Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını andı
Abone olCHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 6 Mayıs 1972’de idam edilen Deniz Gezmiş Hüseyin İnan ve Yus...
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında
yaptığı konuşmada, 6 Mayıs 1972’de idam edilen Deniz Gezmiş Hüseyin
İnan ve Yusuf Arslan’ı andı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında
yaptığı konuşmada, "Bugün 6 Mayıs aramızda çok önemli konuklar var.
6 Mayıs bizim için önemli bir gün. 3 fidanın darağacına
gönderildiği, demokrasinin hukukun katledildiği, toplumda derin
yaraların açıldığı gündür. Deniz’i, Hüseyin’i, Yusuf’u sabaha karşı
idam sehpasından uğurladık. Hiçbirisini bireysel bir amacı, çıkarı
yoktu. İstedikleri sadece özgür ve bağımsız bir Türkiye. İdealleri
uğruna gittiler. Onları her zaman anacağız, bu toplum asla onları
unutmayacak. Bu toplumda onların ayrı yeri var. Onlar bu ülkenin
dostları, onlar bu ülkedeki her gence örnek olan insanlar. Onları
tekrar şükranla anıyoruz. demokrasinin kolay kazanılmadı, uğruna
bedellerin ödendiğini de biliyorduk. 6 Mayıs’ta darağacına çıkanlar
arkalarına hiç bakmadılar. Düşündüklerinden asla ödün vermediler. O
nedenledir ki aradan uzun yıllar geçmesine rağmen onları anıyoruz.
Onlar bizim demokrasi şehidimiz. O açıdan demokrasi bize altın
tabak içinde sunulan bir şey değildir. Uğruna bedeller ödediğimiz
şeydir demokrasi. Neden siyasal idamların doğru olmadığı
söylüyoruz, bugün dönüp de geriye baktığımızda ne kadar hata
yaptığımız görüyoruz. Aynı hataları tekrar etmemek hepimizin ortak
görevi olmalıdır. Demokrasi temiz rejim ister. Yurttaşın hesap
sorduğu rejimdir demokrasi ama olmazsa olmazı saydam bir rejimden
geçer. Saydam olmak zorundadır" ifadelerini kullandı.
Dün parlamentoda 17 Aralık sürecinin farklı bir noktasına tanık
olunduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "17 Aralık bir iktidarın bir
ülkeyi nasıl soyduğuna tanık olduğumuz tarihtir. Ses kayıtlarıyla
ortaya konan bir gerçektir. 17 Aralık’ı 17 Aralık olarak görmemek
lazım. Nasıl başladı acaba bu süreç? Bütün yurttaşlarım şu gerçeği
bilsinler. 12 Şubat 2007 Kapıkule’de bir TIR yakalanıyor. 202 kilo
eroin bulunmuş. Tabutların altına yerleştirilmiş. Bu konuda bir
köpek olayı aydınlatıyor. Büyük rakam çıkınca olay araştırılıyor.
Geriye doğru gidiliyor. Kapalı Çarşı’da bir döviz bürosuyla
bağlantılı olduğu anlaşılıyor. Yargıca müracaat ediliyor, asıl
failler kimlerdir’ bunları araştıralım deniliyor. 17 Aralık
sürecinin başlangıcı burasıdır arkadaşlar. Bakanlar, bakanların
çocukları çıkıyor. Bunların hepsi tek tek saptanıyor. Sonra 18
Nisan 2013’te olayı MİT de fark ediyor. Döviz bürosunu çalıştıran
bir İranlı işadamı. MİT olayı görüyor, olayın hükümete ulaştığını
da görüyor. Bütün olayları anlatıyor, 3 sayfalık bir rapor. Zarraf
Muammer Güler’e telefon ediyor, ’MİT bizi takip ediyor mu’ diye.
Şimdi ben bütün seçim boyunca uyuyan vicdanlara seslendim, bir
ülkenin İçişleri Bakanı rüşvet aldı diye bir başka adamın önüne
yatmaz. Dün geldiğimiz süreç bu sürecin bir başka noktası. Bu
sürecin böyle olacağını hepimiz biliyorduk. İktidar kendisine darbe
yapıldığı söylemini geliştirdi, rüşveti siz aldınız. Paraları siz
aldınız, malı siz yediniz, darbeyi kim yaptı" diye sordu.
"ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE O RAPORLAR SORUŞTURMA KOMİSYONU’NA
GELECEK"
Dün parlamentoda bütün bu konuların ayrıntılı görüşüldüğünü
söyleyen Kılıçdaroğlu, "Önümüzdeki günlerde o raporlar Soruşturma
Komisyonu’na gelecek. Onları kamuoyuyla paylaşacağız ve göreceğiz.
Halk bunları öğrenmesin diye Meclis Tv’ye sansür getirdiler. Halk
hangi gerekçeyle öğrenmesin, niye sansür getiriyorsunuz? Bunun
sorumlusu TBMM’yi yöneten kişidir, yani Cemil Çiçek’tir.
Parlamentoyu halka kapatıyorsunuz, internet üzerinden yayını
engellemeye çalışıyorsunuz. Arkadaşlarımız uyarıyorlar, internet
üzerinde ağırlaşma var ulaşamıyor insanlar diye. Ama bunlar
bildiğimiz olaylar. ’Şu CHP’nin sesi bile çıkmıyor’ diyorlar"
şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, "Bakanlar konuştular, ben isterdim ki o bakanlar
konuşunca bütün yurttaşlar seyretsinler. Onlara da sansür
getirildi. Firavunlara, hırsızlara, yolsuzluk yapanlara ortak
olmayın, vicdanınızın sesini dinleyin. Emin olun dinlediğinizde
demokrasi egemen olacaktır" dedi.
KILIÇDAROĞLU, ALBAY ÖZENALP’İN ÖLÜMÜNÜN ARDINDAN YAZILAN ŞİİRİ
OKUDU
17 Aralık sürecinin iki şeyi ortaya çıkardığını belirterek,
"Bunlardan birincisi hükümetin devleti nasıl soyduğu, ikincisi
Ergenekon ve Balyoz davalarının nasıl fiyasko olduğunun iktidar
tarafından dillendirilmesini sağlandı. Bir başbakan bir istihbarat
müdürüyle niye görüşür? Emniyet Genel Müdürü, genel müdür
yardımcıları var, görüşmüyorsun ama bir İstihbarat Şube Müdürüyle
görüşüyorsun. Onun yargıyla bağlantılarını biliyor. Sen niye
görüşüyorsun. Söyledikleri doğru, yapılan bütün tutuklamalardan
onun haberi var. Bu olaylar başladıktan sonra 13 kişi hayatını
yitirdi. Murat Özenalp hayatını kaybetti, Mamak’ta cezaevinde
çocuklarıyla beraberken yere düştü ve hayatını kaybetti.
Başbakanlık koltuğunda oturacaksın, gıkın çıkmayacak ve bir şey
yapmayacaksın. Onlar Murat Albay için küçük bir şiir yazmıştı.
İzninizle onu okuyayım" diyerek Özenalp için yazılan şiiri
okudu.
Mart ayının vergi ayı olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Bu kadar
borcu var, vergi toplayacak. Vergi listeleri açıklandı. Listelere
baktığınızda milyarlık ihaleleri alanlar hiç yok. Sormak gerekiyor,
bu paralar nerede? İhaleler aldınız, nerede ödediğiniz vergiler.
Bunlardan birisi de Rıza Sarraf’tı. Türkiye’nin cari açığının yüzde
15’ini ben kapattım’ diyordu. Listelerde adı var mı, yok" dedi.
BORA GEZMİŞ VE İRFAN İNAN DA CHP GRUBU’NDA
Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan’ın idam edilmelerinin
42.yıl dönümünde Gezmiş’in abisi Bora Gezmiş ve İnan’ın kardeşi
İrfan İnan CHP grubuna katıldı.
(İHA)