Demirtaş Erdoğan ve Başbuğ'a sert çıktı
Abone olBDP lideri Demirtaş öfke saçtı. Hem Başbakan Erdoğan'a hem de Genelkurmay Başkanı Başbuğ'a sert eleştiriler yöneltti.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı
Selahattin Demirtaş, ''Bu ülkeye barış gelecek. Ya AK Parti gidecek
barış gelecek ya AK Parti düzelecek barış gelecek'' dedi.
Demirtaş Erdoğan'a "Bu ülkeyi bu hale getirdiğin için hesap
vermek zorundasın" diyerek tepki gösterdi..
Demirtaş Genelkurmay Başkanı için "İstifa etmeniz lazım,
başarısızsınız. Hesap vermeniz lazım. Bu ülkenin 20 yaşındaki
çocuğunu koruyamıyorsunuz. Ne Kandil'i, İstanbul'da Halkalı'da,
Diyarbakır'da vatandaşın canını koruyamıyorsunuz, hiçbir yerde
koruyamıyorsunuz." şeklinde ifadeler
kullandı.
Demirtaş, Irak'ın kuzeyindeki Kandil ve Mahmur kamplarından 19 Ekim
2009 günü gelen 34 kişi arasında yer alan 13 kişinin Diyarbakır 6.
Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmasından sonra Diyarbakır Büyükşehir
Belediyesi önünde toplanan gruba seslendi.
HESAP VERECEKSİN ERDOĞAN
Başbakan Erdoğan'ın ülkenin içine düştüğü durumun birinci derecede
sorumlusu olduğunu unutturmaya çalıştığını, muhalefet lideri gibi
şikayet ettiğini savunan Demirtaş, ''Senin şikayet etme
hakkın yok, hesap vereceksin, hesap. Bu ülkeyi bu hale getirdiğin
için hesap vermek zorundasın'' dedi.
Demirtaş, sorunun öyle içinden çıkılmayacak, çözülmeyecek bir sorun
olmadığını, çözüm için tek yolun diyalog olduğunu belirterek,
herkese diyalog çağrısında bulunduklarını söyledi. Demirtaş, şöyle
dedi:
BAŞBAKAN AĞZINI SAVAŞLA AÇIP SAVAŞLA
KAPATIYOR
''Ordu bile silahla bu iş çözülmez derken, PKK bu iş
silahla çözülmez derken, hükümet halen 'kararlılıkla savaşı
sürdüreceğiz' demektedir. Herkes arşivini bir yoklasın, Tansu
Çiller'in konuşması ile şu anda Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın
konuşması arasında hiçbir fark yok. Aynı konuşmaları tekrar
ediyor. Başbakan 'anaların gözyaşı akmayacak ve biz bu
kanı durduracağız' noktasından çok kısa süre sonra gerçek yüzünü
ortaya koymuş, Tansu Çiller hükümetinin yaptığı gibi, bir savaş
Başbakanı olduğunu ilan etmiştir. İki haftadır Başbakan ağzını
savaşla açıp, savaşla kapatıyor. Barışı kim getirecek o zaman?
Hükümet olarak barış adına tek bir çözüm yolu göstermiyorsan, kim
barışı getirecek? Eğer sen barışı getirmeyeceksen, o koltukta ne
işin var? O koltuk şikayet etme makamı, yeri değildir. Çözüm üretme
yeridir, bütün ölümlerden siyasi sorumluluk sizde ise, bu ölümleri
durduracak çözümü üretme mekanizmasını da siz bulmak
zorundasınız.''
HÜKÜMET SORGULANSIN
Parti olarak bütün güçleriyle en akılcı yolu işaret ettiklerini,
''diyalog kurulsun'' dediklerini savunan Demirtaş, ''Bu
ülkede Kürtler savaş istemiyor, Türkler savaş istemiyor. Ama bu
konuda çözüm üretmeyen hükümeti de herkesin sorgulaması
lazım'' diye konuştu.
Demirtaş, halkın beklentisinin de diyalog kanallarının açılması
yönünde olduğunu ifade ederek, ''Ama pratikteki uygulamalar
gösteriyor ki; hükümet barış konusunda samimi de değil cesareti de
yok iradesi de yok isteği de yok'' dedi.
''BDP ÇÖZÜMDE ÇOK ÖNEMLİ BİR AKTÖRDÜR''
Demirtaş, BDP olarak Başbakan'a, devlete, hükümete açık bir şekilde
mesaj vermek istediklerini belirterek, sözlerini şöyle
sürdürdü:
''BDP çözümde çok önemli bir aktördür. BDP'nin sorunun çözümü
konusunda sağlıklı ve sonuç alıcı projeleri, düşünceleri vardır.
BDP 20 yıldır bu siyasetin içerisinde en deneyimli siyasi aktör
olarak Mecliste bulunuyor. Neden bundan faydalanmıyorsunuz?
Gelin bir araya gelelim. Hükümet kendi heyetini oluştursun,
bakanların, müsteşarların içerisinde bulunduğu bir heyetle, BDP
heyeti bir araya gelsin, bir yol haritası üzerinde
çalışalım.
BAŞBAKANIN KAFASINA SOKMASI LAZIM
Meydanlardan öyle savaş naraları atarak, herkesi hakaretle, küfürle ötekileştirip, bu işin içinden kurtulamazsınız. Bu akan kandan sorumlusunuz. Biz vicdanen sorumluyuz, siz siyasetten sorumlusunuz ve biz vicdanımızın, ahlakımızın, siyasi misyonumuzun gereği olarak bu diyaloğa açığız. Bu ülkeye barış gelecek. Ya AK parti gidecek barış gelecek, ya AK parti düzelecek barış gelecek. Ama barış gelecek Başbakan'ın artık bunu kafasına sokması lazım. Barış AKP'den değerlidir.''
Gazetecilerin BDP Milletvekili Ufuk Uras'ın PKK'nın silah bırakması ile ilgili açıklamaları ve sınır ötesi operasyonlarla ilgili sorularını yanıtlayan Demirtaş, ''Sayın Ufuk Uras'ın ifade ettiği bizim söylediğimizden farklı bir şey değil. Biz PKK silah bırakmasın demiyoruz. Çıksın dağlarda yıllarca savaşsın, yüzyıl dağda kalsın, eylem yapsın falan demiyoruz. Tam tersine bu ülkede savaşın durmasını en çok isteyen biziz. Nasıl duracak savaş, onun yöntemlerini gösteriyoruz. BDP içerisinde bırakın çatlağı barış konusunda büyük bir kenetlenme var. Ufuk Bey'in ifade ettiği barışın gerçekleşebilmesinin yol haritasının ipuçlarıdır'' diye konuştu.
SİLAH BIRAKSIN DEMEKLE OLMUYOR
Kendilerinin de PKK'nın silah bırakması gerektiğini söylediklerini
belirten Demirtaş, ''Bunun yolunu yöntemini gösteriyoruz. Hükümet
bu konuda hazırlık yapmalı, bunun önünü açmalı. Bunun çalışmasını
yapmalı. Sadece çıkıp 'PKK silah bıraksın' dediğiniz zaman
bunun kaşlığı olmuyor. Hiçbir parti bizim kadar bu savaşın
mağduriyetini yaşamış bir parti kadar, barış isteyemez.
Herkes bu ülkede barış isteyebilir buna saygı duyarız, ama biz
barışa hasretiz artık bunun anlaşılması lazım'' dedi.
SAYIN GENELKURMAY BAŞKANI İSTİFA EDİN
BAŞARISIZSINIZ
Demirtaş, halkın barış istediğini, kendilerinin de bunu ifade
etmeye çalıştığını belirterek, şöyle devam etti:
''Artık kendi halkını bu kadar kandıran, aldatan, kendi makamını
korumak için 20 yaşındaki çocukları cephelere, mevzilere süren
hükümetten, Genelkurmaydan da artık herkesin hesap sorması lazım.
Yeter artık, yeter yani, bu iş Kandil sorunu değil, bu iş Kürt
sorunudur. Bu sorun Kandil'de operasyon yapmakla çözülmez. Kan
akıyor kan, bunu nasıl durduracaksınız bu çıkın anlatın. Biz bir
yol gösteriyoruz. Size destek olacağız diyoruz. Bir tek insanın
burnu kanamadan, Türkiye bölünmeden, parçalanmadan, ülkemizin
birlik ve bütünlüğünü koruyarak, özgürlük ve demokrasiyi
geliştirerek, bu iş çözülebilir diye yol gösteriyoruz. Ne Kandil'i,
ne operasyonu? 30 senedir yapıyorsunuz. Sayın Genelkurmay
Başkanı istifa etmeniz lazım, başarısızsınız. Çözümsüzlük siyaseti
ile yıllardır, 'yönetiyorum' adı altında 50 bin canın gitmesine yol
açtınız. Bu ülkenin 500 milyar dolarının kaybına neden oldunuz.
Hesap vermeniz lazım. Bu ülkenin 20 yaşındaki çocuğunu
koruyamıyorsunuz. Ne Kandil'i, İstanbul'da Halkalı'da,
Diyarbakır'da vatandaşın canını koruyamıyorsunuz, hiçbir yerde
koruyamıyorsunuz. İçişleri Bakanı istifa etmelidir. Ne
koordinasyonu, neyin koordinasyonunu yapabildi bu güne kadar.''
ÖCALAN VE PKK'YI İŞARET ETTİ
Demirtaş, kara harekatı, hava harekatı hiçbirini kabul
etmediklerini, dağda bulunanların silah bırakmak istediğini, buna
hazır olan, bunun için çözüm bekleyen ''yol göster de
ineyim'' diyen bir örgütün olduğunu ileri sürdü.