Demirel'e yurtdışı çıkış yasağı
Abone olEgebank'ın eski sahibi Yahya Murat Demirel'in de aralarında bulunduğu 5 kişinin, yargılandığı davada sanıklara yurtdışına çıkma yasağı konuldu.
Egebank'ın eski sahibi Yahya Murat Demirel'in de aralarında
bulunduğu 5 kişinin, Halk Bankası'ndan Demirel'in şirketlerine
usulsüz kredi aktarıldığı iddiasına ilişkin verilen beraat
kararının Yargıtay'ca bozulması üzerine yeniden yargılanmasına
başlandı. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz
sanıklar Hüsnü Barbaros Olcay, Gökalp Baştürk, Şaban Ayhan Tatlıgil
ve Emine Mehtap Ceylan katıldı. Davanın diğer tutuksuz sanığı Yahya
Murat Demirel ise duruşmaya gelmedi. Duruşmada Yargıtay'ın bozma
ilamına karşı görüşleri sorulan sanıklar, bozma kararına
katılmadıklarını bildirdiler. Yahya Murat Demirel'in avukatı Dilek
Helvacı da, müvekkilinin rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya
gelemediğini belirterek, bozma ilamına katılmadıklarını kaydetti.
Halk Bankası'nın avukatı Galip Doğan ise bozma ilamına
katıldıklarını belirterek, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun sanıklar
hakkındaki suçlamanın vasfını "zimmet" olarak değiştirdiğini, bu
durum göz önüne alındığında da davanın bu suça ilişkin yargılamayı
yapmakla görevli bankacılık suçları konusunda ihtisas mahkemesi
olan İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesi gerektiğini
söyledi. Avukat Doğan, "Sanıklardan Yahya Murat Demirel'in kaçmış
ve Bulgaristan'da yakalanmış olması ile sanıkların 'zimmet'le
suçlanmış olması göz önünde tutularak Demirel'in tutuklanmasına
karar verilmesini talep ediyorum" dedi. Bunun üzerine söz alan
Demirel'in avukatı Helvacı, müvekkilinin Bulgaristan'a kaçmasının
söz konusu olmadığını, içinde bulunduğu teknenin hava koşulları
nedeniyle Bulgaristan sularına sürüklendiğini, buna ilişkin
yürütülen soruşturmada Burgaz Savcılığı'nın takipsizlik kararı
verdiğini anlattı. Avukat Doğan'ın taleplerine ilişkin görüşü
sorulan Cumhuriyet Savcısı İlker Yaşar, Yargıtay Ceza Genel
Kurulu'nun sanıkların eylemlerinin "zimmet" olduğu ve "Bankacılık
Kanunu'na muhalefet" oluşturduğu yönünde görüş belirttiğini
hatırlatarak, bu suçlamaya ilişkin yargılamayı yapmanın İstanbul 8.
Ağır Ceza Mahkemesi'nin görev alanında olduğunu kaydetti. Dosyanın
bu mahkemeye gönderilmesi gerektiği yönündeki görüşe katıldığını
belirten Savcı Yaşar, Yahya Murat Demirel'in tutuklanması
konusundaki talebin ise şimdilik reddine karar verilmesini istedi.
Demirel'in tutuklanması konusundaki talebin şimdilik reddine,
Demirel'in duruşmaya tekrar çağrılmasına, davanın görevli İstanbul
8. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesi konusundaki talebin ise
Demirel'in bozmaya karşı görüşleri sorulduktan sonra düşünülmesine
karar veren mahkeme heyeti, sanıkların yurtdışına çıkmalarının
engellenmesi için yazı yazılmasını da karara bağladı. Duruşma,
eksikliklerin giderilmesi amacıyla ertelendi. DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Halk
Bankası'ndan Yahya Murat Demirel'in bazı şirketlerine talep
ettiğinden daha yüksek krediler çıkartıldığı, o dönem bankanın
yöneticilerinden olan Hüsnü Barbaros Olcay'ın kredilerin verilmesi
konusunda etkili olduğu, Olcay'ın daha sonra Demirel'in şirketinde
çalışmaya başladığı anlatılıyordu. İddianamede, Demirel'in
şirketlerine sağlanan kredilerin bir kısmının geri döndüğü, buna
rağmen bankanın 159 milyon dolar zarara uğradığı belirtiliyordu.
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 28 Kasım 2001 tarihindeki
duruşmada, "Halk Bankası'nı dolandırmak gibi bir kasıtlarının
bulunmadığı" gerekçesiyle 8 sanığın unsurları oluşmayan suçtan
beraatına karar vermişti. Yargıtay 6. Ceza Dairesi, bu kararı,
"eksik soruşturma" gerekçesiyle 16 Nisan 2002 tarihinde bozmuştu.
2. KEZ BERAAT Mahkeme heyeti, yeniden yapılan yargılamanın 17
Aralık 2003 tarihindeki duruşmasında, üzerlerine atılı suçu
işlediklerine dair, her türlü kuşkudan arınmış delil elde
edilemediği gerekçesiyle tüm sanıkların tekrar beraatini
kararlaştırmıştı. Bu kararı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesi,
yerel mahkemenin beraat kararını Hüsnü Barbaros Olcay, Gökalp
Baştürk, Şaban Ayhan Tatlıgil, Emine Mehtap Ceylan ve Yahya Murat
Demirel yönünden bozarak, sanıkların "dolandırıcılık" suçundan
mahkum edilmeleri gerektiğine karar vermişti. Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcılığı ise bu karara, sanıklar hakkında 4389 sayılı Bankalar
Kanunu'ndaki "zimmet" hükümlerinin uygulanması gerektiği görüşüyle
itiraz etmişti. Bunun üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay Ceza Genel
Kurulu, sanıkların Bankalar Kanunu'nun 22. maddesindeki "zimmet"
suçundan yargılanmaları gerektiğine karar vermişti.