Denktaş: Plan değişmezse 'hayır'

KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Annan planının olduğu gibi kabul edilmesi halinde, Kıbrıs Türk halkının yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını söyledi. Annan planı uyarınca olası bir anlaşmada Rumlara verilmesi öngörülen Güzelyurt'ta ''İlçene Sahip Çık'' adıyla bir miting düzenlendi. Cumhurbaşkanı Denktaş, mitinge gönderdiği mesajda, Kıbrıs Türk heyetinin planda gerekli değişiklikleri yapabilmek için Türkiye ile birlikte İsviçre'de çalıştığını belirterek, ''Neticeyi sabırla bekleyeceğiz. Temsilcilerimize başarılar dilerim. Adaya alınları açık, vicdanları rahat olarak dönmelerini dileriz'' dedi. Atatürk'ün ''Yok olma tehlikesi, barış anlaşması yapmakla yok olmuş sayılmaz'' sözünü anımsatan mesajında Denktaş, şunları kaydetti: ''Etrafımıza baktığımızda bunun ne kadar doğru bir söz olduğunu görürüz. İsrail-Filistin, Bosna ve Kosova meselelerine bakalım. 1960'da Kıbrıs meselesi de halledilmişti. 1963'te yeniden ölüm kalım mücadelesi vermeye zorlandık. O halde barışın, uzlaşmanın kalıcı olması gerekir. Bunun için iki kesimliliğin, eşit egemenliğin, Türk garantisinin devamını istiyoruz. Ancak AB yasaları buna müsaade etmez. Bu nedenle bunların birincil yasa haline getirilmesini bekliyoruz. Aksi halde bize verilmiş görünen haklar da toprak olup gidecektir. Sizler bir devlet yaratmış insanlarsınız. Devletimize ve devletinizin içerip simgelediği hak ve hürriyetlere, egemen eşitliğe, Türkiye'nin garantisine dört elle sarılacağınızdan kuşkum yoktur.'' Annan planını kabul edilebilir bir hale getirmek için devam eden uğraşların 31 Mart'ta sona ereceğini ve gerçek durumu o zaman göreceklerini belirten Denktaş, o zaman daha net konuşabileceklerini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Denktaş, mesajında şunları belirtti: ''Sizinle el ele, gönül gönüle hak ve hürriyetlerinizi koruyan bir uzlaşma için uğraşacağız. Annan planı evet diyeceğimiz bir hale getirilmişse, plana birlikte evet diyeceğiz. Bu plan yeterince değişmemiş ise birlikte hayır diyeceğiz. Hak yolunda Atatürk'ten feyz alarak yarınlara sahip çıkacağız. Önümüzdeki günler 'birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için'' diyeceğimiz tarihi günlerdir. Davamıza ve birbirimize güvenerek yolumuza devam edelim''