Deniz Baykal Meclis Başkanı seçilir mi?
Abone olMeclis Başkanlığı seçimi için geri sayım başladı. Gözler ise adaylığını açıklayan Deniz Baykal'da. Peki Deniz Baykal Meclis Başkanı seçilebilir mi? İşte olasılıklar...
Hürriyet gazetesi yazarı Taha Akyol, Meclis Başkanlığı
seçimini bugünkü köşesine taşıdı.
"Baykal seçilir mi?" başlıklı bugünkü yazısında
Taha Akyol, önce Deniz Baykal'ın seçilmesinin mümkün olduğu oy
tablosunu analiz etti.
Baykal'ın tecrübeli bir politikacı olduğunun da altını çizen Akyol,
şu tespitte bulundu:
"Baykal gibi tecrübeli bir politikacı, seçilebileceğine
dair birtakım temaslar yapmadan sadece kâğıt üzerinde rakamları
toplayarak mı aday oldu? Yoksa, HDP oy vereceğine göre, Baykal AKP
ve MHP'den şu veya bu ölçüde oy alabilecek mi?
Bilmiyoruz."
Taha Akyol'un yazısından öne çıkan bölümler şöyle:
"İlk üç turda Meclis başkanı seçilemezse, en çok oy alan iki
adayla dördüncü tur oylama yapılacak, hangisi daha fazla oy alırsa
sayısı ne olursa olsun o seçilecek. Demek ki dördüncü turda
Deniz Baykal ve AK Parti'nin adayı yarışacaklar. MHP oylamaya
katılmaz veya boş oy verirse, 258 vekile sahip olan AKP'nin adayı
Meclis başkanı seçilir. AKP bunu sağlamaya çalışabilir. Ancak
son tura kadar AKP ile CHP arasında bir koalisyon süreci başlar da
Meclis başkanlığı CHP'ye bırakılır mı?
Bilmiyoruz.
Böyle bir AKP-CHP yakınlaşması olmazsa, Baykal ancak HDP'nin ve
MHP'nin oylarıyla Meclis başkanı seçilebilir. MHP dördüncü
turda Baykal'a oy verir mi, vermeyip AKP'li adayın seçilmesine yol
açar mı, bunu da bilmiyoruz.
TEK PARTİ ZOR
Baykal gibi tecrübeli bir politikacı, seçilebileceğine dair
birtakım temaslar yapmadan sadece kâğıt üzerinde rakamları
toplayarak mı aday oldu? Yoksa, HDP oy vereceğine göre, Baykal AKP
ve MHP'den şu veya bu ölçüde oy alabilecek mi? Bilmiyoruz.
Belli ki ilk üç turda her parti kendi adayına oy verecektir. Önemli
olan dördüncü turda başkanın uzlaşmayla seçilmesi ve bu uzlaşmanın
olası bir koalisyonu kolaylaştırmasıdır. AKP iktidarının
özellikle 2011 den sonra otoriter tavırlara yönelmesinden tedirgin
olarak bu partiden kopan oyların çabucak geri dönmesi
beklenemez. Bundan sonra Türkiye'de tek parti iktidarının
kolay kolay sandıktan çıkacağını sanmıyorum. AKP'nin bu
gerçeği görmesi ve Meclis'teki diğer bütün partilerin de gelişmiş
demokrasilerdeki gibi müzakereci ve uzlaşmacı davranmak zorunda
oldukları bir döneme girmiştir Türkiye. Kısaca, sağduyu ve
siyasi olgunluk.