Denizden neler çıkmadı neler?

Sualtı Temizlik ve Bilinçlendirme Hareketi"nin Denizcilik ve Kabotaj Bayramı nedeniyle Harem"de denizin derinliklerine daldı. İstanbul"un 18 yerinde yapılan dalışlar içinde “En kirli ve yardıma en acil ihtiyacı duyan” kıyı şeridi olarak belirlenen Harem"de yine bildik görüntüler yaşandı.

Denizin dibini tarayan dalgıçlar, aralarında Türk Bayrağı, walkman, kuru sıkı tabanca, yüzlerce bira kutusu, uydu anteni ve sandalye gibi ilginç insansal atıklar buldu. Katı atık kirliliği açısından İstanbul"un en kirli noktası kabul edilen Harem"e dalan Sualtı Temizlik Hareketi üyesi gönüllü dalgıçlar, denizlerimizin nasıl tükendiğini gözler önüne serdi.

Otogar ve iskele nedeniyle şehrin en önemli geçiş noktalarından biri olan Harem"de tahmin edilenden çok daha fazla katı atık bulacağını bilen 25 amatör dalgıç, iki gurup halinde denize girdi. Yaklaşık 1,5 saatlik çalışma sonrası, dalgıçların deniz dibinden çıkarmış olduğu malzemeler görenleri şaşkına çevirdi. Çuvallarla satıha çıkartılan ve sergilenen tamamı insansal atıklar, etkinliği izleyen vatandaşların şaşırttı. Çalışma alanının Harem Otogarı"nın yanında olması nedeniyle çok sayıda otomobil lastiğine rastlandı.

Atıklar arasında, Türk Bayrağı, İncil, kuru sıkı tabanca, DVD, çanta, atlet, telefon kartları, balıkçı ağı, otomobil akümülatörü, sandalye ve masa saati gibi ilginç eşyalar çıkarıldı. Atıklardan çoğunun ise pet, kola ile cam şişelerden oluşması dikkat çekti. İl Çevre ve Orman Müdürlüğü ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi"nin katkılarıyla gerçekleştirilen etkinlikte, Sokakta Çalışan Çocuklara Yardım Derneği "e destek oldu.

Alanda stand kurarak çeşitli hediyelik eşyaları sergileyen çocuklar, dalgıçların torbalarının arasından çıkan, deniz yıldızı, yengeç ve balık gibi deniz canlılarını tekrar yaşam alanlarına göndermek için yoğun çaba harcadı. Yaklaşık 1 dönümlük alandaki çöpleri su yüzüne çıkartan dalgıçlar deniz dibindeki gördükleri ile ilgili ise; “Çok kötü koku var ve her yer yosunlarla sarılmış durumda. Kirlilik nedeniyle zaman zaman görüş alanımız daralıyordu. Burayı geçiş noktası olarak kullanan insanların ve gemilerin çöplerini atarak yok ettiğini görüyoruz. Kısa bir süre sonra Harem"de canlı yaşamına olanak kalmayabilir” şeklinde özetlediler.