Depremle ilgili ŞOK İDDİALAR!
Abone olMarmara'nın altı çatırdaya dursun deprem denetimlerinde tam anlamıyla fiyasko yaşanıyor
Gemlik Körfezi ve Balıkesir'de meydana gelen 5.2 büyüklüğündeki
sarsıntıların ardından gözler yeniden depreme karşı alınan
önlemlere çevrilirken, bu konudaki iki önemli kuruluşun
yöneticileri şoke edici açıklamalar yaptı.
Deprem Ulusal Deprem Konseyi Başkanı Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, yapı
denetiminde kara delikler bulunduğunu belirterek, "Yapı denetim
şirketleriyle müteahhitler pazarlık yapıyor. Pazarlık çerçevesinde
depreme dayanıklı olmayan yapı üretimi ortaya çıkıyor" dedi.
'Umduğumuz gibi olmadı'
1999 depreminden
"sözüm ona denetimi yapılmış" yüz binlerce binanın yıkıldığını
anımsatan Ulusal Deprem Konseyi Başkanı Eyidoğan, "1999 depremi
gösterdi ki, yapılması gereken denetimlerin hiçbiri yapılmamış.
2000 yılında hükümet 595 sayılı kanun hükmünde kararnameyi çıkardı"
diye konuştu. Böylece profesyonel bir denetim sisteminin
getirilmesinin amaçlandığını vurgulayan Eyidoğan, şunları
kaydetti:
"Kararname, artık yapı denetiminin kurulacak özel şirketler eliyle
yapılmasını öngörüyordu. Şirketlerde inşaat mühendisi, mimarlar,
makine mühendisleri, elektrik mühendisleri olacaktı. Böylece hem
zemin etütleri hem de inşaat kurallarına göre yapılması
mükellefiyeti geldi. Biz de yapı denetiminin daha profesyonel
olacağına sevindik. Eksikleri vardı; ileride gelişir, yerleşir diye
düşünüyorduk. Bu kararnamenin kanuna çevrilmesi gündeme geldi. Daha
sonra 4078 sayılı yapı denetim yasası çıkarıldı. Ancak 595 no'lu
kararname yasaya dönüşürken, içindeki bazı yaptırımlar zafiyete
uğradı ve kaldırıldı."
Profesyonellik kaldırıldı
Yürürlükteki yasada
aksayan en önemli şeyin, kurulan yapı denetim şirketlerinin
profesyonel mühendis sistemine dayanmadan çalışması olduğunu
belirten Eyidoğan, şöyle devam etti:
"Yasanın gereği gibi uygulanmadığını görüyoruz. Boşluklar ve
bunların revize edilmesi gerekiyor. Çünkü bu haliyle suiistimale
çok açık, şikâyetler geliyor. Bazı yapı denetim şirketlerinin
müteahhitlerle anlaşarak daha ucuza sözüm ona denetim yapıyormuş
gibi denetim yaptıklarına dair şikâyetler var."
Eyidoğan, yeni yapı denetim yasa taslağının da aylardır TBMM'de
beklediğini sözlerine ekledi.
Kamu binaları denetim dışı
1999 depreminden
sonra çıkarılan 595 sayılı kanun hükmünde kararnameye göre yapı
denetiminin yapılacağı il sayısının 27 olduğunu, ancak sonradan
hazırlanan yasayla 19'a indirildiğini belirten Eyidoğan, "Bunun
dışında kamu yapıları yapı denetiminden muaf tutuluyor. Devlet,
'kendim denetlerim' diyor. Ayrıca TOKİ'nin yaptığı toplu konutlarda
denetim şirketleri devre dışı" dedi.
'Bir daha iş alamam korkusu hâkim oldu'
Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Derneği Genel Başkan Yardımcısı
Recep Keskin, müteahhitlerle yapı denetim kuruluşları arasındaki
pazarlığı şöyle anlattı:
"Bir müteahhit yapacağı binanın denetlenmesini istiyor. Ancak yapı
denetim kuruluşuna gittiği zaman kendi şartlarını da öne sürüyor.
'Şartlarımı kabul edersen işi sana veririm' diyor. Müteahhit,
belirlenen standart rakamlar bu olmasına rağmen, işini yüzde 30,
yüzde 50'lere varan tenzilatlarla yaptırmak istiyor. Eğer kabul
etmezse başka yapı denetim kuruluşuna gidiyor. Kuruluş kabul
ederse, yüzde 3'lük payı yüzde 1.5'lara düşüyor. Bu düşük fiyatlara
hiçbir kuruluş, denetimini hakkıyla yapamaz, denetleme imkânına
sahip olamaz. Çünkü ucuza yaptığı için denetleyecek kimseyi
barındıramaz. Yani onlara iş yaptıramaz. Müteahhitle iyi
geçinemezse de bir daha iş alamaz. İş alamam korkusuyla yapı
denetim kuruluşlarının yüzde 99'u, müteahhitlerin yapı hatalarını
görmezden gelmek durumunda kalıyor."
Kaynak:www.milliyet.com.tr