Denktaştan AKPye ŞOK SUÇLAMA
Abone olMilletvekili transferleriyle kurulan Özgürlük ve Demokrasi Partisi'nin arkasında AKP mi var?
KKTC'de yaşanan siyasi çalkantıda koalisyon dışında kalan DP
Genel Başkanı Serdar Denktaş, konuştu. Serdar Denktaş kendi partisi
ve CTP'den milletvekili transfer edilerek Özgürlük ve Demokrasi
Partisi'nin kurulmasında AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban
Dişli'nin rolü olduğunu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da
isminin kullanıldığını açıkladı.
"Kıbrıs'ta ilk kez din ve siyaset bir araya geldi" diyen Denktaş,
hükümetin bozulmasının ardından Türkiye'deki askeri yetkililerin de
kendisini aradığını, ancak AKP hükümetinden kimsenin aramadığını
belirtti.
Serdar Denktaş, ortağı olduğu CTP-DP koalisyonunun bozulmasına
neden siyasi krizin perde arkasını şöyle değerlendirdi:
KİRLİ OYUN
Kıbrıs'ta bir hükümet devam ederken, başka partilerin
milletvekileriyle temas kurulup istifa ettirilerek hükümet bozuldu.
O milletvekillerine parti kurdurulup yeni koalisyon oluşturulacak.
Türkiye'deki Güneş Motel olayının tıpatıp aynısı, kirli ve çirkin
bir oyun. Bunların toplanma yeri de Salamis Bay Oteli.
Cumhurbaşkanı Talat da son derece rahatsız. "Elimde olsa istifayı
kabul etmezdim" diyor. Tüm muhalefet partileri boykot kararı aldık.
Transferle oluşan, partiyle hükümet kurarlarsa sine-i millet
noktasına gideceğiz.
AKP İŞİN İÇİNDE
AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli bu işin içine
bulaştırıldı. Bu milletvekilleri Türkiye'de onunla buluşmuş. Adaya
döndüklerinde de "Ankara bizi ikna etti" açıklamaları yaptılar.
Kıbrıs'taki genel kanaat de Şaban Bey'in Başbakan Erdoğan'ın çok
yakını olduğu, ona sormadan nefes bile almayacağı. Herkeste
Başbakan'ın bilgisi ve onayı olduğu, aksi halde böyle çalışmanın
yürütülemeyeceği kanaati hâkim.
AKP GİBİ PARTİ OLACAK
Kıbrıs'ta bugüne kadar birbirine hiç bulaştırılmayan
dinle siyaset bu sefer bulaşmış durumda. Kıbrıs'taki Din İşleri
Başkanı Ahmet Yönlüer'in girişimiyle din-siyaset koalisyonu
kuruluyor. CTP'nin hükümet ortağı olacak yeni partinin kuruluşuna
bu müftü, "AKP gibi dini ve milli duyguları bütünleştiren bir parti
de burada oluşacak" diyerek fiilen aracı oluyor. Bu kişi yemin
ederek "Erdoğan ve AKP bunu istiyor" diyor. Yine Erdoğan'ın adını
kullanarak işadamlarından parasal imkânlar sağlıyor.
MÜDAHALE ETMEYİN
Türkiye ile Kıbrıs iki ayrı devlet ve iki ayrı demokrasidir.
Müdahaleler çok farklı boyuta ulaştı. Bunun topyekûn durması lazım.
Biz nasıl Türkiye'de hangi hükümet iktidara gelirse gelsin o
hükümet ile iyi çalışmak zorundaysak aynı şekilde Kıbrıs'ta halk
iradesiye hangi hükümet gelirse gelsin Türkiye de aynı ilişkiyi
yürütmek ve müdahale etmemek zorunda. AKP yönetiminin derhal çıkıp
Kıbrıs halkına "biz bu işin arkasında değiliz" demesi lazım.
ASKERLER ARADI
Yurtdışındayken hükümetten atılan biri olarak aramayı
değil aranmayı bekledim. Askerler aradı. Ama ne Erdoğan, ne de Gül
aradı. Hepsiyle kişisel temasım var, aramalarını beklerdim.
TAVİZ Mİ VERİLECEK?
Başbakan Ferdi Sabit Soyer, "Ekim'de Kıbrıs'la ilgili
gelişmeleri engelleyeceği için hükümeti bozduk" diyor. AB Dönem
Başkanı Finlandiya'nın Maraş'ın Rumlara iadesi, Magosa Limanı'nın
BM ya da AB egemenliğinde kullanıma açılması önerileri var. Bunlara
karşı olduğumuz biliniyor. Ama Kıbrıs'ta bunu kabul edecek hükümet
yoktur. Demek ki farklı bir şey pişirilecek.
Haber: Utku Çakırözer
Kaynak:www.milliyet.com.tr