Demirtaş'tan Erdoğan'a ağır suçlama

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Şırnak'ın Uludere İlçesi'nde 34 kişinin hayatını kaybettiği hava saldırısının emrini kimin verdiğini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel'in bildiğini iddia etti.

Hava saldırısı sırasında, bedeli ne olursa olsun vurun dediklerini ileri süren Demirtaş, "Çünkü biliyor ki 'bombalayın' dediği yer Marmaris değil, çünkü biliyor 'bombalayın' dediği yer Rize Kalkandere değil. Bombalayın dediği yer, Alanya, Kaş, Fethiye değil. 'Bombalayın' dediği yer Uludere Roboski'dir. O yüzden içi rahattır, 'bombalayın' diyor, bombalayın. Çünkü biliyor ki orada o çocuklar parçalansa bile Kürdün Allah'ından başka kimsesi yoktur" dedi.

BDP Midyat İlçe Teşkilatı'nın Akçakaya Mahallesi'ndeki Batman Yolu üzerinde bulunduğu parti binası önündeki açık alanda düzenlediği 2'nci olağan kongresine katılan Genel Başkan Selahattin Demirtaş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Genel Kurmay Başkanı Necdet Özel ile Midyat İlçe Kaymakamı Fatih Akkaya'yı sert ifadelerle eleştirdi.

MİDYAT KALESİ

"Midyat kalesini fathetmeye hoş geldin" pankartı, alkış ve zılgıtlarla karşılanan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, kongre öncesi seçim otobüsü üzerinden bir konuşma yaptı. Konuşması sık sık, "Midyat seninle gurur duyuyor" sloğanları ile kesilen Demirtaş, ilçe kongresi sonrası AK Parti ilçe teşkilatını ziyarete giden ve BDP'yi kastederek, "Midyat onların kızıl elması. Midyat kaledir, burayı mahalli seçimlerde kaybetmemek lazım. Burası gitti mi veya düştü mü, onlar için büyük anlam ifade edecektir" diyen Midyat Kaymakamı Fatih Akkaya'ya ağır eleştirilerde bulundu.

BDP'nin olağan kongresine katılmak üzere Midyat'a geldiğini belirten Demirtaş, "Burada partimiz ilçe kongresini yapacak, burada partinin eş genel başkanı Midyat halkına seslenecek. Ama beyefendi polisleri dizmiş oraya, sanki savaş olacak. AKP ilçe kongresi yapınca kaymakam efendi gidip tebrik ediyor. BDP'nin ilçe kongresine panzerleri, robokopları gönderiyor. Eğer sen tarafsız kaymakamsan, eğer sen devletin kaymakamıysan BDP'nin ilçe kongresi sonrası gelirsin, ilçe başkanını tebrik edersin ve inşallah dersin ki, 'bir sonraki seçimde BDP kazanır' o sözleri burada da söylersin.

DEVLETİN ATANMIŞ MEMURU

Yok, eğer devletin değil, AKP'nin kaymakamıysan, bugün istifa eder gider AKP ilçe teşkilatına üye olursun, bizde saygı duyarız. Ama devletin atanmış memuru olarak devletin gücünü burada bize karşı kullanıp AKP'yi güçlendirmeye çalışırsan, bu halk seni tanımayacak. Senin kaymakamlığını tanımayacağız. Bundan da haberin olsun. Sonuna kadar hukuk içerisinde bunun hesabını senden de soracağız. AKP'nin emrindeki bir kaymakamsan, gidersin AKP'de çalışırsın. Gelirsin AKP'nin Midyat adayı olursun saygı duyarız. Ama devletin gücünü bize karşı kullanmaya kalkarsan biz burada bunun hesabını senden soracağımıza dair halkımızın huzurunda söz veriyoruz" dedi.

KATLİAM EMRİNİ KİMİN VERDİĞİNİ BİLİYOR

Daha sonra Şırnak'ın Uludere İlçesi'nin sınır kesimine düzenlenen havas aldırısı sırasında 34 kişinin öldürüldüğü olayı değerlendiren BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, saldırı emrinin kim tarafından verildiğini, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı tarafından bilindiğini ileri sürdü.

NEYİ ARAŞTIRIYORSUNUZ

Başbakan Erdoğan'ın Mardin'i ziyareti sırasında yaptığı, "Üç koldan araştırıyoruz" konuşmasını değerlendiren BDP'li Demirtaş, "Ya neyi araştırıyorsun? Savaş uçaklarını kaldırdınız mı? Emri verdiniz mi? Verdiniz. Orada çocuklar siviller olduğunu biliyor muydunuz? Biliyordunuz. 'Bombalayın' dediniz mi? Dediniz. Neyi araştırıyorsun? Her şey bu kadar netken sen 2.5 aydır neyi araştırıyorsun. Bunlar bizim acılarımızla bile alay edecek kadar pervasızlaştılar. Bunlar bu halkın 13 yaşında, 12 yaşında F-16 bombalarıyla parçalanmış bedenleriyle alay edecek kadar pervasızlaştılar. 2.5 aydır araştırıyormuş beyefendi.

BASİT SORU

Ben sana basit bir soru sormuştum. Bu emri kimin verdiğini bilmiyor mu başbakan? Bilmez mi? Genelkurmay Başkanı bilmez mi? Oradaki çocukların siviller olduğunu, köylüler olduğunu, oradaki askeri yetkili de, köylüler de korucular da, saatlerce telefonla tugaya bildirmişler. Kayıtlar ortada. 'Onlar bizim çocuğumuzdur. Onlar 5 saat önce oraya giden bu köylülerdir' diyen yetkilileri Ankara'dakiler dinlememiştir. 'Vurun' demişlerdir. 'Bedeli ne olursa olsun bombalayın' demişlerdir. Bu kadar nettir her şey" dedi.

BOMBALANAN YER RİZE KALKANDERE DEĞİL

Bombalama emrini verenlerin, ölenlerin Kürt olduklarını bildiği için verdiğini, bombalamanın yapıldığı yerin de bir Kürt bölgesi olduğunu bildiği için verdiğini iddia eden BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, şunları söyledi:

"Çünkü biliyor ki 'bombalayın' dediği yer Marmaris değil, çünkü biliyor 'bombalayın' dediği yer Rize Kalkandere değil. 'Bombalayın' dediği yer, Alanya, Kaş, Fethiye değil. 'Bombalayın' dediği yer Uludere Roboski'dir. O yüzden içi rahattır, 'bombalayın' diyor, 'bombalayın.' Çünkü biliyor ki orada o çocuklar parçalansa bile Kürdün Allah'ından başka kimsesi yoktur. Onu da biliyor. İçi rahattır, 'bombalayın' diyor biz üstünü kapatırız. İşte Ankara'nın verdiği emir budur. 'Üstünü kapatırız' diyor. Sen üstünü kapatırsın bu halk üstünü kapatır mı? Senin üstünü kapatır senin. Senin 50 bin defa üstünü kapatır bu halk, ama Roboski'deki katliamın hesabını senden soracaktır. O katliamın hesabından kaçış yoktur. Bunu asla unutma. Eğer şu kadar vicdanınız olsaydı, eğer şu kadar Allah'tan korkunuz olsaydı, 1 saatlik soruşturmayı 2.5 aya yaymazdınız. Üstünü kapatmak için, üstünü örtmek için envai çeşit entrikalar çevirmezdiniz."