Denktaş görüşmeye hazır ama
Abone olKKTC Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş, Türk tarafı olarak adada bir çözüme hazır. Denktaş'ın bir şartı var. Annan Planı'nın 5. versiyonunun gerisine düşülmemesi.
KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş,
Türk tarafı olarak adada bir çözümü arzuladıklarına ve bu iradenin
24 Nisan referandumlarında da ortaya konulduğuna işaret ederek,
''Annan Planı'nın 5. versiyonunun gerisine düşülmemesi koşuluyla
müzakerelere hazır olunduğunu'' belirtti. ancak görüşmelerin
başlayabilmesi için Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un çözüm
için çalışacağı ve bu yönde bir iradeye sahip oldukları konusunda
BM Genel Sekreter Kofi Annan'ı ikna etmesi gerektiğini söyledi. AA
muhabirinin sorularını yanıtlayan Denktaş, ''Kıbrıs konusunda
müzakerelerin başlayabilmesi, Rum lider Papadopulos'un çözüm için
bu kez gerçekten samimi olduğu konusunda BM Genel Sekreteri Kofi
Annan'ı ikna etmesiyle mümkün olacaktır'' dedi ve Annan'ın
beklentisinin de bu olduğunu belirtti. Yeşil Hat Tüzüğü'nde yapılan
değişikliklerle ilgili bir soru üzerine, bu tüzüğün AB'nin
gündeminde yer alan Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nün yerini
alamayacağını kaydeden Denktaş, ''Bizim beklentimiz Doğrudan
Ticaret Tüzüğü'nün Mali Yardım Tüzüğü ile birlikte uygulamaya
konulmasıdır. Kıbrıs Türkünün izolasyonlardan kurtulmasına kapı
açacak adım budur. Rum tarafını bizimle uzlaşma noktasına gelme
konusunda da zorlayacak adım budur'' diye konuştu. RUM TARAFI İLE
GÖRÜŞME GİRİŞİMLERİ Güney Kıbrıs Rum Yönetimi yetkilileriyle resmi
ya da gayri resmi olarak görüşme girişimlerinde bulunduğunu
bildiren Serdar Denktaş, bu girişimlerinin amacının, pratikte
yaşanan sorunları gidermeye yönelik olduğunu söyledi. Serdar
Denktaş, şunları söyledi: ''23 Nisan 2003'te adada bizim
kararımızla geçişler serbest bırakılmıştı. Geçişlerin serbest
bırakılmasıyla birlikte yaşayarak gördük ki, bazı istenmeyen
olaylar da olabiliyor ve bunlar ciddi sıkıntı yaratıyor. Örneğin,
(işadamı Elmas) Güzelyurtlu cinayetinde ortaya çıkan durum buna
örnek teşkil ediyor. Bu konuları Rum yetkililerle karşılıklı
konuşabilmeli ve çözüm üretebilmeliyiz. Bunun başka yolu yok. Yarın
Güzelyurtlu olaylarının benzerlerinin iki tarafta da yaşanmasını
istemiyorsak, oturup konuşmalıyız. Ben bu yönde, bu konuları
görüşmek için girişim yaptım. Bakalım. Yaklaşımlarını göreceğiz.''
Denktaş, KKTC'den Güney Kıbrıs'a geçişlerde Rum tarafının KKTC
vatandaşlarına uyguladığı ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına
yönelik girişimleri de olduğunu belirterek, Rum yönetiminin, doğum
yerlerine bakmadan tüm KKTC vatandaşlarının Güney Kıbrıs'a
geçmesine izin vermesi halinde, kendilerinin de, Rumların KKTC'ye
geçişleriyle ilgili taleplerini değerlendireceklerini kaydetti.
''MESELEYİ AB ŞEMSİYESİ ALTINA SOKMAK İSTİYORLAR'' Serdar Denktaş,
''Rum tarafının Kıbrıs meselesini AB şemsiyesi altına taşıma ve
zamana yayarak hem Kıbrıs Türklerini, hem de Türkiye'yi zora
sokacak sonuçlar doğuracak yeni bir süreç başlatma arayışı içinde
olduğuna'' işaret ederek, şunları söyledi: ''Bunu kabul etmemiz
mümkün değildir. Kıbrıs meselesi BM şemsiyesi altında iki tarafın
da çözüm iradesine sahip bir şekilde eşit koşullarda masaya
oturarak çözümlenebilir. Böyle bir çözüm noktasına gelinceye kadar
tek bir Türk askeri dahi adadan çıkmayacaktır.'' ''Mayıs ayında Rum
tarafının da siyasi manevraları bir yana bırakıp, masaya dönmek
zorunda kalacağına inandığını'' belirten Serdar Denktaş, ''bunun,
Türk tarafının çözüm iradesini koruyarak, istikrarlı bir şekilde
haklarını koruma kararlılığını devam ettirmesi ve uluslararası
çevrelerin Rum tarafına baskı yapmasıyla mümkün olabileceğini''
kaydetti. ''Mayıs ayında başlayacağını öngördükleri yeni müzakere
süreci öncesinde masaya oturmadan, oradan hangi koşullarda
kalkılacağının belirlenmesinin müzakerelerin başarısı açısından
büyük önem taşıdığını'' vurgulayan Denktaş, ''Kıbrıs Türkünün artık
belirsizliğin ortadan kalkmasını istediğini, kendilerinin de bunu
ortadan kaldırma kararlılığında olduğunu'' söyledi. Serdar Denktaş,
müzakerelerde Rumların, Türk tarafının siyasi eşitliğine dayalı,
iki kesimliliğin var olduğu ve Türkiye'nin garantörlüğünün devam
ettiği bir çözüm yönünde uzlaşma noktasına gelmesi halinde,
''birleşik bir Kıbrıs olarak masadan kalkılacağını'' belirtti.
Denktaş, ''Hedefimiz belirsizliğin ortadan kaldırılmasıdır. Bu
konuda kararlıyız'' dedi. ''CUMHURBAŞKANLIĞINA DEĞİL BAŞBAKANLIĞA
TALİBİM'' Serdar Denktaş, ''Cumhurbaşkanlığı seçiminde DP'nin aday
gösterip göstermeyeceğine'' ilişkin bir soruya karşılık, ''bu
aşamada bu konuda bir şey söylemek istemediklerini'' belirterek,
''bir yandan Kıbrıs sorununun çözümüne, diğer yandan da genel
seçimlere endekslendiklerini, dolayısıyla 20 Şubat seçimleri
sonrasında bu konuyu parti yetkili organlarında tartışarak karar
vereceklerini'' söyledi. Denktaş, ''Bu konuda kesin olan tek bir
şey var, o da ben Cumhurbaşkanlığına aday olmayacağım. Ben
başbakanlığa talibim. DP bu seçimlerden güçlenerek çıkacak ve yine
iktidarda olacak'' dedi. AKEL'İN ÖNERİLERİ Serdar Denktaş, Rum
komünist AKEL partisinin, Rum Ulusal Konseyi'ne sunduğu Annan
Planı'nda 8 maddelik değişiklik önerileriyle ilgili bir soru
üzerine de, ''AKEL'in önerilerinin Annan Planı felsefesi ve
parametreleriyle bağdaşmadığını'' söyledi. ''BM Genel Sekreteri
Kofi Annan'ın aylardır Rum tarafının Annan Planı üzerinde istediği
değişiklikleri beklemesine rağmen Rumların bu yönde bir çalışma
içerisine girmediklerini'' ifade eden Serdar Denktaş, ''AKEL'in
yaklaşımları göstermelik. Annan Planı içerisindeki parametreler ve
dengeyle bağdaşmıyor. Kıbrıs sorununu BM'de farklı bir noktaya
taşımaya dönük samimiyetten uzak yaklaşımlar'' dedi. KKTC Başbakan
Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş, Türk tarafı olarak
adada bir çözümü arzuladıklarına ve bu iradenin 24 Nisan
referandumlarında da ortaya konulduğuna işaret ederek, ''Annan
Planı'nın 5. versiyonunun gerisine düşülmemesi koşuluyla
müzakerelere hazır olunduğunu'' belirtti.