Denktaş'ın statükoculuk gerekçesi

''Bunlar şunu bilsinler: Biz devlete ve egemenliğe sahip çıkanlardan yanayız, statükoculuk bu ise statükocuyuz. Ve halkımız da bu noktaya gelmezse tümüyle, Türkiye'nin de elini zayıflatırız, Kıbrıs elden gider'' dedi. ''Kıbrıs elden gider'' lafının, ''Kıbrıs Türkü Rum'un kulu, kölesi olur'' anlamına geldiğini kaydeden Denktaş, ''Kul ve köle olmak isteyen varsa, bu yalakacıların yazdıklarını okusunlar, onların yoluna gitsinler. Kul, köle olmak istemeyen varsa, bizi dinlesin ve devletine sahip çıksın'' diye konuştu. Denktaş, bugünkü bir kabulü sırasında, Türkiye'deki bir asteğmene gönderdiği mektupla ilgili gazetelerde çıkan yorumlara yanıt verdi. Cumhurbaşkanı Denktaş, ''Kıbrıs meselesi kaybedilmiştir'' sözüne bağlı olarak, ''Denktaş pes etmiştir, statükocular'' gibi laflarının gündeme getirilmek istendiğini belirtti. ''BİZ PES ETMEYİZ'' Denktaş, şöyle konuştu: ''Biz pes etmeyiz. 52 yıldır pes etmedik. Böyle giderse kaybedilecek bir davanın mesajını verdik. Ve bazı satılmış kalemlerin gayretiyle kaybedilmekte olan bir dava vardır. Bunu biz gündeme getiriyoruz. Eğer benim bu ikazım da hala Denktaş fobisiyle hareket eden insanları birazcık olsun 'Kıbrıs ne oluyor, nereye götürülüyor, devletimize sahip çıkmazsak ne oluruz' noktasına getirmezse, hiçbir şeye getirmez demektir. Emin olsunlar ki devlete sahip çıkanlar vardır. Var olmaya devam edecektir. Kazanılmış olan devlet ve egemenlik, onun bunun hatırı için heba edilmez. Rum'a bahşedilmez. ''DEVLETİ HİBE OLARAK VERECEK İNSAN YOKTUR SANIRIM'' ''21 yaşına gelmiş devleti Rum'a hibe olarak verecek insanın olmadığını sandığını'' kaydeden Denktaş, ''yalnız, yanlış yapılmaması gerektiğini'' ifade etti. Denktaş, dünyaya, devlete sahip çıkıldığının, sahip çıkılmaya devam edileceğinin gösterilmesinin şart olduğunu belirterek, bunun göstergesinin de, devleti daha iyi, daha salim yapmak için canla başla uğraşanlar olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Denktaş, ''İkazım yerindedir. Böyle gidersek, devlete, egemenliğe ve ekonomiye sahip çıkmazsak, altımızdan çekerler alırlar ve ondan sonra ah ile vah ile günlerimizi doldururuz'' dedi. ''İNŞALLAH BAŞVURUR'' Cumhurbaşkanı Denktaş, Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un, ''AB izolasyonları kaldırma yönüne girerse mahkemeye başvuracağım'' yönündeki açıklamasını yorumlamasının istenmesi üzerine ise ''İnşallah başvurur. Niyetini tüm dünya görür'' dedi. ''Akritas Planı'nın yapımcısı ve uygulayıcısı, (eski Yugoslavya lideri Slobodan) Miloşeviç'in paralarının aklayıcısı'' olarak nitelediği Papadopulos'un ve onun etrafındakilerin Kıbrıs'ta ne yapmak istediklerini Avrupa'nın anlaması gerektiğini belirten Denktaş, herkesin, ''Rum'un yeniden Kıbrıs'ın tümünü almak için yıkamayacağı, sağlam, egemenliğe ve iki devlete dayalı bir anlaşma yoluna gelmesini'' diledi. Denktaş, ''iki devlete dayalı anlaşma'' dediğinde, ''İki ayrı devletin ayrı ayrı tanınmasını mı istiyorsunuz?'' diye sorulduğunu dile getirerek, ''İki devlet ayrı ayrı tanınsa, birleşme çok daha kolay olur. Biz onu da söylemiyoruz. Biz diyoruz ki; iki ayrı devletin ve iki ayrı egemen halkın varlığını kabul edin, Rum'a da kabul ettirin ve esas egemenlik temeli üzerine kurulsun, o zaman görürsünüz ki, Rum'un iştahı devam etmez ve uzlaşma yoluna gelir. Başka türlü gelmez'' dedi. ''DİZ ÇÖKMÜŞ OLANLAR AYAĞA KALKSINLAR'' ''Barış, uzlaşma diyerek sanki de Rumların önünde diz çökmüş gibi duranların ayağa kalkmasını'' isteyen Denktaş, Rum'un uzlaşmaya ihtiyacı olabilmesi için herkesin ayağa kalması gerektiğini söyledi. İki devlet bulunduğunu, yapılması gerekenin sınırları ayarlamak, mal-mülk mübadelesini halletmek olduğunu belirten Denktaş, ''ABD ve İngiltere temsilcilerinin karma karışık anlaşmalar yaparak halkın boğazına sokmaya çalışmalarının kabul edilmez yaklaşımlar olduğunu'' söyledi.