Demirtaş, Leyla Zana-Erdoğan görüşmesi için ne dedi?
Abone olHDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Leyla Zana'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan randevu istemesiyle ilgili konuştu.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Ulusal ve
Uluslararası İnsan Hakları Derneklerinden oluşan bir heyeti grup
yönetim salonunda kabul etti.
Demirtaş Doğu ve Güneydoğu'da yaşananlara ilişkin açıklamasının ardından Avrupa Akdeniz İnsan Hakları Ağı Genel Başkanı Michel Tubiana konuştu. Birkaç gündür Türkiye'de olduğunu insan hakları ihlalleri konusunda incelemelerde bulunmak için geldiklerini bildiren Tubiana "Sivil halk içinde ölü sayısının yüksek olması bizi üzen bir durumdur. Bu nedenle bir an önce silahların susması ve görüşme masasına tekrar dönülmesini bekliyoruz" dedi.
"LEYLA 7-8 AY ÖNCE RANDEVU TALEBİNDE BULUNMUŞ"
Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Demirtaş, Leyla Zana'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşeceği konusunda "Leyla'nın bize verdiği bilgi doğrultusunda 7- 8 ay önce randevu talebinde bulunmuş. Partimiz adına bulunulmadı. Kişisel olarak çaba sarf etmek istiyor. Bu konularda görüşmesinde sakınca görmüyoruz. 7-8 ay önceki bir randevu talebine bugün geri dönüş yapıldı. Bilgi geldi. HDP'nin kurumsal bir randevusu değildir. Çözüm süreci devam ederken galiba randevu talebinde bulunmuş. Leyla'nın bize verdiği bilgi öyle" diye konuştu.
"SURİYE'DE KİMİN MASADA OTURACAĞINA HANGİ YETKİYLE
KARIŞIYORSUN?"
Bir gazetecinin Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Suriye Barış Görüşmelerinde PYD'nin muhattap alınmamasını istemesiyle ilgili olarak sorduğu soruya Demirtaş, "Suriye'de çözüm için etkili tarafların masada olması lazım. Çözüme gidilememesinin nedeni batı ve doğu dünyasının kendi arasında uzlaşamamasıdır. Bunun faturasını Suriye halkı ödüyor. Suriye'de kimin masada oturacağına hangi yetkiyle karışıyorsun?. Oradaki Kürt toplumu masada olmayacak IŞİD mi olacak? Tecavüzcü, barbar ordusu IŞİD teklif etse gider masaya oturursun. İtiraz etmeyeceksin IŞİD masaya otursa. Çünkü Davutoğlu'na göre onlar öfkeli çocuklar. Oradaki Kürt halkı Türk halkının dostudur, düşmanı değil. Size uzatılan eli tutun bunu anlayın. Suriye'nin geleceğini belirlerken kendi söz hakları vardır. Türkiye sadece buna saygı duymakla mükelleftir" diye yanıt verdi.