Demirtaş'tan Erdoğan'a 'Kralını tanımayız' mesajı
Abone olHDP Eş Genel Başkanı Demirtaş Suudi Kralın ölümü nedeniyle Türkiye'de 1 günlük yas ilan edilmesine tepki olarak Erdoğan'a "Kral senin kralın olabilir ama biz kralını tanımayız" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin
Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katıldığı cenaze töreniyle
defnedilen Suudi Kralı Abdullah için Türkiye'de 1 günlük yas ilan
edilmesine çok sert bir tepki verdi. Demirtaş, Erdoğan'a seslendiği
konuşmasında "Kusura bakmayın biz yas tutmuyoruz. Bizim yasımız
değil. Kral senin kralın olabilir ama biz kralını tanımayız"
dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, partisinin Konya il kongresinde
yaptığı konuşmada, Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdulaziz'in
ölümü nedeniyle Türkiye'de 1 günlük yas ilan edilmesine tepki
gösterdi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HDP Şırnak Milletvekili
Hasip Kaplan ile birlikte partisinin 1'nci İl Kongresi'ne katılmak
için Konya'ya geldi. Rixos Otel'de yapılan toplantıya katılan
Demirtaş, bu ülke yoktan var edilirken Türk'ü, Kürt'ü, Alevisi,
Sünnisi birlik ve beraberlik içinde can vererek bu ülkeyi kurup
inşaa ettiğini, ancak günümüzde insanların birbirlerini giderek
daha başka ötekileştirdiklerini belirtti.
SUUDİ KRALIN ÖLÜMÜ NEDENİYLE YAS İLAN EDİLMESİNE
TEPKİ
Selahattin Demirtaş, Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdulaziz'in ölümü nedeniyle Türkiye'de 1 günlük yas ilan edilmesine tepki gösterdi. Demirtaş, şöyle konuştu:
'Bugün ulusal yas ilan ettiler. Elbette ki Suudi topraklarında kutsallarımız var. Elbette ki Hz. Peygamber efendimizin emanetleri var. O kutsallar elbette İslam aleminin değeridir. Fakat o kutsal o topraklardadır diye Suudi Kralı da, altın sarayda oturan da kutsal mıdır kardeşim? İsmi Suudi Kralı diye biz de onu kutsal mı sayacağız? Hiç kusura bakma. 30 karısı var. 60 çocuğu var. 20 milyar dolar serveti var. Tuvaleti altından olmazsa yapamıyor beyefendi. Bir de onu kutsal kabul edeceğiz. Hayatında tek bir gün tek bir saniye Müslüman gibi yaşamamışlar bunlar. Adı Suudi Kralı ama tek bir gün Hz. Peygamber gibi yaşamamış. 48 uçakla seyahat yapıyorlar. Bir ülkeden bir ülkeye giderken 48 uçakla gidiyor bunlar. Çocukları, eşleri, arabaları, özel eşyaları gittikleri yere bütün lüksleriyle gidiyor. Allah günahlarını affetsin. Ölmüş diye biz de yas tutacağız ulusal yas. Kusura bakmayın biz yas tutmuyoruz. Bizim yasımız değil. Kral senin kralın olabilir, ama biz kralını tanımayız. Kusura bakmayın. Bu ülkenin 12 milyon taşeron işçisi var. Senin kralın, tek bir günlük akşam yemeğinin masrafı, bin tane taşeron işçisinin bir ayda aldığı maaştır. Sen utanmadan 12 milyon taşeron işçisine, 10 milyon açlık sınırının altında yaşan insana kralımız öldü, ulusal yas tutuyoruz diyeceksin. Hiç sanmıyoruz insanların buna üzüleceğini. Kusura bakma. Allah günahlarını affetsin. Ölünün ardından konuşulmaz ama ulusal yas ilan etmek zorunda değiliz.'
"ONLAR KRALDAN YANA, BİZ İŞÇİDEN YANAYIZ"
Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan ulusal yas ilan edilmesinin
sebebiyle ilgili açıklama beklediğini ifade eden Demirtaş, 'Sayın
Başbakan, doğrusu merak ediyorum neye dayanarak Suudi Kral öldü
diye Türkiye'de 1 gün yas ilan edildi, açıklamanızı bekliyorum. Bu
ülkenin ne evlatları öldürüldü burada katledildi sen başsağlığı
dilemedin. Sokakta katledilen çocuklar Roboski'de katledilen
evlatlar için başınız sağ olsun demedin. Bu hükümetin değerleriyle
bizim değerlerimiz uyuşmuyor. Onlar kraldan yanalar. Kraldan daha
kralcılar biz işçiden yanayız, çiftçiden yanayız, emekçiden
yanayız' diye konuştu.
İşte Demirtaş'ın o konuşmasından diğer çarpıcı noktalar:
Bize kendi anavatanımızda, kendi topraklarımızda köle muamelesi yapılmış. Şimdi geldiğimiz noktada bütün bunları çözelim, bir arada eşitçe, kardeşçe yaşayalım diye bir politika üretiyoruz. Ama birileri ısrarla bize ya tek olacaksınız diyor, ya da ben sizi bu topraklarda yaşatmam diyerek, inkarı dayatarak, sürgünü dayatarak, asimilasyonu dayatarak bir kez daha o hatalı politikalarla bizi karşı karşıya bırakmak istiyor. Ben tekçiliğe karşıyız dediğimde, bölücü müsün diyorlar. Allah aşkına herkes, bunu söyleyen herkes, önce elini vicdanına koysun. Birlik içinde kardeşçe yaşamak mı bölücülüktür. Tekçiliği dayatarak, faşizmi bu halka zorlayarak, dayatarak ırkçılık yapmak mı bölücülüktür? Asıl bizi birbirimize kışkırtan bölücülüktür.
"DEVLET BİZDEN KORKSUN"
Artık herkes bu mevcut siyasetteki çürümüşlükten bıktı. Ben de
usandım bunlardan, o yüzden siyasete atıldım. Halkına bağıran,
çağıran hakaret eden siyasetçiden bıktık artık. Politikada koltuğu
sadece kendisi, ailesi için kullanan siyasetçilerden bıktık artık.
Devleti babasının malı gibi kullananlardan bıktık artık. Devletten
korkmaktan bıktık artık. Devlet bizden korksun istiyoruz. Bunu
değiştirmenin yolu önce birbirimizden korkmayı bırakmak lazım.
Tanımadığımız şeyden korkarsınız. Aleviyi tanımazsanız, Sünniyi
tanımazsanız korkarsınız.