Denizin ünlü besteciye etkisi
Abone olDeniz Gezmiş ve Alaattin Yavaşça ortak bir kaderde buluşmuşlar. İşte yaşananlar...
Savaş Ay Takvim'in Saklambaç ekinde bu hafta Türk Sanat Musikisi'nin duayeni Prof.Dr. Alaeddin Yavaşça ile söyleşi yaptı. Alaattin Yavaşça O Deniz Gezmiş'in silah arkadaşlarının kaçırdığı çocuğu ve bunun üzerine bestelediği şarkıyı gözleri dolarak anlattı.
Savaş Ay duayen besteciye "Hikâyesi en derin iz bırakan şarkı"sını soruyor.
Yavaşça şöyle anlatıyor:
HERKESİ BAĞLADILAR
"12 Mart hadisesine neden olan anarşi günleriydi. O devrin en büyük gizli örgütlerinden Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu'nun (THKO) İstanbul ekibi, 'Bakırköy Çamlık mevkiinde devrin en popüler ruh doktoru Rahmi Duman'ın köşkündeki kasada külliyetli miktarda nakit para var' diye bir istihbarat almış. Örgüt üyelerinden 5-6 kişi ( Yazarın notu: Ömer Ayna, Nahit Tören, Zerruh Vakıfahmetoğlu, Avni Gökoğlu ve İbrahim Öztaş, 15 Nisan 1971 Perşembe günü) benim de çok sevdiğim bir arkadaşım ve meslektaşım olan Dr. Rahmi Duman'ın köşküne gelmiş. Ancak bakmışlar ki Rahmi Bey evde yok. Bu defa içeride kim varsa bağlamışlar, bekliyorlar.
REHİN ALDILAR
Artık her nasılsa bu bağlananlardan biri kendini çözüp kaçmış, polise durumu anlamış. Polis de eve baskın düzenlemiş. Bunlar da Rahmi Bey'in o sıra Avusturya Lisesi'nde okuyan 15 yaşındaki oğlu Hakan Duman'ı yanlarına rehin alıp arka kapıdan kaçmışlar. Hakan'ı bir başka örgüt üyesinin evine götürmüşler. Rehin tutulduğu süre içinde de vakit geçirmesi için amacıyla Che Guevara'nın kitaplarını filan okutturmuşlar. Hatta canı sıkılmasın diye yazlık sinemaya film seyretmeye bile götürmüşler. Sonunda oradan buradan para bulundu, fidye ödendi ve kurtuldu çocukcağız. O devirlerde 250 bin lira az para değil tabii. Sonradan anlaşılmış bu paralar örgütün dağdaki kamplarına götürülmüş.
İÇİMDEKİ FIRTINA
Tabii çocuğun bu şekilde sağ salim kurtulmasına şükrettik hepimiz. Ama bir gün Rahmi Duman Bey bana geldi ve bir şiiri verdi. "Oğlum kaçırıldığında tek bir haber almadan günler geçti Aleaddin Bey. İçimdeki fırtınayı bu şiire döktüm. Beğenir bestelersin belki" dedi. Bu çok fazla popüler olmayan ama çok sağlam bir şarkıdır. Ve bir babanın evlat sevgisi, hasreti ve umutsuzluğunu fevkalade anlatır...
İŞTE O ŞARKI
Kimseyi böyle perişan etme Allah'ım yeter. /
Uyku tutmaz, bir ümit yok, gelmiyor hiçbir haber. /
Ağlamaktan gözlerim etrafı artık görmüyor/
Hazreti Yakup'a döndürdü beni hükmü kader. /