Demirtaş'tan zehir zemberek sözler!

İNTERNETHABER.COM- Yaklaşık 3 haftadır BDP grup toplantısına katılmayan Demirtaş bu hafta konuştu. Çözüm süreci ile ilgili CHP ve MHP'ye ağır eleştirilerde bulunan Demirtaş hızını alamadı ve bir ara Meclis kürsüne vura vura açıklama yaptı.

Süreçle ilgili pazarlık olmadığı söyleyen Demirtaş, '' Benden önce buradan bağıran gelsin baksın. İhanetle herkesi suçlayan siyasetçi gelsin buradaki tabloya baksın bakalım. Çıkıyorlar kürsüye yaygara koparıyorlar. Kapasiteleri de yok. Kürt sorununu yaratanlar kürsülerden barış umudunu bitirmeye çalışıyor. CHP konuşacaksa asimilasyon kararnameleri hakkında konuşmalı. Dersim katliamını konuşmalı. Önce bunun için özür dilemeli. Bir CHP'li yetkili 89'da rapor hazırlamamıza rağmen Kürtler bize oy vermedi demiş. Şuan Kürtlerden özür bekleyen bir CHP var.'' dedi.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş konuştu. İşte Demirtaş'ın konuşmasından satır başları;

KÜRT OLDUĞU İÇİN BIRAKILMIYOR

Yargının adaletin keskin kılıcı herkese aynı şekilde dokunmuyor. Mehmet Ağar 1 yıllık tatilden sonra işbaşı yaptı. Batman'da 80 yaşındaki ana slogan attığı için tutukludur ve serbest bırakılmıyor Kürt olduğu için. Musa Çitil 13 cinayetten sanıktır devlet memuru diye tutuklanmasına gerek yoktur. Bunun adı adalet değil.

İHANETLE HERKESİ SUÇLAYAN GELSİN BAKSIN

Kürt sorunu dediğimiz sorun budur. Benden önce buradan bağıran gelsin baksın. İhanetle herkesi suçlayan siyasetçi gelsin buradaki tabloya baksın bakalım. Çözüm süreci ile ilgili bir şey konuşulacaksa kavramlar ihanet değildir.

Akil İnsanlar çalışma yürütürken neyle karşılarşıyorlar. Sayın Başbakan da olmak üzere toplumu bazı söylemlerle zehirlediler.  Anlatılması gerek Türkiye Cumhuriyeti'nin ordusunun mensubu olan yüzbaşı köyü basıyor köydeki sivil insanlar öldürülüyor.Biz 20 yıldır davasını bile açtıramıyoruz.

CHP'NİN ÖZÜR DİLEMESİ LAZIM

Şimdi acılar bitsin diye çözüm umudunu yetiştirmeye çalışıyoruz. Çıkıyorlar kürsüye yaygara koparıyorlar. Çıkıyorlar kürsüye boş boş bağırıyorlar. Kapasiteleri de yok. Bu zulmü halka bir daha yaşatamayacaksınız.

Kürt sorununu yaratanlar kürsülerden barış umudunu bitirmeye çalışıyor. CHP konuşacaksa asimilasyon kararnameleri hakkında konuşmalı. Dersim katliamını konuşması lazım. Önce bunun için özür dilemesi lazım.

Bir CHP'li yetkili 89'da rapor hazırlamamıza rağmen Kürtler bize oy vermedi demiş. Şuan böyle bir CHP var. Kürtlerden özür bekleyen CHP. 'Biz size rapor hazırladık bize oy vermediniz' anlayışı olan bir CHP.

PAZARLIK SÖZ KONUSU OLAMAZ

İnsan hak ve özgürlükleri pazarlığın konusu olamaz. Başbakan da söyledi bende tekrar ediyorum. Ortada pazarlık değil mücadele süreci vardır. Biz bu hükümetin Türkiye'ye demokrasiyi altın tepsi içinde sunacağını ne zaman söyledik?

Hangi Genelkurmay başkanının yakını, hangi yarbayın çocuğu hangi vekilin yeğeni çocuğu Türkiye'nin doğusunda askerlik yapmıştır? En fazla Sivas'ta o da çok torpili olmayanlar. Bunların aileleri savaşa bu kadar yakın oldular.

Elde bir tabut vardı şimdi o yok ne anlatacaklar? Türkiye'ye ne anlatacaklar. Bağırmalarının nedeni budur.

Nerde pazarlık yapıldı niye silahlar sustu diyorlar. Bizim yıllardır ne kadar çaba sarfettiğimizi görmiyorlar. Sizin zehirleyip sokaklara döktüğünüz kitleler Akil İnsanlar'a saldırıyorlar. Yıllardır terörist dediğiniz halk o insanları gülle karşılıyorlar.

AKP, CHP VE MHP'DEN BEKLENTİ İÇİNDE DEĞİLİZ

Biz bu süreci onurlu barışla taçlandırmak istiyorsak görev bizimdir. Biz AKP, CHP ve MHP'den beklenti içinde olmayacağız. Bu kimsenin lütuf değil.

Kendine ulusolcu diyen çevreler var ki emparyalizmin kucağından bize sesleniyor. Suriye'deki gelişmelere bakın.Türkiye'de ne biz emparyalizme mahkumuz ne de AKP'nin baskıcı politikalarına mecburuz. Bize AKP ile uzlaştı diyenler tarihe bir baksın.

DARBE ANAYASASINDAN FARKI YOK Kİ...

Bunların ortaya koyduğu anayasa teklifinin darbe anaysasından farkı yok ki...Eskisi zaten var. Kenan Evren zaten yapmış. Niye zahmet ettiniz. Aynısını allayarak pullayarak sunmuş olmayı yeni anaysa dediler.

Uzlaşma olacaksa referans anayasa teklifidir. Bugüne kadar sunulmuş en iyi teklif bizim metnimizdir.

Yeni anayasanın kırmızı çizgisi insan hakları standartlarıdır. Başkanlık pazarlığı diyorlar. Uzlaşma komisyonu dışında hükümetle açık kapalı bir görüşmemiz yoktur. Anaysa konusunda tek bir konuşmamız yoktur.

Biz otoriter baskı başkanlık sistemine de evet demeyiz. Bazı AKP sözcülerinin tariflediği gibi yetkilerin toplandığı başkan sitemi evet diyeceğimiz sistem değil.Nasıl silahlar susar diyorlar? Ya Türkiye'nin bir parçası satılmıştır diyorlar ya da Türkiye'nin öbür parçası pesgeş çekilmiştir diyorlar.Biz sürecin öncüsüyüz. Bu süreci başlatan biziz.

1 MAYIS'TA ALANLARDA OLACAĞIZ

Yarın 1 Mayıs. Taksim için tartışma sürüyor. İnşallah emekçilerin İstanbul'da kutlama yapabilecekleri formüle ulaşılır.

Bugün Türkiye'de işçi sorunu Kürtleşmiştir. Bunlar birbirinden bağımsız düşünülemez. Biz 1 Mayıs'ta alanlarda olacağız.