Deniz Baykal'ın kınama günü
Abone olCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, sözde Ermeni soykırımı konusundaki açıklamaları nedeniyle Fransız Sosyalist Partisi ile Ermeni Taşnak Partisi'ni kınadı.
Baykal, yaptığı yazılı açıklamada, Fransız Sosyalist Partisi Lideri François Hollande ve Ermeni Taşnak Partisi Avrupa Başkanı Murat Papazyan ile yaptıkları ortak basın toplantısında dile getirdikleri görüşlerin haksız bir tutumu yansıttığını belirtti. CHP Genel Başkanı Baykal, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) katılım müzakerelerine başlamasının sözde Ermeni soykırımını resmen tanıması koşuluna bağlanmasının ileri sürülmesinin son derece talihsiz ve mesnetsiz bir tutum olduğunu ifade etti. Birinci Dünya Savaşı sırasında Ermenilerin çökme sürecindeki Osmanlı topraklarına göz dikmesi nedeniyle çıkan ve her iki tarafın da ağır zayiat verdiği, iç savaş niteliğindeki çatışmanın ''soykırım'' olarak nitelendirilmesinin ciddi bir sorumsuzluk örneği olduğunu vurgulayan Baykal, Fransız Sosyalist Partisi'nin soykırım fiilinin oluşması için Birleşmiş Milletler sözleşmesi gereğince belli hukuki şartların mevcut olması gerektiğini unuttuğunu ifade etti. Deniz Baykal, şunları kaydetti: ''Diğer taraftan, Ermeni teröristlerin en korkunç ve kanlı saldırılarını Fransız toprakları üzerinde işlemiş oldukları da unutulmamalıdır. Orly saldırısında Türkler ile birlikte birçok Fransız ve yabancı da can vermiş ve yaralanmıştı. Bu bakımdan, Fransız Sosyalist Partisi'nin sırf siyasi amaçlarla sözde Ermeni soykırımını destekleyerek hem tarihi gerçekleri tahrip etmeye girişmesinin, hem de Türk-Fransız ilişkilerinde bu alanda kapanmaya yüz tutmuş yaraları kanatmaya çalışmasının, Türk halkına karşı kin ve ırksal önyargıları teşvik etmesine yolaçacağını özenle değerlendirmesi icap ederdi. Fransız Sosyalist Partisi'nin insanların beynine kin ve nefret zehri şırıngalayarak onları birbirlerinin can düşmanı haline getirmenin ve toplumların ruhunu nesilden nesile geçecek şekilde kirletmenin ağır bir insanlık suçu olduğunu takdir etmesini bekliyoruz. Bu şekilde açıklamaların Türkiye-Ermenistan ilişkilerini normalleştirme çabaları yanında Kafkasya bölgesindeki barış ve istikrar arayışlarına da hizmet etmeyeceği düşüncesindeyiz. AB ile tam üyelik müzakerelerine başlanması hususuna gelince, Fransız Sosyalist Partisi'nden bu konudaki yanlış ve Türkiye'nin bugünkü gerçeklerine uymayan değerlendirmelerini Kopenhag Zirvesi'nde teyit edilen şartların Türkiye tarafından büyük bir özenle yerine getirildiği hususunda AB'nin önde gelen yetkilileri tarafından yapılmış olan beyanlar ışığında düzeltmelerini bekliyoruz.''