Depremi önceden bileceğiz
Abone olDeprem önceden haber verilemez deyip kestirip atıyorlardı ama sonunda bilimsel bir çalışma yapıldı. Naci Görür yeni gelişmeleri açıkladı;
İTÜ Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Naci Görür
depremle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu: “Fayın kimsayal
özelliklerinde ani değişiklikler olduğunda deprem geliyor demektir.
Denizin altına gözlem evi kuracağız. Böylece depremi önceden haber
vermek mümkün olacak”
Naci Görür depremle ilgili sorulara şu cevapları verdi:
MARMARA FAYINI GÖRDÜM
2007'de Notülüs'le 1230 metreye 45 dakikada indik. Dibe indiğimizde
ışıklar yandığında denizin tabanı ay gibi delik deşikti.
Denizin altında fayı gördüğümde inanamadım. Suyun altında uyuyan
devi gördüm. Tıpkı 17 Ağustos gününden hemen sonra o kırığı
gözümüzle gördüğümüz gibi, fay denizin altında çatlak kırıklarıyla
duruyordu.
DİPTE NELER OLUYOR?
Fokur fokur kaynıyor. Fay o halde yani el bombasının pimi
çekilmiş, her an patlamaya hazır. Uyuyan devi gördüm
İnanılmaz gaz çıkışları var, su çıkışları var. Bunlar depremden
önce körfezde de vardı. O zamanda görmüştüm. Bu gazlar ve bu su
depremin olduğu derinliklerden geliyor. Fay o derinlere iniyor.
Kimsayal özelliklerinde ani değişiklikler olduğunda deprem
geliyor demektir.
DEPREMİ ÖNCEDEN HABER VERMEK MÜMKÜN OLACAK
Joshua Gemisi'yle 24 Ağustos saat 8'de Marmara'ya araştırma yapmak
için açılıyoruz. Diğer üyelerimizle birlikte bilimsel
araştırmalarımız başlayacak ve 1 Ekim'e kadar devam edecek.
Araştırmaları, Fransız Johua gemisiyle yapacağız. Burada
insansız denizaltı kullanacağız. 22 Eylül'de İtalyan gemisi gelecek
8 Ekim'e kadar sürecek.
Marmara'nın altına denizaltı gözlem istasyonu kurmak
istiyoruz. Fay boyunca çıkan gazları inceleyeceğiz.
Depremden böylelikle önceden haberimiz olacak.
'Eso-net' diye bir proje var. Bu, Doğu Asya'da büyük tsnami
felaketinden sonra AB korktu. Doğu Akdeniz'de tsunami olursa,
başımıza böyle iş gelmesin diye bu projeyi başlattılar. Bu,
sadece doğal bütün afetleri, tsunami, denizaltı volkan patlaması,
denizaltı heyelanlarını önceden haber veriyor. Tsunamiyi
bir iki saat önce haber veriyor. Depremlerin belirtileriyle ilgili
bize uyarılar veriyor. Ve bizde ilgilileri uyaracağız.
İSTANBUL DEPREMİNİN TARİHİ BELLİ
MARMARA'YI TSUNAMİ VURACAK!
İSTANBUL DEPREMİ 2029'A KADAR OLACAK
“İstanbullu depremle kıyameti yaşayacak” diyen Naci Görür,
İTÜ ile yapılan araştırmada depremin 2029'a kadar olacağını
söyledi. Görür “Ya da yarın” dedi.
İstanbul Teknik Üniversitesi olarak bir araştırma yaptık. Bu da
uluslararası dergilerde yayınlandı. 1999 yılından sonra “30
sene içinde İstanbul depremi gerçekleşecek" dedik. Şu anda
o fay el bombası, el bombasının pimi çekildi. Her an patlayabilir.
2029'a kadar deprem olabilir. Yarın da olabilir, 1 hafta
sonra da deprem olabilir. “2016'ya kadar bu deprem olup
bitecek” diyen arkadaşlarımız da var.
DEPREM GÜNÜNÜ TASVİR EDEMİYORUM
Bugün İstanbul'da büyük bir deprem olsa koskoca İstanbul mahşer
gününe döner. Her yer ana baba günü olur. İnsanlar o gün gerçek
mahşeri yaşar. Binlerce bina ya kökten yıkılır ya da çok ağır hasar
görür. Binlerce insan ölür. On binlerce insan yaralanır, bunları
taşıyacak hastanelerimiz olmaz. Yollar kapanır, herhangi bir yere
gidemezsiniz. Göçük alanında çalışmalar çok zor olur. Belli
bir saat geçtikten sonra göçükten canlı insan çıkarmak
imkansızlaşır. İstanbul'da açlık, susuzluk ve hastalıklar
olabildiğine yaygınlaşır. Ben o günü tasvir bile
edemiyorum.
MARMARAYA'YI TSUNAMİ VURACAK
Biri çıkıp diyor ki, "Marmara'da tsunami olmaz."
Bunu kendi mantalitesine göre söylüyor. “Marmara küçük
olduğuna göre de tsunami olmaz" diyor. Böyle bir
mantıksızlık olamaz? İstanbul'da bugüne kadar 60'ın üzerinde
tsunami olduğu bilimsel olarak saptandı. 1999'da bile
tsunami oldu, 2 metrenin üstünde. “Tsunami olmaz” diyenler doğru
söylemiyor. Tarihte bile Marmara sularının, surları aştığı
söyleniyor. Size nerelerde olacağını da söyleyeyim. Marmara kıta
yamacının kuzey şeridinde tsunami olabilir. Tekirdağ Çukurluğu'nun
kuzeyi, Orta Marmara Çukurluğu'nun kuzeyi ve Çınarcık çukurluğunun
Kuzeyi ve Tekirdağ Çukurluğu'nun güneyi.. Ayrıca, Körfez de tehlike
altında.
DALGA BOYU 10 METRE OLACAK
Tsunami'de dalga boyu 5- 10 metre arasında olabilir. Ya da
daha uzun. Bulunduğun yerden gelişine göre değişir.
Depremden sonra dakikalar içerisinde dalgalar kıyıya ulaşır.
Tsunami dalgası bir yerden gelip de Boğaz'a giriyorsa, dalgayı daha
da hızlandırır. Dalgadan kaçmak için tepelere doğru kaçalım. Ya da
binanın tepelerine çıkalım. Yüksekliği seni altına
almıyorsa kurtulursun. Yükseklere çıkmak lazım. Denizaltı gözlem
istasyonların olursa önceden haber verilir. Halk
kaçabilir, tsunamiden korunabilir. Bir de sahilde doldurdukları
alanlar var ya, onların faydası da var, zararı da. O da ayrı bir
konu...
GÖÇÜK ALTINA GİRMEDEN BİR ŞEYLER YAPIN
Yetkililer insanlar göçük altına girmeden neler yapılır noktasında
hummalı bir faaliyet göstermiyorlar. Binaları olabildiğince
hızlı ve etkili bir şekilde gözden geçirip, onları tümüyle göçüp
insanları öldürmeyecek hale getirmenin yollarını
bulmalı... Bakın hasar görmemelerini sağlamalılar
demiyorum, bırakın depremde binalar hasar görsün. Zaten hasar
görmemeleri mümkün değil. Ama tümüyle bu binalar göçüp, insanların
içinden sağ çıkmalarını engellemesin, önemli olan bu. Bunun için
binaları elden geçirmek, kuvvetlendirmek lazım. Doktorlar
ve helikopterler nerede bulunsun. Elektrik trafo ve su hatları bir
an önce nasıl devre dışı bırakılsın. “Konu hakkında bir
şeyler yapın” diyorum, ama olmuyor.
BAYEZID DEPREMDEN KURTULDU
Dolmabahçe Sarayı, Topkapı Sarayı, Ayasofya, Sultanahmet Cami,
Fatih Camii tarihteki depremlerde büyük zarar gördü. Bugünkü
şartlarda büyük hasar görme ihtimalleri çok fazla. Ülkemizin deprem
tarihinde 1509 İstanbul Depremi Bolu'dan Edirne'ye kadar kendini
hissettirdi. Odadan çıkınca bir şey olmadı. Depremde şehir halkının
yaklaşık yüzde 10'u ya öldü ya da yaralandı. 109 cami ve 1070 ev
yıkıldı, surlar zarar gördü, Ayasofya Camii'nin minaresi yıkıldı.
2. Bayezıd'ın Topkapı Sarayı'ndaki yatak odası da depremden
sonra çöktü, ancak padişah bir saat önce odadan ayrıldığı için ona
bir şey olmadı. Yoksa 2. Bayezıd depremde ölecekti.
Günlerce Topkapı Sarayı'nın bahçesine kurdurduğu çadırda yattı.
İSTANBUL'A GİRİŞ VİZEYLE OLSUN
Depremden daha fazla etkilenmemek için Osmanlı'nın yaptığı gibi
İstanbul'a gelmeyi vizeye bağlayalım. Hukümet İstanbul'a giriş
yapmak isteyen herkesten tek tek vize istesin. Bunu da göz
göre göre cinayet işlemek istemiyorum diyerek yapsınlar. Böylece
depremde ölenlerin sayısı azalır. Japon Başkonsolos
Yardımcısı 8 ay önce beni ziyaret etti. Bana “Size
yalvarıyorum, halkınızı uyarın, İstanbul'da büyük bir deprem
olacak” dedi.
Bugün