metin
olur. Kaleci Volkan Demirel, defansı ile arasına düşen toplarda hep
sorun yaşıyor. Dahası gol yiyince morali bozuluyor, dağılıyor.
Beşiktaş ilk golü atarsa, Fener'i çökertir (Ankara maçını
hatırlayın. Eğer, Jaba olsaydı Samet Aybaba Daum'u yenerdi). SON
SÖZ: Beşiktaş yenilirse sadece teknik adam gitmez. Başkan Demirören
ile antrenör Çalımbay el ele gider. Bunu tribün söylüyor. Dikkat!
Güncan Bilgiç'e göre Fener'in en kolay maçı Beşiktaş'ın defansif
düzenindeki aksaklıklar F.Bahçe'ye maçı kazandıracak. Belki de
karşılaşmadan sonra "F.Bahçe hiç bu kadar kolay Beşiktaş maçı
kazanmamıştı" diyeceğiz. Fenerbahçe uzun zamandır ilk defa 'takım
gibi takım' oldu. Milan karşısında da bunu kanıtladı. Bu sezon
geriye düştüğü halde üç maçı kazanmayı başardı. Rakip kim olursa
olsun bu önemli bir özelliktir. Pazar günkü maçta futbolcuların
performansı veya tribünlerin baskısı kadar, mantalite farkı da
skorun üstünde önemli rol oynayacaktır. Fenerbahçe geçen seneden
beri Beşiktaş sendromu yaşıyor. İki sene önce şampiyonluktaki
rakipleriydi; geçen sene ise iki kez yenildikleri... Bunların
üstüne bir de Malmö yenilgisinden takımlarını alkışlarla uğurlayan,
Fenerbahçe maçını daha önemseyen 30 binlik taraftar grubu
eklenecek. Bu ortam maçın yönünü belirleyecek. Çünkü Çalımbay,
F.Bahçe'yi saldırarak yenemeyeceğini biliyor. Ama taraftarları
takımdan bunu isteyeceklerdir. İki görüş birbiri ile çarpışacak.
Beşiktaş kaos yaşayacak. Daum'un bunun farkında olacağını
sanıyoruz. Geçen sene derbileri kaybetmemek için oynadı. Bir
tanesini kazandı. Bu kez de farklı düşünmeyecek. Ama herkesin ve
Daum'un gözünden kaçan bir şey var. Fenerbahçe takımının
karakterinde "Defansta kalayım" diye bir düşünce yok. Zaten
akıllarına geldiğinde de beceremiyorlar. Beşiktaş'ın yumuşak karnı
(defansif aksaklıklar), F.Bahçe'ye maçı kazandıracak 'nedenler'
olacak. Belki de maçtan sonra "Fenerbahçe hiç bu kadar kolay bir
Beşiktaş maçı kazanmamıştı" diyeceğiz. F.Bahçe'yi böylesine
sıkıntılı bir havada görülen maçta öne çıkartan bir çok neden var;
Duran toplar... Beşiktaş'ın yerleşme zaafları görülüyor.
F.Bahçe'nin ise en iyi olduğu nokta bu. Beşiktaş seyircisi...
F.Bahçe'ye karşı boş alan bırakmak risk. Milan bile bunu yapamadı.
İnönü'dekiler takımlarının beklemesine 'rıza' göstermez; takım da
tribünlere rağmen sahasında bekleyemez. Fırat Aydınus... İlk
derbisi de bu iki takım arasındaydı. Emre'nin Nobre'ye
yaptıklarını, Carew'in Hooijdonk'a tokadını atladı. Daha dikkatli
olmak, tribünden etkilenmemek zorunda. Yıldızlar... Anelka, Alex ve
Tuncay'a, bu kez daha çok hücumlara katılan Aurelio da eklendi.
Beşiktaş'ın performansı Okan ile paralel. Tümer bile Okan'ı
arkasına alınca coşuyor. Sakatlıklar... Beşiktaş Ailton sakatlandı,
çaresini bulamadı. F.Bahçe'de Appiah'ın durumu belirsiz ama Kemal,
Milano'da iyi bir alternatif olduğunu gösterdi. Korku... Lig'deki
iki beraberlik ve bir yenilgiye, Malmö şokunun eklenmesi Çalımbay'ı
da, oyuncuları da strese soktu. F.Bahçe maçını final havasına
getirdi. Bu tarz ortamlar oyun dengede gittiği sürece avantaj
olabilir. Ama F.Bahçe öne geçerse, iş terse döner. Korku, hataları
getirecektir.