Denktaşın Ergenekon öfkesi
Abone olDenktaş, Ergenekon'da, adının bazı telefon konuşmalarında geçmesiyle ilgili sert konuştu. Denktaş ayrıca Ergenekon'da suçlanmayı beklediğini açıkladı.
KKTC'nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Lefkoşa'daki
çalışma ofisinde düzenlediği basın toplantısında, “Ergenekon”
soruşturmasında, adının bazı telefon konuşmalarında geçmesiyle
ilgili olarak basında çıkan haberlere yanıt vererek, şunları
söyledi.
“Türkiye'de 'Ergenekon' davası adı altında, laikliğin tehlikede
olduğunu, ılımlı İslam diye Türkiye'nin bir yerlere götürülmekte
olduğunu gören, Atatürkçü, Cumhuriyete sadık, vatanperver
insanların tevkif edildiğini, bir çoğunun 7-8 ay, bir
tanesinin 13 ay yattıktan sonra evinden ölüme gönderildiğini ve
niçin tevkif edildiğini bilmediğini görüyoruz, üzülüyoruz. Şüpheyle
içeriye alınan insanlar, 'içerde kal, ben delil arıyorum, ben delil
bulduğumda aleyhine dava getiririm' dercesine hapiste
tutulmaktadırlar.”
Denktaş, “Baroların, önemli avukatların ve Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) 'Bunun mümkün olmayacağını'
açıkladığını” kaydetti.
Türkiye'den bir gazeteden arandığını, “Ergenekon”
soruşturmasında adı geçen bir kadının telefon konuşmalarında
isminin geçtiğinin sorulduğunu anlatan Denktaş, kendisine herkesin
gelip gideceğini, ancak bu kadını tanımadığını belirterek, o
dönemin randevu defterlerini araştırdığını, bu kadınla bir
görüşmesinin olmadığını söyledi.
SUÇLAMALARI YALANLADI
Taş Demir adında birinin, ART'nin Kıbrıs frekansının alınmasında
kendisine 3-5 bin dolar ödendiğini ve arsa alımlarıyla ilgili
iddialarda bulunduğunu belirten Denktaş, 'bunun büyük bir
yalan olduğunu ve böyle bir şey olmadığını” kaydetti.
Frekans alımıyla bir ilgisinin olmadığını, frekans sağlayan ilgili
kurumun, bu konuda bir etkisinin olup oladığına dair gerekli
açıklamayı yapmasını isteyen Denktaş, kendisi aracılığıyla
yapıldığı iddia edilen arsa satışının da İhtiyat Sandığının
ihalesiyle en yüksek teklifi veren Türk Metal Sendikası'na
yapıldığını anlattı.
Denktaş, şöyle devam etti:
“Böyle bir zamanda birden bire bu niye çıkıyor; Türkiye'de seçimler
var, Kıbrıs'ta seçimler olacak. Herhalde Denktaş adına
kızgın olan bazı makamlar, 'bu ismi kirletin, Türkiye'de Kıbrıs'ta
fazla seviliyor, söylediklerine insanlar inanıyor, onun için bunu
kirletmeye başlayın, arkasını daha getiririz'
demektedir.”
“Bu yalanlarla Türk halkının korkutulduğunu ve sindirildiğini”
ifade eden Denktaş, “herkesin, telefonum dinleniyor mu diye
telefonunu kullanamaz hale geldiğini, Türk milletinin buna layık
olmadığını” söyledi.
BUNLARI BEKLİYORDUM
“Ergenekon'un ne ve başının kim olduğuna dair bir mahkeme kararı
olmadığını” kaydeden Denktaş, “Ergenekon”la ilgili suçlamaları
beklediğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Bunları ben bekliyordum, çünkü Türkiye'de Kıbrıs davasını
savunuyorum. Kıbrıs davasının içinde bulunduğu kanal, 'tek devlet,
tek halk, tek egemenlik ve Avrupa normlarının kesintisiz
uygulanacağı” bir ortama doğru götürülmekte. Gelip giden
ABD, İngiltere ve AB yetkililerinin yaptıkları beyanatlara
baktığımızda, Rum tarafının Annan planında reddettiği, kabul
etmediği ne varsa, kabul edebilir hale getirmek için bir gayret
vardır.”
Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın, Rum Başpiskopos
ve EOKA derneklerine verdiği özel bilgilerden sonra, Başpiskopos ve
EOKA derneklerinin bundan memnun olduğunu açıkladığını anlatan
Denktaş,sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eğer hala Kıbrıs Türkleri ve Türkiye işlerin teslimiyete gittiğini
görmez ve bu kanaldan çıkmazsa tehlikeli bir kanalda olacağız.
Bunları söylediğim için herhalde gücenenler vardır ve beni
susturmak istiyorlar ama bunlarla susturamazlar. Türk
milletine milli davamızın ne olduğunu, nerelere gitmekte olduğunu
söylemek bizim borcumuzdur, Sayın (KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali)
Talat'ı ikaz etmek bizim görevimizdir. “