Demirtaş'tan şok açıklama! Hepsi silahlandı bekliyor
Abone olHDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır'daki saldırılarla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır'daki
saldırılarla ilgili ''Bir çok Hizbullah militanı,
elemanı şu anda Diyarbakır'da silahlandırılmış durumda. Evlerinde
silahlandırılmış durumdalar. Kendilerine dönük saldırı olduğunda
kim kimi vuracak o da belirlenmiş durumda'' dedi.
HDP'nin Diyarbakır mitingindeki bombalı saldırıyla ilgili
Demirtaş, ''IŞİD bağlantılı, yerelde de IŞİD destekçisi
sunan güçler, hücre biçiminde, kaygım odur ki Türkiye'nin yüzlerce
yerine eylem talimatı bekliyorlar'' ifadelerini
kullandı.
İşte Demirtaş'ın sözlerinden satırbaşları:
TEK BİR BİLGİ ALABİLMİŞ DEĞİLİZ
Büyük bir kaos ortamı yaratılmak istenecek. Giderek iç savaş
görüntüsü uyandırılmak isteyecek. Türkiye Suriyelileşme sürecine
girecekti. Tabii olayın üzerinden bir hafta geçti. Ortada
tutuklanmış bir fail var. Dosya gizli. İçişleri Bakanı, Valilik,
bana veya arkadaşlarıma hiçbir şekilde bilgi aktarmış değiller.
Mitingde saldırıya uğrayan biz, ölen biz, büyük bir katliam
yaşanıyor. Fakat tek bir bilgi alabilmiş değiliz.
DOSYAYI GİZLEMEKLE OLMAZ
Arkasında kimler var? Herhalde bu saldırı genç bir çocuk tek başına gerçekleştirmedi. Bağlantıları, işbirlikçileri, antepten suriyeden urfadan aldıkları destek, istihbarat desteği, bunları kim sağladı? Bunlar ortaya çıkarılmadığı müddetçe bu olay aydınlanmış sayılmaz. İçişleri Bakanlığı ve Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın partimizi resmi olarak bilgilendirmesi lazım. Partimiz soruşturmaya müdahildir. Arkadaşlarımızı burada kaybettik. Dosyayı gizlemekle olmaz. Alenen ne olduğunu duymak istiyoruz.
Bu olayın peşini bırakırlarsa, bu tehlike her zaman Türkiye'nin
her yerinde hepimiz için geçerli olmaya devam edecek.
Ben eminim ki, önleyebilecek güce, istihbarata sahip olsalardı
önlerlerdi. Onların bilgisi dahilinde bu iş olmaz. Madem bir
zaafiyet var ortada, bunlar bu alçakça eylemi yapamayacak
TÜRKİYE'NİN YÜZLERCE YERİNE EYLEM TALİMATI
BEKLİYORLAR
Devlet içinden destek almadan, Suriye'den biri elinde bombayla
gelip, benim konuşma yapacağım yerde iki bombayı patlatamaz.
Hükümete bağlı güçler içerisinde desteğinin ortaya çıkarılması
lazım.
Çünkü IŞİD bağlantılı, yerelde de IŞİD destekçisi sunan güçler,
hücre biçiminde, kaygım odur ki Türkiye'nin yüzlerce yerine eylem
talimatı bekliyorlar.
TEZGAHIN BÜYÜKLÜĞÜNÜ HERKESİN GÖRMESİ LAZIM
Katliama uğradık. Bir partinin yüz binlerle ifade edilen mitingine
saldırı düzenleniyor. Diğer partiler demek ki mutluluk duydular.
Acı paylaşmayan bundan mutluluk duymuştur. Ama buna rağmen biz
'kardeşlik, barış kazanacak' dedik.
Hemen bir kaç gün sonrasında, Hüda-Par'a yakın dernek başkanı
katlediliyor. Arkasından dört mahallede Meclis sözcümüz, aktif
çalışanımız hemen arkasından infaz ediliyor. Tezgahın büyüklüğünü
buradan herkesin görmesi lazım.
Bakın, kanımca şöyle harekete geçiriliyor. Bölgede yaklaşık 100
kişiye dönük, PKK ya da IŞİD'in suikast yapacağı dolaştırılıyor.
Emniyet tebligat yapıyor. Bu dernek başkanına da yapılıyor.
İlginçtir, tebligattan iki gün sonra öldürülüyor.
KİM KİMİ VURACAK O DA BELİRLENMİŞ DURUMDA
Bir çok Hizbullah militanı, elemanı şu anda Diyarbakır'da
silahlandırılmış durumda. Evlerinde silahlandırılmış durumdalar.
Kendilerine dönük saldırı olduğunda kim kimi vuracak o da
belirlenmiş durumda.
Dolayısıyla dernek başkanı vurulduğunda, kimler hangi dakikada kimi
vuracak o da belirlenmiş durumda. Anında Hizbullahçılar dört
arkadaşımızı katlediyorlar.
Hizbullah 'biz provokasyona' gelmeyiz diyorlarsa, bu alçaklığı sadece kınayabilirim. Yok bizi kullandılar, dernek başkanımızı vurdurdular, HDP'lileri infaz ettirdiler diyorlarsa, halktan özür dilemeleri, akıllarını başlarına aldıklarına dair açıklamalar yapmaları lazım.
TÜRK-MÜSLÜMAN SAVAŞI YOK
Hep bu şekilde ucuz kullanılmaya devam mı edecekler? Biz kimseye
bugüne kadar parti olarak asla ne hedef gösterdik, ne de kimseyi
hedefe koyacak bir anlayışımız olabilir. Ne bize bağlı silahlı bir
birim vardır, ne de böyle bir şeyin imkanı vardır. Biz kendi
sempatizanlarımızı da silahlandırmadık.
Son dönemde kaç pompalı tüfek satışı olmuş, nereye gitmiş bu
silahlar? Tezgah bu şekilde dönüyor. Halkımız dikkatli duyarlı
olmalı. Ortada bir Kürt - Müslüman savaşı yok. Böyle saçmalık mı
olur?
BU TOPRAKLARDA HERKESİN SİYASET YAPMA HAKKI
VAR
Herkes emin olsun ve içi rahat olsun. Bizim gibi düşünen ya da
düşünmeyen, bize oy veren ya da vermeyen herkesle barış ve
kardeşlik içinde yaşama taraftarıyız.
Bize oy vermeyenleri ne ezme, ne yok sayma gibi bir anlayışımız
olmayacaktır. Bu topraklarda herkesin siyaset yapma hakkı var. Bu
hakkı veren de tanıyan da biz değiliz, halktır. Herkes halka
saygılı olsun, siyasetini yapsın.
Ama kirli oyunlar, ucuz tezgahlar, infaz timleri oluşturarak,
HDP'yi geri adım attıracak bir silahlı çete kurarak bunları
yapabileceğini düşünenler, devletten güç alarak bunu yapabilirim
diye düşünenler yanılırlar. Halka kaybettirir, halk zarar görür ama
en nihayetinde barış, çözüm kazanır.
Umut ediyorum bu çağrılarımız doğru anlaşılır. Sağduyuyla ortak
akılla değerlendirilir. Gün birbirimizi tehdit etme günü değildir.
Biz iyi niyetliyiz. Gerçekten bu topraklarda ortak barışı yakalamak
istiyoruz. Kim kime nasıl kullandırıldığını 6-8 Ekim'den başlayarak
bir daha baksınlar. Dikkatli olsunlar, kendilerini
kullandırmasınlar.
HALKIMIZIN KURBANLIK KOYUN OLMADIĞINI BELİRTMEK
İSTERİZ
Biz de halkımızın kurbanlık koyun olmadığunu belirtmek isteriz.
Başkasına hizmet etmesin, halka hizmet etsin herkes. Barışçıl
siyaset çerçevesinde herkes çalışmasını yürütsün. Yürüyüş yapsın,
miting yapsın, partisini büyütsün. İtirazımız yoktur. Bu bir
ideolojik mücadeledir. Rekabet yapabiliriz. Ama bunun
dışına taşıldığı zaman, kirli tezgahlara, uluslararası istihbarat
örgütlerinin çıkarlarına hizmet edildiği zaman, biz burada çaresiz
değiliz. Bunu da herkes bir kez daha belirtmek
istiyoruz.