Demirtaş'tan çok sert Taksim açıklaması
Abone olBDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İstanbul Taksim'deki Gezi Parkı'na tartışılacak sözlerde bulundu.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin
Demirtaş, Taksim Gezi Parkı’nda meydana gelen olaylar için
"İnanın ki İstanbul’da dağlar olsa şimdiye kadar birkaç
genç daha çıkmıştı." ifadelerini kullandı.
Polisin Taksim'de orantısız güç kullandığını ifade eden
Demirtaş, yaşanan hadiselerden hükümetin sorumlu olduğunu dile
getirdi.
Cegerxwin Kültür Merkezi’nde gazetecilerle bir araya gelen
Demirtaş, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Demirtaş,
Taksim Gezi Parkı’nda meydana gelen olaylarda halkın gösterdiği
direnişin meşru olduğunu savundu. Hükümeti, polisi halka karşı
zulmeden bir araç haline getirmekle suçlayan Demirtaş, "Demokratik
barışçıl gösterilerle bu zulmün karşısında durulmalıdır.” ifadesini
kullandı. Taksim ve Ankara’daki protestolara çok sert müdahalelerin
gerçekleştirildiğini belirten Demirtaş, bu durumun AK Parti’nin
karakterini gösterdiğini öne sürdü.
ERDOĞAN ÖZÜR DİLESİN
Hükümetin aklına başına alması gerektiğini belirten Demirtaş,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yüklendi. Demirtaş, şu ifadelere
yer verdi: "Başbakan'ın olgun bir şekilde halın karşısına çıkıp
özür dilmesi lazım. Özeleştiri vermesi lazım. Çıkıp bir kez daha
halka karşı meydan okumak yerine 'biz bildiğimizi okuruz' demek
yerine açık açık çıkıp 'biz bu konuda hata yaptık polisimizde hata
yapmıştır. Biz özür diliyoruz halkımızdan' deyip hukuken de aşırı
güç kullanan güvenlik güçleriyle ilgili derhal soruşturma
başlatması lazım. Taksim'de Ankara’da direnen insanlar da son
derece haklıdır. Son derece duruşları meşrudur."
Taksim'deki olaylarda milletvekillerinin öldürülmeye çalışıldığını
iddia eden Demirtaş, bundan İçişleri Bakanlığı'ndan valiliğe,
Emniyet Genel Müdürlüğü’ne kadar herkesin sorumlu olacağını
kaydederek, “Özellikle milletvekillerimizin hedef alındığı açıkça
öldürülmeye çalışıldığı durumda herkes şunu bilmeli ki vekiller
sahipsiz değildir. Bunu defalarca ispatlamış olan bir halk var.
Seçtiği vekile sahip çıkmasını da bilir. İstanbul Valisi bu konuda
bir kez daha iyi düşünmeli dikkatli düşünmeli." dedi.
"MUHALEFETE İZİN VERİLMİYOR, İSTANBUL'DA DAĞ OLSA ŞİMDİYE
DAĞA ÇIKMIŞLARDI"
Bazı yasal düzenlemelerin acil olarak yapılması gerektiğinin altını
çizen Demirtaş, şöyle konuştu: "Gösteri hakkı, ifade özgürlüğü,
miting yapma hakkı, yürüyüş yapma hakkı. Yani barışçıl yürüyüş ve
gösterilerin kesinlikle özgür olması lazım. İnsanlar eğer sokakta
konuşarak seslerini duyuramıyorlarsa, televizyonlarda konuşarak
seslerini duyuramıyorlarsa, mitinglerde basın açıklamalarında
konuşamıyorlarsa ya dağa çıkarlar ya da şehirde şiddet yoluna
başvururlar. İnsanları dağa çıkaran politikalar tam da bu yasakçı
politikalardı işte. İnanın ki İstanbul’da dağlar olsa şimdiye kadar
birkaç genç daha çıkmıştı. Oradaki zulümden birkaç günlük faşizmden
biri yola çıkarak baksanız gençler dağa çıkmıştı şimdiye
kadar."
"MUHALEFET ALANI BIRAKILMASI GEREKİYOR"
İnsanlara muhalefet alanı bırakılmaması durumunda demokratik
siyasetin gerçekleşemeyeceğini söyleyen Demirtaş, "İnsanlara
itirazlarını muhalefetlerini dile getirebilecekleri alan
bırakmazsanız, orada demokratik siyaset olmaz. Seçim barajı, siyasi
partiler kanunu, terörle mücadele kanunu, basın kanunu bütün
bunların demokratik bir reformdan geçmesi lazım. Adalet Bakanı bir
takım hazırlıklarının olduğunu belirtiyorlar Ama hangi başlıklarla
içerikte olduğunu bilmiyoruz." diye konuştu.
"BUNDAN SONRAKİ SÜREÇTE ANAYASAL DÜZENLEMELER
ŞART"
Demirtaş, gelecek hafta içinde 'yol temizliği' dedikleri yapılması
gereken reformları kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi. Atılması
gereken adımlarla ilgili çalışmaların tamamlandığını kaydeden
Demirtaş, "Bu yasal reformlar kısa sürede yapılırsa yeni anayasayı
yapmak daha kolay olur. Yeni anayasada nelerin yapılması gerekiyor
o ayrı bir konu. Onu belki daha sonraki günlerde önümdeki ayda
uzlaşama komisyonun alacağı son karara göre yeniden biz
açıklayacağız. Anayasada neler acil olması gerekir bir kez daha
kamuoyuna deklere edeceğiz." dedi.
"SANKİ YENİ DOĞAN ÇOCUKLARINA İSİM VERDİLER"
Yeni yapılacak boğaz köprüsüne ‘Yavuz Sultan Selim’ isminin
verilmesini de eleştiren Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yeni yapılacak 3. boğaz köprüsünün tartışmalarına bakın, kafa
yapıları aşağı yukarı ortaya çıkıyor. Ben yaptım, ismini koydum
oldu bitti. Sanırsınız ki yeni torunu olmuş çocuğuna isim koyma
hakkı kendisine ait, 'ismi Yavuz Sultan Selim olsun' diyebiliyor.
Olabilir mi böyle bir şey? Bütün Türkiye’yi ilgilendiren bir
meseledir. Gerçekten de bu konuda demokratik bir yaklaşım
sergiliyorsanız üçüncü köprü yapılsın mı yapılmasın mı bununla
ilgili İstanbul’da bir referandum yapın. Hadi referandumdan 'evet'
çıktı. İlla bir isim koyacaksanız kendi aranızda aile içi bir isim
bulmak yerine onu da halka bir sorun bakalım. Halk belki Yavuz
Sultan Selim yerine Pir Sultan Abdal ismini benimseyecek. Halk ne
istiyorsa bir zahmet ona dikkat edin."
"ÇÖZÜM SÜRECİNDE REFORMLARLA KALICI BARIŞ
SAĞLANIR"
Sürecin ilk aşamasının hiçbir engel çıkmadan devam ettiğini ifade
eden Demirtaş, “Gözlemlediğimiz kadarıyla süreci zorlayacak
sıkıntıya sokacak bir müdahalede söz konusu değil. İki tarafa bu
konuda dikkatli davranıyor. Bundan sonraki aşamalar çok daha önemli
tabiî ki. Aylardır neredeyse 6 aydır sürdürümüz bin bir emekle
örerek getirdiğimiz bu nokta bundan sonra eğer demokratik
reformlarla açılımlarla sivil bir anaysa çalışmasıyla sonuçlanırsa
süreç tam anlamıyla kalıcı barışa döner.” dedi.
"GERİ ÇEKİLME TEMMUZDA TAMAMLANACAK"
Gerçi çekilmenin Haziran sonu en geç Temmuz'un ortasında
sonlanacağını dile getiren Demirtaş, "Artık ikinci aşama dediğimiz
demokratik reformlar, anayasal süreç olacak. Öcalan’ın durumu,
pozisyonu. Biliyorsunuz hala avukatları tutuklu. Avukatlarıyla
ailesiyle görüşemiyor. Sadece arada bir adaya giden BDP ve devlet
heyetiyle görüşüyor. Bütün bunların değişmesi gerekiyor." diye
konuştu.
DEMİRTAŞ TWİTTER HESABINDAN NELER SÖYLEDİ? SONRAKİ SAYFADA
[PAGE]
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Taksim'de yaşanan Gezi Parkı olayları ile ilgili Twitter hesabından çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Yaşananların sadece ağaç kesimine karşı bir tutum olmadığını yıllarca uygulanan baskı politikalarının dışa vurumu olduğunu söyleyen Demirtaş Gezi Parkı eylemcilerine destek verdiğini açıkladı.
Yaşanan olaylardan dolayı hükümetin özür dilemesi gerektiğini söyleyen Demirtaş, ''Hükümetin aklını başına alması lazım. Başbakan'ın halktan özür dilemesi lazım. Sert müdahalelere hukuki işlem yapması gerekiyor." dedi.